Uzun bir süredir geceleri kabuslar görüyordum evde ilk günüm hiç düşündügüm gibi geçmiyordu vakit susmak vede uyumak vaktiydi düşüncelerim allak bullak bir şekildeydi susmak güzel di kalbimdeki acılarla susmak hayat olmuştu baba ocagındaki ilk gecemde uyumalıydım kalbimin acısını dindir mek için aglamadan hıçkırmadan suymalıydım Kafamı yastıga koyunca uyumaya çalıştım aklımda ise coşkun kan kardeşim çocukluk arkadaşım askere kadar hiç ayrılmadıgım can yoldaşım Coşkun arkadaşlıgı yada öyle demiyelim kardeşligi ban başkaydı biz birbirimize güler birbirimizle aglardık ahmet kaya dinlerdik zaten ondan ögrenmiştim solculugu başkaldırmayı haklının yanında haksızın karşısında olmayı sevişmeyi bile beraber ögrenmiştik iki kardeşle çıkmamız la oldu ne örendiysek zaten o iki kız kardeşden örenmiştik gençlik yılarında öpüşmenin ne güzel oldunu yada bir kızın elini tutmayı her şeyi beraber öreniyorduk sıgara içmeyi mesela kim daha çok dumanı içinde tutucak diye yarışlar yapardık ergen dönemimizde az izmarit toplamadık yani anne dayagından önce sevmeyi sögrendi aslında bir birimize anlata örendik yoksa sevmeyi ne bilirdik ufak tefek yaşlarda mahalede bir serkan abi vardı bizi de çok severdi bir arabası vardı murat 124 mi neydi aslında fazla hatırlamıyorum tek hatırladıgım bize araba sürmeyi öretiyi oda bir başka macera zaten öretiyinede bin pişman olmuştu ama bizi sevdiyi için hiç şikayet etmemişti yada biz öyle sanıyorduk dedim ya çocuktuk evden kaçardık ara sıra annem yada coşkunun annes bizi dövünce tabi öylen kaçar akşam da eve dönerdik yarım günde olsa da maceramızdı annem çok isabetli terlikler atardı sanki hedef tahtasıydık kaç sakta hep tutururdu terliyi ya kafamıza yada kıçımıza biz her şeyi beraber yapardık yani dayak yemekte bunların içinde idi sanki kardeşim di benim zaten 9 yaşında idik kan kardeş olmuştuk parmaklarımızda ince bir sızıyla ;uykum gelmiş ruyalara dalmaya başlamıştım ki yine gördüyüm kabuslar başlamış bize ateş ediliyor badim yurulup yanıma düşüyor du badim di çevik cengaver gibi biriydi urfa suric luydı gerçek den canını seve seve bu vatana verecek biriydi o istediyi de tunceli de tiko kalesi ne yakın bir yerde şahadet şerbetini içti çatışma devam ederken bir keskin nişancının kurşunuyla vurulmuş vede silahı susu vermişti Ben komtanıma bir anda bagırdım erkan vuruldu komtanım silah seslerinden kimse bir şey duymuyordu kulaklarımız çınlamaya alışmıştı ama yinede bir çınlama geliyor duymuyorduk bir birimizi anlamıyorduk çınlama sesleriyle sikorskilerin gelmesiyle hava desteyimiz gelmis terörüsleri puskurtmuş leşlerini bile almadan kaçmışlardı tim komtanım vurulan varmı diye bagırınca bir anda kabustan uyandım aklıma gördüyüm kabus hiç çıkmıyordu uyanır uya maz yataktan kendimi atıp yere dogru sürünmeye çalışırken abimler bir anda kalkıp dur tamam dur gecti o günler bitti dediler vede başlamış lar beni sakinleştirimeye üç beş dakika sonra ancak kendime gelmiştim bütün aylem ayaklanmış odadalardı annem ablam aglıyor sen neler çekti diyorlar başımı okşuyayıp terimi siliyorlardı ben sesiz bir şekilde tamam deyip yine yatağa gecmiye gidiyor dum ki abim istersen ışık açık kalsın dedi ben 15 ay boyunca ışıgı ay ışıgı olarak bilmiştim yok deyip yatmaya gittim o günü hatırlıyorumda zaten de hiç aklımdan çıkmıyor aglamıştım sesiz ce yorganın altında ama kimseye bir şey belli etmemiştim hayatım bu şekil günler günleri haftalar da haftaları kovalamaya başladı sesiz ce ama huzur suz bir şekilde abim ler ablamla la bir pilan yapmış bana bir kız ayarlayalım demişler eren abim az birşey piç biriydi barları sever ortamı da idare ederdi en sevdiyi barda taksimde hasiktir bar idi taksimin ara sokaklarından bir defarklı bir bardı fazla bir müşterisi yoktu ama harbi güzel müşterileri vardı ben ise rak barları sevmez türkü kafelere gitmeyi severdim sesimde biraz iyi di aslında abimin bir arkadaşı vardı suzan diye sadece arkadaş ama onunla şakalaşırken ona seni kız kardeşin vardı ya bizim ufaklıga yapalım demiş kızda şaka sanmış tı ama abim fazla şaka yapmayı sevmez di zatende yapmaz odun gibi biriydi bana göre ama ortamında onu şakacı sevimli hata senpatik bulanlar da avardı suzana çaktırmadan kardeşinin telefonundan hadi gel de oturalım bara yazmış vede kendine göre pilan yapmaya başlamıştı dedim ya abim net biriydi ne varsa aklında direk söyler kimseden de çekinmez biriydi suzanın kardeşi gelmiş suzan da senin ne işin var burda diye kardeşine kızmış tı kız kardeşi de salak mısın sen çagırdın beni dedi ordan eren abim direk lafa girdi vallah ben çagırdım seni dedi suzan la kardeşi abime kızgın ifadeler le bakarken abim direk kıza seni kardeşimle tanıştıracam senden iyisini bulamaz deyince hem suzan hemde kardeşi şaşırı vermişti suzan beni bir kere görmüş tü aslında yok o deli kardeşimle olamaz zaten o da istemez senin kardeşini deli arada kalan suzanın kardeşi ne oldugunu anlamaya çalışırken sanki mal alıp mal satar gibi bir birimizi pazarlıgına oturmuşlar dı abim eren akın süper bir insan ama bu aralar yardıma ihtiyacı var ne olmuş kardeşimle çıksa diyor suzanda o piskopat delinin teki diyordu suzanın yanında bir kavgaya karışmıştım zaten ordan dolayı beni aklından silememiş 2 kişiye karşı tekdim ortada da bir şey yoktu aslında ama kavga beni çekiyordu yada Ben öyle sanıyordum ama seviyordum kavga etmeyi ne yalan söyliyeyim olmaz diyip başka bir şey demiyor muş suzan ın gariban kardeşide ortada kalıp onların kavgasını seyrediyor muş hatta hoşuna gitmiş kavga ermeleri eren abime demiş ki ikna edersen ablamı söz çıkacam kerdeşinle sanki ben istiyormuşum da o kendi kendine konuşmuş abim de suzana bir kere tanışsınlar yeter belki olur bu iş demiş ama suzan asla istemiyor muş suzanın sevgilisi erol abimin can ciyer arkadaşıy mış abim bakmış suzanı ikna etmek çok zor eroldan yardım istemiş erolda picin tekiydi tam anlamıyla üç yada dörtkez karşılaşmıştık sevmemiştim kendini suzani fena aldatıyordu bir de kızı ren geyigi gibi bir şeydi benim kafamda zaten bir insan bukadar da saf ola bilirmiydi takıldıgı ortam bunu götürmezdi aslında ama hep aldatılıyor du salak neyse suzanın kardeşini merak ediyorsunuz dime ismini saklıyorum şimdi zaten hemende herşey yazılmaz ya biraz zaman asıl bölümler yeni başlıyor dedik ya gerçek yaşanmış vede hala kalbimde sızısı olan bir hikaye bu biraz sabır yani erol suzanı ikna etmeyi iyi biliyor du zaten saf paso aldatılıyordu erol en sonunda suzana hep beraber buluşalım sen kardeşin ben kardeşim eren erdem hata yeliz abla da gelsin senin de için rahat eder dedi vede sazan suzan tamam dedi erol yine ikna etmişti suzanı abim günü suzan belillesin hiz hemen geliriz demiş ortada bu işin kahramanları yok tu ben le suzanın kardeşi zaten onlar karar almış kendilerine göre de uyacaklardı akının bilmesine ne gerek vardı zaten bu konuşmadan beş gün sonra buluşmaya karar verdiler cuma günü akşam 21 sularında hadi bakalım neler olacak hayata ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HASRETİM HUZURA
Kısa HikayeSelam arkadaşlar bu gerçek bir okadar da olan bir hikaya hasret vede umutsuzlugun oldugu bir daşlangıc. insanların yalanları üstüne kurulu bir hikaye ama acısı nedense hep bana dokunuyor içimi yakıyor ölecek gibi olup hep dirilmek için bir sebep ar...