Arkadaşlar eğer hikayemizi desteklerseniz çok mutlu oluruz.Kısa bir süre yeni bölüm gelmeyebilir ancak beğeni ve yorumlarınız artarsa daha hızlı yazmaya çalışacağız.
Multimediadan Miray'ın arkadaşlarıyla çıktığında giyeceği kıyafeti görebilirsiniz (:
-Güneş ışıklarının yüzüme vurmasıyla gözlerimi açtım.Saate bakınca 11.30 olduğunu görünce günün ilk ışıkları izleniminden vazgeçip kendime gülmeden edemedim.Bugün Su, Efe ve Rüzgar'la buluşup bir şeyler yapmaya karar verdiğimiz geldi aklıma.Araştırma işine fazla kaptırdığım için uzun bir aradan beri topluca görüşemiyorduk.Yatağımdan kalkarak banyoya doğru ilerledim ve kendimi sıcak suyun altına bıraktım.Duştan çıktıktan sonra saçlarımı kurutup maşa yaptım.Bugün kendimi güzel hissetmek, kafamdaki bütün düşüncelerden kurtulmak istiyordum.Yatağımın çaprazında duran beyaz renkli makyaj masama ilerledim.Kirpiklerime rimel, dudağıma hafif kırmızı ruj sürdükten sonra Rüzgar'ın en sevdiği çiçek kokulu parfümümü sıktım.Kıyafet dolabımdan ise beyazın üstüne siyah puantiyeleri bulunan ve bebe yakası olan elbisemi giydim.Aşağıya indiğimde mutfağa yöneldim ,Sevinç Ablanın odama kadar kokusu gelen poğaçadan bir ısırık almıştım ki Rüzgar'ın aradığını gördüm. 'Alo' diyerek telefonu açtım. 'Aşkların en balı hazırsan dışarı çık seni bekliyorum' Telefonu kapattıktan sonra birkaç tane poğaçadan alıp Rüzgar'a da götürdüm.Kapıya gelince Rüzgar'ın korumalardan geçemeyip kapının dışında kaldığını gördüm. Ne kadar içimden kahkaha atmak gelse de tüm ciddiyetimle korumaları elimin tersiyle itip Rüzgar'a içeri gelmesini işaret etim.Korumalara bir bakış atıp içeri girince gülmemi tutamayıp kahkaha attım.Poğaçadan ona da uzatıp arabayla yola koyulduk.Her zamanki cafeye geldiğimizde Su'yun gelmiş olduğunu gördük.Saçlarını düzleştirmiş,kıyafet olarakta bayaz bir t box giymiş,kırmızı renkte uzun bir kolye takmıştı.Çok ince kırmızı beyaz renkte yarım kollu bir hırka giymişti.Su'yla saç renklerimiz birbirine çok benziyordu fakat onun saçları daha uzun ve boyaydılar.Tripli bir sesle 'Gelmeyeceksiniz sandım çaprazımdaki çocuğu kesiyordum bende' diyerek her zamanki dobralığını konuşturdu.Benimki durur mu bilerek çapraza sandalyeyi çekerek bakışmaları kesmiş oldu.O sırada Efe de gelince kadro tamamlandı.Garsona siparişlerimizi verdikten sonra muhabbet eşliğinde beklemeye koyulduk.Biraz sonra benim önüme çikolatalı pastayı, Su'ya waffle, Rüzgar ve Efe'de beyaz kurabiye eşliğinde sıcak çikolata getirdi.Arkadan gelen Kolpa'nın müzikleri eşliğinde ortama rock havası katıldı.Bugün karar vermiştim kimsenin hırsız konusunu açmasına izin vermeyecektim.Kendime düşünmeyi de yasaklamıştım.Rüzgar kulağıma 'Çiçek gibisin, tüm renkleri içinde barındırıyorsun. Seninleyken sanki menekşe, papatya, zambak ve orkidelerin aralarında dolaşıp hiçbir dert tasamın olmadığını hissediyorum' dedi. Gözlerimi kapatmış sadece Rüzgar'ın söylediklerini düşünüyor ve mutlu oluyordum. Hafif yanaklarım kızarmış olacak ki Efe muzip tavrıyla Rüzgar'a bakıp;
-Enişte bey kıza ne söyledin bilmiyorum ancak biraz daha devam edersen elmaya dönüşecek.
deyince Su'yun güçlü kahkahaları cafenin duvarlarında yankılandı. Ben de biraz utansam da gülmeden edemedim. Canımız sıkılmaya başladığında hesabı ödeyip sinemaya gittik.Vizyonda olan filmleri tek tek merak etsemde sonunda bir filmde karar kıldık.Eğlenceli geçen filmin sonunda da her birimiz evlere dağıldı.Rüzgar beni kendi arabasıyla bıraktı.Kapı önüne geldiğimiz zaman gözlerime odakladı daha sonra ise dudağımı masumca öpmeye başladı.Kendimi geri çekmek yerine daha da istiyordum onu.Öpmeyi bırakınca sinirlensemde belli etmedim.'İyi geceler aşkım'diyerek eve doğru ilerledim.İçeri girince kimseye görünmeden odama girdim.Güzel geçen bir günden sonra yatağıma uzandım.Odamın ışığını uzun zamandır kapatmadan uyuyordum.Sanırım bu gecede kapatmadan uyuyacaktım.Gözlerimi kapatıp kabussuz bir gece olmasını diledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜLÜĞÜN İÇİNDEKİ
AdventureHayata siyah bakmayı kendine bakış açısı haline getirmiş bir kızın evine giren hırsız her şeyi değiştirecektir.