Impossible School /Rosekook

Bölüm 19 - Yorumsuz

    İçeri girmemle Seokjin de bana mahçupça bakmaya başladı. Gerçekten çok sinirlenmiştim. Seokjin'e döndüm"Neden yaptın?" Kendinden emin bir şekilde konuşmaya başladı"Ne yapsaydım? O herif Jisoo'ya onu sevdiğini söylemiş. Ne yapsaydım Chaeyoung?" Bu cevabının üzerine histerik bir şekilde güldüm"Ne mi yapsaydın? Mesela gidip Taehyung'u dövmeyebilirdin." Sinirle konuşmasına devam etti"O herif pisliğin teki tamam mı? Jisoo'ya zarar verecek. Ben sadece onu düşünüyorum."  Gerçekten elim titriyordu"Senin kimseyi düşündüğün yok, sen sadece kendini düşünüyorsun Kim Seokjin!"

    Ve revirden çıktım. Hızlı adımlarla bahçeye geldim. Ve bir banka oturdum. O kadar sinirliydim ki ağlayabilirdim. Bu Jisoo ve Taehyung'un hayatıydı. Kimseyi ilgilendirmez ve karışma hakkını asla vermezdi.

    Sonra yanıma birinin oturduğunu farkettim. Başımı sola çevirmemle Minhyuk'u gördüm. Düz bir ses tonuyla konuşmaya başladı"Bu kadar sinirlenme ben sana olucakları en başından söylemiştim." Dolu dolu gözlerimle Minhyuk'a döndüm."Çocukların tepkisi ne oldu?" Minyuk"Seokjin bildiğin gibi, Namjoon da çok sinirlendi, Yoongi zaten oralı bile olmadı ama Hoseok tek o bağırmadı Jisoo'ya tabi bir de Yoongi." Çok şaşırmıştım"Nasıl yani Jisoo'ya bağırdılar mı?" Minhyuk anlamsızca bana baktı"Ne bekliyordun ki Chaeyoung?" Üzgünce ona döndüm"Anladım."

    Minhyuk"Ağlıyacak mısın Chaeyoung?" dedikten sonra bana döndü ve bir anda kollarını bana sardı. Bu hareketiyle vücudumun kaskatı kesilmesi bir oldu. Sonra benden ayrıldı. "Çok şanslısın herkes bu kolları istiyor." Ona donmuş bir şekilde bakarken hızla banktan  kalkıp ona döndüm"Delisin sen." Arkamı dönüp ilerliyordum ama bir şey unuttuğumu farkettim hızla ona döndüm"Ha bir de egoist!" Sonra okula doğru ilerlemeye başladım, arkamdan Minhyuk'un kahkahalarını duyabiliyordum.

    Okulun koridorlarında odama doğru ilerliyordum ki koridorun başından bir ses duydum"Ne demek Jisoo'yu seviyorum?"bu Jennie'nin sesiydi. "Ne demekse o demek." Bu ses de Taehyung'a aitti.  Jennie"Sen şaka mı yapıyorsun? O kız seni ağına düşürmeye çalışıyor. Kendine kurban seçiyor."  Taehyung"ONUN HAKKINDA BU ŞEKİLDE KONUŞMA!" Jennie"Sen o pisliği bana mı savunuyorsun?" Sonra Taehyung'un eli havaya kalktı, Jennie'ye mi vuracaktı?

    Ama bir el ondan hızlı davranıp Taehyung'un elini havada tuttu ve ona bir yumruk attı. Yumruk atan kişiyi gördüğümde şoka uğradım;Yoongi? Yoongi Taehyung'a yumruk atarken tehdit de ediyordu"Bir daha- ona el kaldırırsan- seni doğduğuna pişman ederim."

    Jennie şoka uğradığı için, değil onları ayırmak hareket dahi edemiyordu. Onları ayırmak için hemen yanlarına gittim"Yoongi dursana ya, bırak çocuğu!" Sonra Yoongi Taehyung'un üstünden kalktı. Hemen Taehyung'un yanına eğildim, zaten daha önceden yüzünde morluklar vardı, bir de bu yumruklarla yüzünü kan kaplamıştı. "Taehyung kalk revire gitmemiz gerek!" Taehyung yavaş yavaş kalktı.

    Sonra Yoongi'ye döndüm"Ya görmüyor musun yüzündeki morlukları. Bir de çocuğu dövüyorsun! Sorunlu musun sen?"  Yoongi"Jennie'ye el kaldırdı ama?" Jennie sinirle Yoongi'ye döndü"Ya sanane benden? Beni düşünmek sana mı kaldı?" Yoongi"Bir daha yapmam!" deyip sinirle yanımızdan ayrıldı. Jennie de önce bana sonra Taehyung'a baktıktan sonra bana döndü"Onu revire götür." diyip o da bir hışımla gitti.

    Taehyung'un kolunu omzuma attım, çünkü zar zor yürüyordu. Sonra revirin önüne geldik. Revirden içeri girdiğimizde Jisoo'yu gördüm. Jisoo da bizi görünce şoka uğradı. Taehyung'a baktı"S-senin yüzüne n-ne o-oldu?"  İkisine baktım"Sizin konuşacaklarınız vardır. Ben çıkayım."  Tam çıkacakken Jisoo kolumu tuttu"Hayır, Chaeyoung ben zaten gidiyordum!" Kafamı olumsuzca iki yana salladım"Olmaz, hem Taehyung'a pansuman yapılması gerek. Kendi bu halde yapamaz. Benim de çok acil bir isim var!" deyip kapıyı hızlıca kapattım.