GECE'NİN KARANLIK YÜZÜ

2.BÖLÜM

Bir an yüzüme genişce bir 
gülümseme yayıldı.Kız kaşlarını
çatarak sert bir bakış attı.

"Ne oldu,niye sırıtıyorsun?"

Onun ela gözlerine bakarak 
altdudağımı dişledim.

"Hiç sadece tanıştığımız zaman 
aklıma geldi de."

Gözlerini devirdi.

"Ah!Ne demezsin."dedi ifadesizce 
bakarken.

Eskisi gibi değildik ikimizde.Kız bana 
göre daha sert ve katıydı.Eskisi gibi
yüzü gülmezdi.Soğuk ve ciddi bir
yapıya sahipti artık.Aşağıdan gelen
sesler yine kulağımı doldurunca

"Bu seste ne,ne oluyor aşağı da 
lan."diye çıkışmaya başladım.

İfadesizce 'Bilmiyorum' dercesine
kafasını salladı.

Yerimden kıpırdanarak çekmecedeki
silahı elime aldım.Kim olduğunu 
bilmediğimden temkinli olmam 
gerektiğini düşündüm.Kapıyı 
yavaşça açarak,merdivenlerden aşağı
inmeye başladım.Yavaş adımlarla ve
sessizce ilerliyordum.Sesin geldiği
yönü takip ettiğimde,mutfaktaki
kişiyi görmemle rahat bir nefes
aldım.Abim kahvaltı hazırlıyordu.Bir 
elim göğüs kafesimin üstündeyken,
konuştum.

"Sen miydin ya."

Abim bana doğru döndüğün de 
elimdeki silahı fark ederek kahkaha
atmaya başladı.

"Korktun mu yoksa sen."derken baya 
eğleniyordu.

Gözlerimi,kaşlarımı çatarak,devir-
dim.Soğuk bir ses tonunda

"Bunun nesi komik"derken ona 
salakmışcasına bir bakış atmayı da
ihmal etmedim.Daha yüksek bir
şekilde kahkaha atmaya
başladı.

"Hâlini görmeliydin"derken eli
karnının üzerindeydi.Onu taklit
edip

"Ay çok komik"diyerek elimi onun
gibi karnımın üzerine koydum.

Abimin bu hâllerine dayanamayıp 
merdivenlere doğru yöneldim.Ve onu
sinir edeceğini bildiğimden

"Ben odada olucağım,kahvaltı hazır
olunca seslenirsin."demeyi ihmal 
etmedim.

Abim arkamdan sinirle solumaya 
başladı.Kesinlikle amacıma
ulaşmıştım.

"Emredersiniz hanım efendi,başka
bir isteğiniz var mı?"diye sorduğun 
da sesindeki öfkeyi fark ederek
yandan bir şekilde sırıttım.

Onu daha fazla sinir etmek için
aldırmıyormuş gibi yapıp,elimi
arkaya doğru salladım.Abim bu sefer
sinirle kükremeye başladı.

"Gel çabuk lan buraya,delirtme 
beni."

Onu aldırmayarak odaya  kaçtım.
Kapıyı arkamdan kapattım.
Belimdeki silahı çıkarıp,güvenli bir  
şekilde çekmeceye yerleştirdim.
Arkamda ki Kız'ın sesini duymamla 
ona döndüm.

"Ne oldu,niye bağırıyor abin aşağı 
da."

Gözlerimi devirip,umursamazca 
omuz silktim.

"Herzaman ki hâli işte."

Kız 'anladım' dercesine kafasını 
salladı.
 

Kız'ın yüzü bir an da ciddileşerek
kaşlarını çattı.

"Biliyorsun Gece,bu akşam teslimat 
işi var.Hazırlıklısın değil mi?"

Ona yaklaşıp,omzunu hafifçe sıktım.

"Hazırlıklıyım,merak etme sen 
unutmadım."

O sırada odanın kapısı aniden 
açıldı.

"Ne yapıyorsun lan sen burada."diye
sertçe çıkışmaya başladı abim.

Muzipçe sırıtarak yüzümü ona 
döndüm.

"Kahvaltı hazırlamanı bekliyorum."

Yüzü sinirle kasılmaya başladı.
Ellerini yanlarında tutup  yumruk
yaptı.Dişlerinin arasından tıslayarak
konuştu.

"Okul var biliyorsun değil mi
abicim."

Gözlerimi sertçe devirdim.

"Gitmek istemiyorum."diye 
cevapladım.

Abim bana yaklaşıp kaşlarını
çattı.

"Nasıl?"diye sorarken baya
öfkeliydi.

Sinirlenmiştim.Ellerimi yan
taraflarımda yumruk yaparak
sıktım.

"Duydun işte,o ucube okula 
gitmeyeceğim."

Abim benim aksime daha sakin bir
ses tonuyla konuşmaya 
başladı.

"Gitmek zorundasın ve bir daha 
böyle bir saçmalık duymak
istemiyorum."

"Abi ya of!"diyerek sızlanmaya
başladım.

Bu sefer abim sertçe çıkıştı.Uyarır bir
ses tonun da"Gece"dedi.

Daha fazla konuşamayacağımı 
anlayıp isteksiz de olsam kabul
etmek zorunda kaldım.Yine o lanet
okula gitmek zorundaydım.

Abim"Hadi üzerini değiştirdikten
sonra aşağı gel,çayın
soğuyacak."diyip odadan çıktı.

"Of ya of,allahın belası okul.Senden
nefret ediyorum."derken
sızlanıyordum.

Kız arkamdan keyifle gülüyordu."Bu
kez yırtamıcaksın gibi."

Ben de somurtarak"Galiba."demekle 
yetindim.

Dolabın karşısına geçip okul formala- rımı çıkartmaya başladım.Kaçış 
yoktu,o okula gidilecekti.Üzerimi
değiştirerek,saçlarımı taramaya
başladım.Saçlarım dalgalı olduğun-
dan üzerinde pek durmuyordum.
Kendi doğal hâli gayet güzeldi.Yüzüm
pürüzsüz olduğundan bir şey 
sürmedim.Sadece rimel ve bir de
dudaklarıma parlatıcı sürmekle
yetindim.

Aynanın karşısına geçerek
kendime şöyle bir göz attım.Gayet
güzel görünüyordum.Mini okul
eteğim,üzerimde yine sıradan bir
okul gömleği;gömleğimin üstünde ise
genişçe aşağıya doğru uzanan bir
kravat,ve son olarak diz kapağımın
biraz daha üzerinde siyah uzun
çoraplarım.Gömleğimi dikkatli bir
şekilde eteğimin içine katarak,siyah
renk konverslerimi ayaklarıma 
geçirdim.Oldukça havalı
görünüyordum.Okuldan nefret
ediyordum,gerçi dersleri de çok
tınlamadığımdan elime bir defter ve
bir de kalem alarak odadan
ayrıldım.

Kız evden dışarı çıkmayı
fazla sevmezdi.Okul falan umrunda
olmadığı için,odada benim gelişimi
beklerdi.