Gözlüklü meteor

73 0 0
                                    

Merhabalaaar..! ne zamandır yazmıyorum bunun sebebi ise açıkçası hevesim kaçıyor hikayede oylamalar ve okuyucu sayısı çoook az ama biraz düşündüm ve bir kaç kişi olsa bile yinede onlar için bir yeni bölüm atmam gerektiğini düşündüm belki 2-3 bölümden sona hikayeyi askıya alıp yeni bir hikaye yazabilirim.Sizi seviyorum

İYİ OKUMALAAAR...


          Beren'den

      Düşeceğimi düşündüğüm için gözlerimi kapattım ve bacaklarımın sertçe yere çarpmasıyla aklıma birisine çarptığım geldi ve anında gözlerimi geri açtım.Karşımdaki kişi bana şaşkın şaşkın bakıyordu haklıydı aniden önüne çıktım ve ikimizide yere düşürmeyi başardım.(Alkış sesi lütfeeen).Çocuğun siması bana tanıdık geldi...ama kimdi ki...? 

        Hmm... Siyah gözlük çerçeveleri.. uzun saçlar.. buğday ten rengii.. Ben bu çocuğu okulda görmüştüüm.! Hatta onu çok sevimli bulmuş ve adını felan öğrenmiştim. ''Bora Özdemir''. Tabii ya oydu işte.! Biz hala şaşkın şaşkın birbirimize bakarken aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama kolumun hızlıca ve sertçe çekilip beni yerden kaldırmasıyla kendime geldim.Kaan sinirli bir şekilde ''Haydi farkındaysan Aslı ve Fatih geliyor.!'' dedi biraz sesini yükseltip.Kolumu çok sıkmıştı bileğimi ovaladım ve ''Tamam be.!'' dedim bende ona aynı ses tonuyla. Kaan bir daha bileğimden yakaladı ve koşmaya başladı ''Daha konuşuyorsun Beren koş hadiii.!'' dedi.

             Bu niye böyle davranıyor ki ya daha çocuktan özür bile dileyemedim.! En sonunda Aslılardan kaçınca bir banka oturduk.İlk Kaan söze girdi ''Daha seni kolundan tutmasam çocukla yarına kadar felan bakışırdınız heralde.!'' diyince sinirlendim.''Sen bana ne demeye çalışıyorsun be.!'' diye çığırdım bende. ''Ne anladıysan onu.!'' dedi oda bana.Hayvan herif bana resmen yavşak demeye getiriyor lafı ama ben altta kalmam şimdi bu dağ ayısına lafını vericem ve tribi atığ eve gidicem bir daha Kaan'la görüşmemek üzereeee.!

              Banktan kalktım ve ellerimi belime koyup ''Sen başkalarına yavşak demeden önce kendine bir bak tamam mı? Bilip bilmeden konuşup benim burada sinirlerimi bozma.!'' dedim.Kaan aniden banktan kalkıp böyle bir şey yaptığım için hafif şaşkınlıkla bana baktı ve ''Ya yavşak değilde nesin  ha.!? Orada resmen çocuğu bakışlarınla yedin be.'' diyince bendeki sinir katsayısı iyice taştı bunu sen istedin Kan şimdi Beril'in kötü haliyle tanış bakalım.!

               O anki sinirimle elimi kaldırdım ve var gücümle tokatı yapıştırdım. ''Şimdi sana diyeceğim o kadar çok lafım var ki... ama emin ol hiçbirine değmezsin biliyor musun.!?'' diyip sertçe bir omuz attım ve arkama bile bakmadan taksi aramaya gittim.

              Bu çocuk kendini ne sanıyordu be.! geçmiş karşıma bana yavşak diyor.Ben daha ona neler yapardımda kendimi tuttum.Taksi bulamayınca eve gitmek ismediğimi farkettim moralim bozulmuştu zaten.! Bir banka oturdum ve ayağımla ritim tutup sakinleşmeye çalıştım.Biraz düzeldiğimi düşününce ayağa kalktım ve derin bir nefes alıp yürümeye başladım.Biraz yürüdüm ve güzel yeşillik bir alan bulunca hafiften gülümsedim. gittim ve çimenlere oturdum.Küçüklüğümden beri böyle yerleri çok severdim.

            Öyle ne kadar oturdum bilmiyorum ama kalkmaya karar verdiğimde hava kararmıştı.Yerden kalkıp üstümü çırptım.Daha sonra bir alış-veriş merkezine girdim.Öyle boş boş dolandım etraftaki insanları seyrettim.Benim sakinleşme şeklimde böyleydi.Etrafta ilgimi çeken bir şey bulamayınca eve gitmeye karar verdim.Sokağa çıktım hava karardığı için yürüyerek gitmek istemedim ama bir tane bile taksi yoktu.Bulduklarımın ise müşterisi çıkıyordu.

Bir Küçük Istanbul MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin