Bad Boy Jung Kook+18

kalbimde

2 hafta sonra:
Ryujin'den:

Jungkook 2 haftadır peşimi bırakmadı ama onun yüzünden 4 kişiyi revire bıraktık. Beni öpmek istiyen 4 kişiyi tuvalette dövmüş. Salak işte. Beni iyice bezdirdi iyiki hafta sonu ondan ve onun manyaklıklarından kurtula biliyorum. Yeonjun ise her seferinde 'ben bu bebeyi döverim' diyor. Tanrım erkekler çok kavgacı. Tae ve nyang barışmışlar onlara çok sevindim en azından onlar barıştı. Nyang barışır barışmaz tae'nin evinde kalmaya başladı yine ben yine evde kaldım. Evde kaldım diye soobin bana ' seni bir everemedik' diyo bende suratımı asıp gözüm dolu bir şekilde bakınca özür diliyor. Şimdi ne yaptığıma gelirsek yeonjun'un bacağında komedi filmi izliyoruz. Soobin beomgyu taehyun ve Kai odalarına çekildiler neymiş önemli işleri varmış.

Yj: ryujin bir kalkta patlamış mısır yapıyım yeniden.

Rj: tamam.

Yeonjun'un bacağından kalkıp komedi filmini izlemeye devam ettim. Patır patır ayak sesleri geliyordu sanırım bizimkiler mısır kokusunu aldılar. Kafamı merdivenlere çevirdiğim zaman kai ve beomgyu aşağıya iniyorlardı.

Kai: beomgyu ver onu ya o benim.

Bg: ölürümde vermem ağlaaaa.

Beomgyu elinde bir kağıtla koşuyordu ve Kai'de onun elindeki kağıdı almak için peşini bırakmıyordu. Ayağa kalkıp yeonjun'un yanına mutfağa gittim. Oda patlamış mısırı yapıyordu.

Yj: nasıl koşuyorlar.

Rj: o kağıtta ne yazıyor ki beomgyu onu aldı.

Yj: sorma bizimki aşık olmuş ona mektup yazıyor.

Rj: ooo bu kız kim?

Yj: yuna isminde bir kız.

Rj: he biliyorum bir ara Kai ile yakıştırıyom diye Kai bana kızıyordu şimdi ne değiştide aşık olmuş?

Yj: ne bilem?

Rj: neyse ben yeniden filme döneyim.

Yeonjun'un yanağından öpüp mutfaktan çıktım. Bizimkiler hala bir birlerini kovalıyorlardı. Kanepeye doğru yürüyordum. Beomgyu arkamdan geçti ondan sonra Kai peşinden koşarken beni yere fırlattı. Paspaslık olarak sanırım artık beni kullanacaklar. Ben kendimi yerde bulunca yeonjun elinde mısırla geliyordu sonra elindeki mısırı yere koyup benim yanıma geldi.

Yj: ryujin iyimisin?

Rj: iyiyim bir şeyim yok.

Yj: Kai beomgyu azıcak dikkatli olsanıza.

Yeonjun'un sesi çok sinirli çıkmıştı ben bile korkmuştum.

Kai-Bg: özür dileriz.

Yj: hadi kalkmaya çalış.

Tamam anlamında başımı salladım. Yeonjun koluma girip beni kaldırmaya çalıştı. Kalktığımda sol ayağım çok acıyordu. Topallı ya topallı ya kanepeye geçip oturdum. Yeonjun sol ayağıma basamadığımı görmüş olacak ki sol ayağımı oynatmaya başladı.

Rj: yeonjun yapma çok acıyor.

Yj: yaptığınızı beyendinizmi?

Bg: abla özür dilerim böyle olsun istememiştim.

Kai: abla çok özür dilerim.

Rj: sorun değil yanlışlıkla oldu sonuçta. Tabi bir şart ile ikinizi affederim.

Kai: ne istersen yaparım.

Rj: o mektupta ne yazdığını okuyacak öyle affederim.

Kai: offf tamam.

Kai bana yazdığı mektubu verdi. Çok merak etmiştim acaba yuna'ya ne yazdı. Ama açtığmda hüsrana uğramıştım çünkü sadece ' sevgili yuna'm ' yazıyordu. Bende kai'ye geri verdim mektubu.

Akşam:

Soobin tüm oğlanları alıp dışarı çıkarttı neymiş kafa dağıtıcıklarmış bense hazırlanıp yanlarına gidicem. Zaten bir tek rujumu sürücem. Rujumuda sürüp aşağıya indim. Ayakkabılarımı giyip kapıya açıp çıktım. Kapıyı kapattıp kilitleyip gidiyordum. Çantama bakıyordum herşeyi aldımmı diye birden ayağıma bir şey deydi. Dövülmüş birisiydi ve çok pis içki kokuyordu. Kafası eğik üstü parca pinçik biriydi. Azıcık eyilip yüzüne baktım. Jungkook. Dövülen oğlan jungkook'tu. Gözünü hafif aralıyıp bana baktı.

Jk: ryujin kurtarıcı meleğim lütfen bana yardım et.

Rj: tamam jungkook kalka bilirmisin?

Hayır anlamında sallıyordu. Jungkook'un koluna girip eve götürdüm. Hızlıca kilidi açıp jungkook'u kanepeye bırakıp kapıyı kapattım. Ardından jungkook'un yanına gidip yüzüne baktım çok fiçi dövülmüştü iyi benim yapmadığımı onlar yapmıştı. Onu için ne kadar üzülsemde bana yaşattığı o acıyı unutmam inkansızdı.

Rj: jungkook neren acıyor?

Elimi tutup kalbine doğru götürdü.

Jk: acım burada kalbimde.

Elimi kalbinden çektim.

Rj: saçmalama.

Saçma bir gülüş attı. Ne bu kadar komikti hiç bir anlam veremiyordum. Şu anda o gülen ağzına bir yumruk geçirmek istiyordum. Fakat ona kıyamıyordum çünkü lanet olası kalbim onu bir türlü olduğu yerden fırlatıp atamıyordu. Niye şu anda yeonjun soobin beomgyu taehyun ve Kai ile deli gibi eğlenmek varken niye jungkook'a yardım ediyorum ben. Çantamdan telefonumu alıp yeonjun'u aradım. Telefonu kulağım ve omuzumun arasına alıp yeonjun'un açmasını bekledim. O sırada da banyomdan ilk yardım çantasını alıp jungkook'un yanına topallayarak gittim. Ben jungkook'un yanına vardığımda yeonjun en sonunda telefonunu açabilmişti.

-alo yeon.

Gız sen neredesin-

-hemen çocukları alıp gelin.

Birşey mi oldu sana?-

-ya gelin işte.

Telefonu omuzundan alıp kapattım. İlkyardım çantasına açıp yara bantlarını jungkook'un mahf olmuş yüzüne yapştırmaya başladım. Ola bildiğim kadar yavaş olmaya özen gösteriyordum. Hala çok berbat içki kokuyordu ama onun o kokusunu umursamdan yara bantlarını yapıştırdım. Yara bantlarını yüzüne yapıştırdıktan sonra ilk yardım kutusunu kapatıp geri topallayarak banyoya bırakıp jungkook'un yanına gidip baş ucuna çöküp oturdum.

Jk: niye topallıyorsun iyilik meleğim?

Rj: birincisi ben senin meleğin değilim ikincisi benim bir şeyim yok.

Jk: he güliyim sen her zaman benim en sevdiğim melek oldun ryujin.

Rj: iyi hala hayal kura biliyorsun.

Jk: hadi ama içikiliyim diye hayal kuramaz mıyım?

Hafif kafamı eğip güldüm. Onla ne zaman konuşsam aradada olsa beni mutlu ede biliyordu.

Jk: 3 haftadır görmek istediğim gülümseme ryujin niye eskisi gibi değiliz?

Rj: çünkü sen o gün numji'yi öptüğünde eski ryujin'i öldürdün.

Jk: ya bir öpüçük ile geri getire bilirsem.

Rj: ne demek bu?

Jk: sonuçta bunu ben uyuduğum zaman hatırlamıyacam.

Jungkook ellerini boynuma götürüp beni kendine doğru çekti. Gözleri kapalı bir şekilde bana doğru yaklaşıyordu. Bende yavaş yavaş olanlara kendimi kaptırmıştım en sonda inadı bırakıp gözümü kapattım. Dudaklarımız birbirlerine deymek üzereydi.

En heyecanlı yerinde kesem azıcık bekleyin diye bölüme kadar.