Merhaba Sevgilim,
Bak, gün doğmuş yine.
Ama biraz hüzünlü sanki bugün.
Buruk bakıyor gözleri, ağlamak istermiş de yapamazmış gibi.
Birden bir hıçkırık işitiyor kulaklarım.
Derinlerden geliyor, dopdolu ve yapayalnız.
Sonra birer birer iniyor damlalar aşağıya.
Kilit vurulmuş duygulara sel geliyor ve kırılıyor kilitler.
Duygular serbest kalmanın sevinciyle boğuluyorlar.
Oradan oraya savruluyorlar ama kim olduklarını biliyorlar artık.
Zamanın, mekanların içinde kaybolan esir duygular anımsıyorlar her şeyi.
Elleri uzanıyor ve tutunuyorlar.
Neye tutunduklarına merak ediyorum ama öylesine görünmez ki, zar zor seçebiliyorum. İncecik, taze bir dala tutunuyor hepsi.
Nasıl diyorum, nasıl taşıyabiliyor hepsini?
Sonra küçük bir kız ilişiyor gözlerime.
Hâlâ o incecik dala tutunan duyguları bir bir çekiyor yanına.
Sonunda güvendeler diyorum içimden, seviniyorum kendimce.
Ama bir şeyler ters gidiyor.
Kızın gözlerini görüyorum o an, yanakları boyunca uzanan damlaları fark ediyorum. Sapasağlam duran o incecik dalı koparıveriyor bir anda.
Kenarda duran duygulara dönüyor bu sefer.
İtiyor hepsini tekrar suya.
Tutunacak dalları kalmayan duygular direnemiyorlar ve tek tek teslim oluyorlar dalgalara. Fırtına diniyor yavaş yavaş.
Küçük kıza bakıyorum.
Ağlamıyor artık.
Elinden bırakmıyor kopardığı dalı.
Dal yavaş yavaş rengini kaybederken kızın dudakları naif bir gülümsemeyle süsleniyor.Dal ölüyor ve kız gidiyor.
Fark etmek çok zamanımı almıyor sevgilim,
Karşımda duranın bir ayna olduğunu.
~~~~~
Ne zaman yazdığımı bile unuttuğum bir yazıyı buraya öylesine atıyorum. Galiba canım sıkıldı. Buyrun sizin olsun..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ufak Tefek Şeyler
RastgeleKüçük dünyamdan ve ellerimden kayıp giden gençliğimden arta kalan ufak tefek bir şeyler.. Tüm Hakları Saklıdır.