K-Pop Hakkında 159 Şey

117. Burning Sun'ı Unutun: Nth Room Scandal

Merhaba^^

İçtenlikle belirtmek istiyorum ki bu bölüm 16 yaş altına kesinlikle açık bir bölüm değildir. Eğer etkilenmeyeceğinizi düşünüyorsanız devam edebilirsiniz ama önermiyorum. İlla da okuyacaksanız gerçekten hassas olan yerlerde uyarılarımı yapacağımı bilin.

Şimdi gittiyseniz devam ediyorum.

Bu bölümün içeriği şimdiye kadar yazdığım her şeyden daha ağır. Burning Sun'ı unutun, SOPA'yı unutun. Şimdiye kadar duyduğunuz her şeyi unutun. Ve tekrar diyorum bu olay her yerde döndüğü için bazılarınızın etkilenebileceğini ya da okuyamayacağını düşünsem de yazmaya karar verdim. 

Bir telefon uygulaması var Telegram diye, duydunuz mu daha önce bilmiyorum. Bu bir sohbet uygulaması ve Kakaotalk'ta falan olduğu gibi sohbet odaları mantığında işliyor. 

Şubat 2019'da birisi Telegram'daki sohbet odalarında yaşananlarla alakalı ihbarda bulunmuş ama polis tarafından dikkate alınmamış bu durum. Bu kişi de ne yapabileceğini düşünürken gidip bu sohbet odalarından birinin başına geçmiş. Ardından da Kore'deki bir gazeteye ayrıntılı bir röportaj vermiş neler yaşandığıyla alakalı. Ancak o zaman bu olay dikkate alındı ve medyaya yansıdı.

Medyada yüzü ve ismi açıklanan, ayrıca da bu odaların kurucusu olarak bilinen birisi var. İsmi 'Baksa' olarak geçiyor. Bu onun sohbet odasındaki lakabıydı. 'Baksa' Korece doktor ya da profesör anlamına gelir. (Anlamı nerede kullanıldığına göre değişir.) 'Baksa'nın gerçek ismi Jo Joo Bin. 

Bu sohbet odalarında hasta ruhlu insanlar var. Olay şöyle başlıyor: Baksa Twitter'da ya da başka sosyal medya platformlarında modellik ya da eskortluk işi arayan veya hızlı bir şekilde para kazanmaya çalışan kızlara mesaj atıyor. Ve onlara da 'bir iş var ve sen bu yarı zamanlı işe seçildin' diyor. Onlardan da sosyal güvenlik numaralarını istiyor ki ödeme yapabilsin bu iş için. Bu kızlar da ya gerçekten paraya ihtiyaç duydukları için ya da yaşları gereği tecrübesiz oldukları için Baksa'nın teklifini kabul ediyorlar.

Küçük bir not düşeyim; Kore'de birisini sosyal güvenlik numarasını biliyorsunuz onun telefon numarasına, ismine, ailesine kısaca her şeyine ulaşabilirsiniz.

Baksa ya da işte Baksa'yla aynı işi yapan liderler bu kızları işlerine kattıktan sonra onlar hakkında her özel bilgiyi ve bazı fotoğrafları elde ediyorlar ve kızlara diyorlar ki; 'eğer bir hafta boyunca dediklerimi yapmazsan elimizde bulunan bu her şey ailene ulaşır ve sosyal medyada ifşalanır.' Kızlar da bunu istemediklerinden, doğal olarak, ve tekrar özgür kalabilmek için liderlerin dediğini yapıyorlar. Ama bu bir hafta sürmüyor. Hep devam ediyor. Kimse özgür kalamıyor ve devam ettikçe olayın dibine çekiliyorlar. 

İstedikleri şeyler onların cinsel içerikli fotoğrafları ya da videoları. Bu durum devam ettikçe olay daha da iğrençleşiyor. Ve kendilerine zarar verdikleri ya da bakın direkt aklınıza en iğrenç ne geliyorsa onu yaptıkları ve bunu videoya çektiklerini ve bu videoları onlara attıklarını düşünün. Dönen şey bu, bu odalarda.

Bu odalarda bulunan bir kız kendi durumunu açıkladı. Kız ortaokul öğrencisiydi ve sohbet odası liderinin kendisine para ve telefon sözü verdiğini anlattı ve daha sonra çıkmak istediğinde de bu durumdan çıkamadığından bahsetti. O kırk kadar belge yollamış. Eğer bu işi bırakırsa bu belgelerin onu tehdit etmek için kullanılabileceğini bildiğinden arada sıkışıp kalmış. Bu odalardaki çoğu mağdur reşit bile değil ve en küçüğü 9 yaşında.