ECLİSİN HAKİMİ

"KADER KAPISI"

        Matu Cansu'ya yaklaştı, Cansu onu henüz fark etmemiş olsa gerek ki önündeki kitaplara bakarak sürekli bir şeyler mırıldanıyordu. Oda tam bir çer çöp yuvasıydı. Her çeşit bitki ve hayvan parçası bulunacak olsa ki Matu raflardaki objeleri bir noktadan sonra tanıyamadı. Cansu'nun masasının önünde geniş bir kitaplık vardı. Kitaplıktaki her şey oldukça antika duruyordu, gerçi şaşırmamak lazımdı çünkü Matu tam da düşündüğü gibi  bir orta çağ fantezisindeydi. Matu en sonunda sessizliğini bozdu.

M: B-büyücü seninle bir şey konuşmam lazım. (Matu kral rolüne girmek zorundaydı çünkü Cansu'nun buradaki kişiliğini ancak bu şekilde kolayca çözebilirdi.) 

C: Buyur edin hazretleri, affınıza sığınıyorum çalışma odası biraz dağınık ve ölü fare kokuyor.

M: Mühim değil. Ne iş üzerinde çalışmaktasın?

C: Kralım? Beni denemektesiniz anlıyorum, tabii ki de benden istemiş olduğunuz afrodizyak üzerinde çalışmaktayım. Kraliçemizin size olan ilgisizliği nedeniyle benden çok güçlü bir afrodizyak yapmamı istediniz. Böylelikle kraliçemizin aşkını tazeleyebilecektiniz. Krallıktaki dedikodular sarayınızın her bir köşesine vebadan daha hızlı yayıldı. 

M: Nankörler! Onları yemedim yedirdim, içmedim içirdim. Şimdi de gelmiş dedikodumu yapmaktalar. (Matu rol kesmekteydi olanları öğrenebilmek için fark ettirmeden ve Cansu'yu bölmeden ortama uyum sağlamaya gayret gösteriyordu.)

C: Sizin kısır olduğunuzu düşünen halk, kendi geleceklerini kime emanet edecekleri konusunda kararsızlar. Bugün ile birlikte 61. yaş gününüze eriştiniz. Krallığınızı emanet edeceğiniz varisinizi duyurmak ve ilan etmek için sadece 1 yılınız kaldı. Ardından kraliyet çeşmesine, kutsal ateş ile yakılmanız suretiyle küllerinizin eklenmesi gerekmekte. Zamanınız çok kısıtlı ve bu kısıtlı sürede yıllardır birlikte çok fazla iksir denedik. Hatta yasak büyülerle size büyülü bir çocuk yapmayı bile denedik. Oh yüce Eclis aşkına çok pişmanım kralım. Biliyorum sizin emirlerinizi yerine getiriyordum ama bu kadarı da fazla doğrusu! Yasak sanatlarla ilgilenmek benim için bile fazla...

M: Deneklerin işi görüldü çoktan değil mi? ( Riskli bir soru sorduğunun farkındaydı, fakat Matu kendisi de merak etmişti. Bu saçma amacında kaç kişi zarar görmüştü, ya da sadece yoktan var etme deneyi miydi? Öğrenmek istiyordu.)

C: Kralım siz yoğun işlerinizden dolayı süreci ben ilerlettim. Kara büyü için kullandığımız heykel dağındaki mağarada tüm embriyolar mağaradaki kanıtlarla birlikte yakıldı. 

M: Rahatladım. (Matu gerçekten rahatlamıştı en azından yaşayan kimse öldürülmemişti.)

C: Kraliçemizi değiştirmeyi ne zaman kabul edeceksiniz kralım?

        Matu bu soru karşısında afalladı. Kraliçe kimdi onu bile anlayamamıştı ama Cansu bu evrende bir büyücü olmuşsa, gözlerini ilk açtığında yanı başında bulunan Alev de muhtemelen kraliçesiydi ama bundan emin olacak kadar onunla konuşmamıştı. Yaptığı küçük bir beyin fırtınasından sonra bu evrenin kaderini merak etmişti. Buradaki Matu neden 61 yaşındaydı, neden önceki Matu'nun anılarına sahip değildi bu şekilde nereye kadar devam edebilirdi, Cansu'ya gerçekten güvenebilir miydi?

Biraz duraksadıktan sonra kraliçesinin Alev olduğunu düşünerek kaçamak bir cevap verdi.

M: Hayır daha pes etmedim. Afrodizyağı bitirmen için kaç gün kaldı?

C: Kralım ilerleme kaydettim lakin biraz daha zamana ihtiyacım var testler yapmalıyım.

M: Tez bitir 1 hafta süren var.