show your body | liskook

party

sooyaa__ ❤

im_your_joy, baekbaek, minjii3 ve 8.321 diğer kişi beğendi

Bu gönderide yorumlar sınırlandırıldı.

"Hasiktir ya, kız çok güzel." Jennie Rosé'ye kıkırdarken telefonu kapattım. Koridorda yürüyüp okuldakilerin Instagram hesaplarını stalklıyorduk. Elimize pek bir şey geçtiği söylenemezdi.

"Kahve alalım mı?" Rosé iki kaşını havaya kaldırıp ikimize bakarken başımı olumsuzca salladım. "Kafeinden öleceğim yakında." Jennie elini omzuma atıp beni kendine bastırdı. "Yüksek alkol tüketimi olmasın." Kafasına yavaşça vurduğumda yüzünü ekşitip kafasını ovaladı.

Önümde iki kız durmuş bana bakıyordu. Tek kaşım havalanırken kısa saçlı olan kız gülümsedi. "Sen Lisa'sın değil mi?" 

"Evet." İkisi sevinçle gülerken başımı Jennie ve Rosé'ye çevirdim onlarda bir şey anlamamışlardı. "Bu cuma akşam 8'de parti düzenliyorum, belki sen ve arkadaşların gelmek ister." Parmağıyla ikisini işaret ettiğinde çantasından bir kağıt çıkardı. Üstünde evin konumu ve hangi saatte olacağı yazıyordu.

"Nancy ben." dedi yeşil saçlı kız elini uzatırken. Yüzünde sebepsizce bi' sinsilik sezmiştim. Elini sıktıktan sonra kağıdı veren kız elini uzattı. "Joowon ama Joo E derler." Gülümseyip elini sıktım. Jennie ve Rosé'de aynı şeyi tekrar ettikten sonra iki kız hızlıca yanımızdan uzaklaştı.

Rosé su şişesindeki pipeti çıkarıp dişliyordu. "Şu yeşil kafayı gözüm hiç tutmadı." Tepki vermedim. "İnsanları görünüşlerine göre yargılama Rosé." Jennie elindeki suyu alıp yudumlarken kolumu duvara yasladım. "Gidelim mi?" dedim garip sessizliği bozarak. Jennie olumsuz bir şekilde başını salladı. "İyi de neden?" Rosé ellerini göğsünde birleştirip ona döndü. "Çekemem şimdi."

O sırada önümüzden adını bilmediğim siyah saçlı bir çocuk ve Min Yoongi geçiyordu. 

"Joo'nun partisine gelecek misin?" Yoongi başıyla onaylarken Jennie'nin gözleri yuvasından çıkmıştı. İkisi uzaklaştığında bize dönerek "Ben de geliyorum." dedi. İkimiz kıkırdarken o hala gitmekte olan Yoongi'ye bakıyordu. "3 aydır çocuğu çiğ çiğ gözlerinle yiyorsun." deyince Rosé kahkaha attı. Jennie istemeden gülmüştü.

"Sikerler Yoongiyi, hadi alışverişe."

...

Okuldan sonra kızlarla birkaç kıyafet almak için alışverişe gitmiştik fakat birkaç şeyden daha fazlaydı aldıklarımız. Oradan oraya koşmuştuk ve en önemlisi Rosé'nin poşeti patlamıştı. Ve iki saat onun ağlayıp mızmızlanmasıyla ilgilenmiştik.

Üstümde siyah bir kumaştan ince askılı, vücuduma yapışan bir elbise vardı. Akşam serin olur diye de yanımda kısa mavi kot ceket vardı. Ve elbise biraz kısaydı. Uzun bacaklarımı sayarsak bayağı kısaydı.