|15|

971 109 7
                                    

Medyayı dinleyerek okuyabilirsiniz :')

Gökalp: Asel

Gökalp: Asell

Gökalp: Aselll

Gökalp: Neredesin Asel?

Gökalp: İyi misin bari

Gökalp: Lan yemicem gell

Gökalp: Sen utandın mi?

Gökalp: Yazdıklarımı bildirim panelinden okuma şuraya gel!

Gökalp: İyii peki sen bilirsin

Gökalp: Yarın görüşürüz ;)

Delii görüldü...

Asel'e mesaj atıyorum fakat cevap vermiyor. Utandığından sanırım. Zaten bayıldığında panik oldum. Neyse bugün okulda göreceğiz..

Odadan çıktığım gibi mutfağa gittim. Annem kahvaltıyı hazırlıyordu. Yanağına öpücük kondurup sandalyeye oturdum.

"Ee hadi sofraya"dediğinde annem ilk Elif geldi sonra babam geldi ve kahvaltıya başladık.

Kahvaltıyı yaptıktan sonra ayakkabımı giyip evden çıktım. Kulaklığımı çıkarıp telefona taktım ve Gökşin derin 'gökyüzüm sen' şarkısını açtım ve yola koyuldum.

Okula geldiğim gibi sınıfa çıktım. Asel cevap vermiyordu ve çok sinir olmaya başlamıştım. Tekrar mesaj atmaya karar verdim ve telefondan whatsapp'a girdim.

Gökalp: Asell!

Gökalp: Sinir oluyorum artık

Gökalp: Cevap ver!

Gökalp: Hala yazmıyor çıldırıcam

Gökalp: İyi öğle teneffüsünde  görüşürüz

Yazıp çıkmıştım. Dersler başlayınca dinleyemiyordum. Asel'i düşünüp duruyordum ve ne yapacağımı bilmiyordum.

Öğle yemeğine kadar Asel'e ne yazmıştım ne de yanına gitmiştim. Çünkü konuşmamız zil sesiyle bölünmesini istemiyordum.

Öğle teneffüsü zili çalınca hemen sınıftan çıktım. Asel'in sınıfı sanırım 12/C idi. Sınıfa girdiğimde Asel cam'dan dışarı bakıyordu. Yanına gittim ve kolunu tutup kaldırdım. Okulun bahçesine geldiğimizde herhangi bi' banka oturup Asel'e döndüm.

"Kızım neden cevap vermiyorsun?"dediğimde elleriyle oynuyordu. "Gökalp... utanıyorum işte anla beni. Seni çok seviyorum ama korkuyorum da."dedi.

Ellerimle çenesinden tutup kafasını kaldırdım ve göz göze gelmeye çalıştım. "Asel... utan ama kaçma bende. Senden hoşlanmaya başladım ve bunu sevgiye döneceğini biliyorsun. Ama kaçma lütfen"dedim gözlerinin içine bakarak.

Gözünden bir yaş düşünce elimle hemen sildim ve kafasını göğsüme yasladım. "Ağlama Asel ağlama..."Dediğimde hıçkırdı. "Ben... ben böyle hayal etmiyordum. Yani senin benden hoşlancağını ya da sevebileceğini... " Elleriyle gözyaşlarını silerken.

"Oldu ve artık benden kaçmazsın değil mi?"Elleni tutmaya çalışarak dedim. Kafasını salladı ve konuşmaya başladı. "Gökalp hoşlandığından eminsin ama dimi?" Ellerimi tutup kafasını eğerken...

"Emin olmasam karşıma çıktığın gibi sana mesaj atmazdım ya da uğraşmazdım ama senden hoşlanıyorum ve bunu sevgiye dönüşmesi için herşeyi vereceğim emin ol sen Asel"

Ellerinden tutup kaldırdım banktan. "Ee kantine gidelim bi' çikolata alalım" Göz kırparak dedigim şeye Asel gülmüştü ve gülüşü çok güzeldi. "Hep gül Asel hiç ağlama"dediğimde gülüşü kesip kıpkırmızı oldu ve kafasını salladı.

Kantine girdim sırayı boş vererek Dido aldım ve Asel'in yanına gittim. "Teşekkür ederim Gökalp" Gülmüştüm. "Im eki nerelerde Asel hanım?"dediğim de yine kıpkırmızı oldu. "Utanıncada bi' tatlı oluyorsun"Bana bakıp gülerek koluma vurdu.

Sanırım cidden Asel'e bağlanıyordum ve sevmeye başlamıştım bile. Hayatımda hep ilk ve tek aşkımı seçmeye çalışmıştım ve sanırım onu bulmuştum...



Ay bu bölümde bitti. Asel'in utanmasi ben aw. Çikolata çekti canım yaa.

Umarim beğeniyorsunuzudur. Sizi seviyorum ♥ OY ve YORUM yapmayı UNUTMAYALIM! Lütfen!

Delii || textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin