-Dur bir dakika!Küt-Siyah Saçlı kadın mı?Uzakdoğulu mu acaba?
+Bora ya!Ciddiyetle dinler misin?
-Hayır hayır ciddiyim!
"Beni bunaltıyorsun!Sus artık" dercesine bir bakış atıp devam ettim.
+Hikayede kendi kendine konuşup insanların ruhunu satmasından ve bedenin ona ait olmadığından bahsediyordu.Konuştuklarından Halet-İ Ruhiyesi'nin ağır bir bunalım çektiği anlaşılıyordu.
Bora ciddiyetle pür dikkat beni dinliyordu.Kafasını falan sallıyor sorular soruyordu:
-Peki bana o müsveddeleri gösterir misin?
Olumluca kafamı salladım.Ayağa kalktım ve elimle önden buyur işareti yaptım.Çalışma odama gidiyorduk ki Agah yüzünde koca bir gülümseme ile geldi:
-Duygu!Sana bir haberim var!
+Nasıl bir haber?
-Çok ama çok iyi bir haber...
Sözlerinin devamını beklerken Agah kenara çekildi ve arkasında –yaklaşım 100cm uzaklıkta- bekleyen kişiyi gösterdi.
Kafamı Agah'tan ayırıp gösterdiği yere baktım.Görür görmez şaşkınlığımı gizleyemeden koca bir çığlıkla;
+URAZ!
Elinde küçük bir bez çanta –market çantasına benziyor- ile duruyordu.Poşetini bir kenara bırakıp kollarını açtı.Hızlıca yanına gidip ona sarıldım:
-Kardeşim!İyisin değil mi?
+İyiyim çok iyiyim!Seni gördüm çok mutlu oldum.
Daha da sıkı sarıldım...
+Kardeşim...
Uraz benim can dostum ayrıca amcamın çocuğuydu.Ne olursa olsun hep yanımda oldu.O benim bazen korumam bazen şaka makinem ha bazen de müzik kutumdu.O benle dertleşirdi ben de onunla dertleşirdim.O Ankara'dan ayrılıp İstanbul'a oradan sonra da Amerika'ya gidince.Onu görmez oldum.
Sonunda Türkiye'ye döndü.Ve şimdi benim yanımda benim ekibimde olacak!
Geri çekildim.Güzelce gülümseyerek onun yüzüne baktım.Arkamda duran Bora'yı sonradan fark etti.
Biraz kenara çekildim.Bora ile zenci selamlaşması yaptıktan sonra sarıldılar.Uraz,bana yaptılarından dolayı her ne kadar Bora'ya kızgın olsa da onun burada benim yanımda olması ona güvenme hissi vermişti sanıyorum.
Ayrıldıklarında,Bora ve Uraz bana bakıyordu.Uraz ona iş vermem Bora ise konuya geri dönmemiz için:
+Uraz!Tam da bir olayı çözmeye başlamıştık!Ne büyük baht ki sen geldin!
Gülümsedi:
-Ah öyle mi?
+Hadi odama gelin orada konuşalım.
Birlikte yürümeye başladım.Ben önde Uraz ve Bora arkamdan ilerliyordu.Bu sırada Bora ile konuşuyordum:
+Bora,şu Adli Tıp'ta çalışması için bir doktor istemiştik.Onun geleceği ya da ne zaman geleceği ile ilgili hiç haber çalındı mı kulağına.
-Hayır.Agah'a sorarım.
Biraz daha sessizce yürüdükten sonra bu sefer Uraz'a sordum;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-''When The Lights Out''-''Işıklar Kapanınca"-
Ficción GeneralGözyaşlarım açığa çıktığında Bazen Nefes almak bile Zor geliyor .Bana saklanıp ağlayabilirsin Sorun değil Sonunda Hepsi geçecek.Kollarımda uykuya dal.Lütfen Bir süreliğine uyanma Bu derin yalnızlığın sonunda Tekrar sabah gelecek nasıl olsa... Işıkla...