4-NASIL OLACAK

28 17 2
                                    


Sellam.Yeni bir bölümden hepinize merhaba güzellerim.

Keyifli okumalar prens ve prensesleriiim. :)


'Burçin tatlım ne oldu sana' diyerek kollarımla onu sarıp içeriye aldım.Kısa süreliğine kollarımı ayırıp kapıyı kapattım.Tekrar sarıp salona götürdüm onu.Burçin koltuğa oturduktan sonra.Önünde eğilip bir elimle elini tutup diğer elimle ise gözyaşlarını sildim.Şimdi daha sakindi.Yerimden kalkıp mutfağa ilerledim.Dolaptan aldığım bardağa Burçin için su koyduktan sonra yanına gidip suyu ona verdim.Ağır ağır içti suyu.Ardından önünde ki masaya yavaşça bıraktı bardağı.Sakinleştiğini düşünerek,tekrar sordum.

'ne oldu canım sana? niye bu kadar üzüldün?' sesimde üzüntü vardı.Gözlerini bardaktan yavaşça çekip bana dikti. 

'annemlerle tartıştık.Oturduğum evin kirasını onlar ödüyordu,şimdi ise ödemeyeceklerini söylediler.Ben çalışmıyorum ki aysima nasıl öderim.Annem harçlığımı verirdi babam kiramı öderdi .Bir başıma nasıl yapıcam ben şimdi bunları.Burada akrabamız da yok ki yardım istiyebileyim.Bir başıma bıraktılar beni' deyip tekrar gözyaşı dökmeye başladı.Nasıl anne baba bunlar.Hiç mi vicdanları yok kızlarını ağlatıp üzüyorlar.Ben bile üzülürken onlar nasıl rahat.Yardım edicektim tabi ama önce merek ettiğim bi soruyu sormam lazımdı.

'Ne için tartıştınız ki siz bu kadar ileri gittiler?' derken de yanına oturdum,yüzümü ona çevirdim.Oda bana bakıyordu zaten.Burnunu çekti ve devam etti 

'Benim tıp okumamı istiyorlardı.Annem çocuk doktor ve işinde de gayet iyi.Babam ünlü beyin cerrahı.Benim de tıp okumam lazımmış.Sonra ne derlermiş.Ünlü beyin cerrahı kızını tıp okutamadı.Benim düşüncelerimin isteklerimin hiçbir önemi yok onlar için.' şimdi ağlamaya başlamıştı.Bir kendi istediğini yapmalı.Sevmediği bir işte başarılı olamaz ki.Ağlarken devam etti

'Benim bu sene tıp seçtiğimi sanıyorarlardı.Oysa ben tıp seçmedim.Psikoloji bölümünü seçtim.Pedagog olmak istiyorum.Bunu önceden annemlere söylediğimde onun yerine çocuk doktoru olmamı söylediler.Bugüne kadar tıp seçtiğimi sandıkları için yardım ettiler.Az önce tıp değil psikoloji bölümünü söylediğimde tartışma çıktı işte.Pedagog basit bir meslekmiş.Alt sınıfmış onlar için.' bu sefer ağlamıyordu.Ağlamamalıydı da zaten.Nasıl insanlardı bunlar.Mesleğin alt sınıfı mı olurmuş hiç.Ona tüm gücümle sarılıp konuşmaya başladım.

'Eğer bu ayın kirası da ödendiyse,iki hafta süren var demektir evi boşaltmana.Biliyorsun ben de tek yaşıyorum ve tek yaşamaktan nefret ederim.-ki bu doğruydu hem nefret ederdim hem korkardım.-Bu evde de iki tane boş odam var.Senin için de sakıncası olmazsa ki bence yok bir tane odamı sana verebilirim.'Yavaşça doğrulup bana baktı.Gözlerinden ne kadar mutlu olduğu anlaşılıyordu. 'sahi mi.Senin için problem olmaz mı?' dedi.Gülerek konuşmaya devam ettim.

'aksine problem olmaz.Problem çözer,çok isterim burada kalmanı'deyince boynuma atlayıp gülmeye başladı.Mutlu olmuştu,bende olmuştum.Önce onu mutlu ettiğim için,sonra artık yalnız kalmayacağım için.Yaklaşık iki dakika gülerek boynumdan çekildi.'Gerçekten çok teşekkür ederim.Seni pişman etmiyeceğim cidden.Çok sağol.' mahçup olmuştu,ne gereği vardı.Ardından ayağa kalkıp 'gel benimle' dedim.Kalacağı odayı gösterecektim ona.Tamam dedikten sonra peşimden yukarı gelmeye başladı.Yukarı çıktığımızda siyah kapıyı gösterip 'çok güzel duruyor' dedi.Evet kapıma da ışık asmıştım.Ama bu farklı bir ışıktı.Ampulleri yağmur damlalarını andırdığı için almıştım bunu.Gerçekten de güzel duruyordu.Teşekkür ettikten sonra benim odamın karşısına denk gelen kapıyı gösterip 'senin odan' dedim ve kapıyı açtım.

Duvarlar benim odamın aksine açık renkliydi,lila.Sağ duvarda siyah yıldızlar vardı.Tam karşıda da pencere vardı.Pencere kenarları siyahtı.Sol tarafta yerde kuş kafesi şeklinde siyah bir lamba vardı.Yerler parkeydi.Oda cidden göz alıcı güzellikteydi.Buraya henüz ilk defa girmiştim.Burçin'in tepkisini merak ettiğim için ona döndüm.Ağzı açık bir şekilde odayı süzüyordu.Bu haline güldüm.Bana dönüp 'burası çok güzel,emin misin bana vermek istediğine'deyince gözlerimi devirip saçmalama dedim.Tabi ki saçmalıyordu.Gelip bana sarılınca ben de ona sarıldım.

Birlikte odadan çıkıp kapıyı kapattım.Ardından diğer odaya da girmediğim gelince aklıma oraya yöneldim.Burçin'de peşimden geldi.Kapıyı açıp odanın içinde ilerledim.Sağ tarafta geniş bir çalışma masası vardı.Odanın sağ köşesinde ise beyaz alçak bir kitaplık vardı.Sol tarafta balkonda ki gibi iki tane armut koltuk vardı.Armut koltukların hemen yanında bilgisayar masası vardı.Burası çalışma odasıydı.Geri kalanını benim düzenlememi istemiş olmalıydı ki,köşede açılmamış eşyalar vardı.Burçin 'burası ders çalışmak için harika bir yer' gülümsedim,öyleydi.Burada ferah bir şekilde ders çalışabilirdi insan.Onun da beğendiğine sevindim,sonuçta birlikte ders çalışacaktık burada.Birlikte odadan çıkıp mutfağa ilerledik.Daha doğrusu ben ilerledim burçin peşimden geldi.Dolaptan meyve suyu çıkartıp ikimize de koydum.Mutfakta ki masaya oturup meyve suyumuzu içmeye başladık.

Sessiz geçen on dakikanın ardından burçin ayağa kalkıp 'ben gideyim artık' deyince sessizlik bozulmuş oldu.Birlikte kapıya ilerledik.Burçin kapıdan çıkmadan önce bana dönüp 'ben eşyalarımı toparlamaya başlıyayım.İki hafta da anca toplarım' deyince gülümseyerek 'olur istersen ben de sana yardıma gelirim' deyip yardım teklifinde bulunmuş oldum.Beni onaylayıp evden çıktı.Uzaklaşınca ardından ben de kapıyı kapattım.

Bakalım nasıl olacak?



Merhaba canlarım.Umarım beğenmişsinizdir.Ben bu bölümü sevdim,siz de sevmişsinizdir umarım.Oy vermeyi ve beni takip etmeyi unutmayın lütfeen.Sizleri seviyoruum. :))

IŞIKLARI YAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin