Yeni bölüüm*
Beş dakikadır bulunduğum masa beni fazlasıyla germişti.Neden mi? hiç sormayın orasını bende hiç bilmiyorum.
'Yemeklerinizi seçin siz kızlar sipariş veririz o zaman' deyince Sarah hanım masanın üzerinde duran menüyü alıp onaylar bir biçimde kafa salladım.Burçin gayet rahat bir şekilde menüden seçtiği yemeğini belirtirken aynı yemeğin ismini defalarca okumuştum.Fazlasıyla gergindim.İyi de neden.Zar zor idrak ettiğim yemeği sipariş ederken rahat olmaya çalıştım.
Begonvili Sarah hanım bu akşam için kapattırmıştı.Etrafta yanan ışıklar farklı bir atmosfer sağlarken kulağımıza yükselen melodi de çok hoş geliyordu.Yemek yemek için begonvili seçmiş olmamız gerçekten güzel bir seçimdi.Çünkü gerçekten rahatlatıcı bir atmosferi var.Yemeklerimiz gelmeden önce hepimize şarap ikram edildi.Şaraba dayandığım nerede görülmüş.Bir dikişte bitirdiği bardağımı masanın üzerine geri bırakırken Burçin kulağıma eğilip
'Yavaş ol tatlım'demişti.Rahatsız olmayacak türden bakışlarıyla beni izleyen Sarah hanıma gülümseyip
'Çok severim de' demekle yetinmiştim.Ne yani bir dikişte bitiremez miyim.Hele kırmızı şarap bayılırım.İçki konusunda fazlasıyla deneyimli olsam da her seferinde içtiğim kırmızı şarap olmuştur.Ve çabuk sarhoş olmam da beni en rahatsız eden özelliklerimden biridir.Bir insan nasıl dört bardak tekila ile sarhoş olabilir anlamış değilim.Bu gecede bu masadan ayık kalkabilirim inşallah.Masada sadece Sarah hanımın bize sorduğu soruların sesi vardı.Arada Bulut ile göz göze gelmemi karıştırmıyorum.Anlam veremediğim şekilde bakıyor gözleri gözlerime.Daha fazla bakamayacağımı anlayıp ilk ben kaçırıyorum gözlerimi tabi.
'Çocuğu gözlerinle yeyip bitirdin eve gidince anlatacak bir şeylerin varmış gibi hissediyorum' Burçin'in kulağıma eğilerek söylediği şeylerde takıldığım tek şey bu kadar belli mi ediyorum oldu.Göz ucuyla Sarah hanıma baktım bir şeylerden şüphelenmesini istemem.
Biraz daha bekledikten sonra nihayet yemeklerimiz geldi ve yemeye başladık.Ne zaman gözlerim Bulut'a kaysa onunda bana baktığını görüyorum.Anında kaçırıyorum gözlerimi,çok utanıyorum nedense.İçeri girmeden öne kapıda ceketimi ve hediye paketini görevli birine vermiştim.Kimse görmedi vermesem mi acaba.Ya da yalnız yakalayıp verebilirim diye düşündüm daha sonra.Ama ne zaman yalnız yakalayacağım makul.
Sessizlik içinde yemeklerimizi yedikten sonra.Üçüncü kadehimi de bitirdim.Başım hafif dönmeye başlarken.Sarah hanım izin isteyip içeriye kadar gidince bir kadeh daha istedim.Bulut'a bakınca kaşlarını çatmış bana baktığını gördüm,çok geçmeden konuştu zaten
'Aysima yeter bu kadar' hafif yükselttiği sesi kulağıma ulaşınca ben de kaşlarımı çattım.
'Neden?' sabır diler gibi başını iki yana salladı.
'Çünkü biraz daha içersen sarhoş olacaksın.Gözlerinden belli.' gözlerim o kadar belli ediyor muydu ya.Ayrıca sesi bu sefer daha sert çıktığı için hiçbir şey demeden gözlerimi masaya diktim ve zamanın geçmesini bekledim.
Yaklaşık beş dakika daha sonra Sarah hanım yanımıza geldi.Ben de fırsat bilip Burçin ve benim için müsaade isteyip ayağa kalktım.Burçin'de sıkılmıştı belli,ben ayağa kalkınca o da direk kalktı zaten.Sarah hanım ilk itiraz etse de sonunda Bulut'un bizi bırakacağını söyleyip noktayı koymuştu.Bizde el mahkum kabul edip kafeden ayrıldık.Ayrılmadan önce görevliden aldığım hediye paketini ceketimin altına gizlemeye çalışıyordum.Bulut görmüştü tabi o yüzden arabaya biner binmez paketi Bulut'a uzattım.Önce kaşlarını çatsa da 'senin' deyince paketi elimden alıp yan koltuğuna koymuştu.Bunlardan habersiz mayışmış olan Burçin az sonra zaten uykuya dalacaktı.
Gözlerim aynadan gözlerine deyince gözlerini bana çeviriyordu.Gözlerini ayırıp Burçin'e baktı uyuyordu.Ardından bana bakıp
'Ne için?' deyince anlamadım tabi.
'Ne ne için?' başıyla yan koltukta duran hediye paketini gösterdi.
'Senin bana verdiğin ışıklar için.Çok mutlu ettin beni' dediklerimi idrak ettikten sonra başımı eğip bir daha da konuşmadım.O da konuşmadı zaten.Evimizin adresini verdikten sonra beş dakika sonra varmıştık zaten.Burçin'i uyandırıp indirdim.Kapıyı açmaya çalışırken Bulut hala arabaya binmemişti.Kapıyı üzerimdeki gözlerin verdiği heyecanla zar zor açtım.Burçin kısaca Bulut'a teşekkür edip girerken ben hala kapıdaydım nedense.Gözlerimi Bulut'a çevirdiğimde zaten karanlıkta bile parlayan mavilerinin üzerimde olduğunu gördüm.Mavi ışıklarımdı onlar benim.Gökyüzü olmadan,gökyüzüm olan.
'Teşekkür ederim' hediye için olduğunu anladığımda geri çevirmediği için çok mutlu olmuştum.Gülümseyip
'İyi akşamlar' dedim ve içeri girip kapıyı kapattım.Yine utlu etmişti beni.Gözleri öyle güzel bakıyordu ki zar zor kapattım.
(BÖLÜM SONU)
Bu bölümde kısa kusura bakmayın.Kısa ama sık yazmaya çalışacağım.
Görüşmek üzere^^
Siz benim ışığımsınız*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IŞIKLARI YAK
Teen FictionSadece bir kitabın rastgele seçilen sayfasında bulunan bir hikaye bu.Sizde rastgele seçtiğiniz bu hikayeyi okuyun ve ışıklarınızı yansın.Rastgele gelen ve olan her şey güzeldir.Hayat tesadüfleri sever.