21. bölüm

613 77 176
                                    


Bakugou

"Sana kahve yaptım."
Aldığım güzel   kokuyla ve gözlerinin önünde beliren kahveyle kafamı kaldırdım.  "Nasıl girdin buraya?"
Güldü. "Senin evden çıkacağın yok gibi duruyordu. Ben de gelirim diye yedek anahtarı aldım. "

"Yani gizlice girdin resmen . Aptal mısın ? " yorgun ve mutsuz hissediyordum zaten bir de bu çıkmıştı başıma.
"Kahveni iç hadi makarna da  yaptım acılı domates soslu . Sen öyle seversin." Son oylo sovorson .

"2 senedir makarnayı nasıl sevdiğimi  değil de mesajlarıma cevap vermen gerektiğini aklında tutsaydın keşke. "

"Of katsuki sürekli bunu mu konuşacağız gerçekten.  Hadi yemek yiyelim acıktım ben."
(Y/N : Ben de  ve canım soslu makarna çekti püü)

Bir şey demeden mutfağa gittim ve sessizce yemeğimi yedim.
Tek bir beraber yemek yeme anımız bile yoktu. "Hatırlıyor musun bir gün makarna yapıyordun ve benimle telefonda konuşuyordun . Sonra makarnayı ocakta unutmuştun.
Çok sinirlenmiştin ve beni çağırmıştın.  'Senin yüzünden yandı hepsini sen yiyeceksin' demiştin. "

Güldüm. "Tch. Sonra cidden gelip aptal gibi yarısını yemiştin. "
Elini masasın üstünden benim elimin üstüne koydu. "Katsuki dayanamamış ve  yanan kısımları söylene söylene çöpe atıp diğer kısmını  da benimle yemiştin.  Ben  senin bana sinirlenmeni bile özledim. Barışamaz mıyız?"

Kafamı kaldırdım. Saat geç olmuştu biraz ve birazdan bar kısmı  açılacaktı. "Işe gitmem gerek."
Elimi onunkinin altından çekip  ceketimi ve telefonumu alıp çıktım. 

....

Personel odasına girdiğimde  gördüğüm kızıllarla  yutkundum.
Dün nasıldı şimdi  nolmuştu.
Bir şey demeden dolabıma yürüdüm ve üzerimi değiştirdim.  Ve dışarı çıktım. 
Tezgah ardına geçtim  ve kendime bir şeyler doldurdum. İş başında içmek yasaktı ama  şu an en son unutmadığım şey yasaktı.

...

Kirishima

Çalan telefonumu açıp kulağıma görürdüm.  Daha uyuyalı 2 saat anca olmuştu . "Kirishima-kun nasılsın ?"
Boğazım ağrıyordu.  Yutkunarak geçirmeye çalışsamda işe yaramadığını farkettim ve konuşmaya başladım. "Iyiyim sen nasılsın Midoriya?"

"Sesin hiç öyle gelmiyor bizim sho- todorokiyle boş günümüz  istersen sen iş başı  yapana kadar buluşalım?"
"Şey benim pek keyfim yo-"
"Sesin mi kısıldı senin? Bak kirishima bir seyler olmuş belli  konum at geliyoruz. "

Todorokinin telefonu alıp söylediklerinden sonra onlar görmese de baş salladım . "Kapatın atıyorum."

10-15 dakika sonra geldiklerinde gözleri kocaman açıldı. 
"Ne oldu sana?"
"Iyi ki gelmişiz ."
...
Odama geçtiğimizde  yatağıma kurulduk ve anlatmaya başladım. 
"Biz şey aslında ben bar bölümüne geçtikten sonra bakugou ve ben  .."
Parmaklarımla oynarken  utanrak başımı eğdim. "Öpüştük falan. Ve her şey yani çok güzeldi.  Biz aynı zamanda sıra arkadaşıyız  falan zaten
Cafeden çıkacaktık bitti  mesai falan durağa yürüyorduk.."
"KACCHANLA ÇIKIYOR MUSUNUZ?"
"Ne zamandır?"

"Ya daha dün  gece bu olay oldu işte. Sonra biz tam otobüse yürüyorduk.  Sonra bi çocuk indi . Adı dabi."

"Da-dabi mi?"
"Geri mi gelmiş?"

"Siz de  mi tanıyorsunuz?"
Baş salladıklarında
"Sonra işte katsuki ondan uzak dur falan dedi bana onu sevmiyorum falan filan . Ama Dabi beni çağırdı. "
"Eeeee"

"Ben de gitmedim tabi. Ama sonra tesadüfen gittim . Diğer tenefüs sonra bana biraz geçmişlerini anlattı.  Sonra da işte  aradan çekil falan dedi.
Katsuki onu seviyordu. Bir sürü mesajı vardı. Yani ben de sonunda gelmiş diye  artık araları benim yüzümden  bozulmasin diye şeettim."

"Ne ettin ayrıldın mı gerçekten?"
"E ama sonuçta artık seninle çıkıyorsa onu unuttu demek değil mi yani?"
Todorokinin dediğiyle ona baktım. 
"Ya-ni evet ama  ya onun artık dönmeyeceğini düşündüğü için benle sevgili olduysa ?"

"Kirishima seni anlıyorum gerçekten yeni secgilim olmuş ve sen de yıllardır sevdiği kişi gelince aralarına girmek istememişsin falan . Ama -"

"Of kirishima-kun kacchan seni sevmese senle çıkmaz.  Di mi niye seni öpsün . Tam her şey güzel olacakken bırakmışsın. Eğer onu seviyor olsaydı bunu söylerdi.  "

"Belki de beni üzmek istemediği için kendini sorumlu hisssettiğinden yanımda kalmaya devam edecek olsaydı?  Of bilmiyorum.",

"Ee peki sen ne dedin bakugou'ya"
Yutkundum ve neler dediğimi anlattım. Bana şok olmuş gözlerle baktılar. 

Gözlerine dolan yaşlarla neler dediğini söyledi. 

"SEN BIR APTALSIN."
Ikisinin de söylediği şeyle göz yaşları akarken onlara döndü.

"Bilmediğim bir şey söyleyin."
"Oğlum mal mısın sen öyle denir mi lan hiç  ."
"Ne deseydim başka mantıklı cümle bulamadım."

"He yani kütüphanede gördüğün çocuğa ilk görüşte aşık falan oldun Bakugou bunun yalan olduğunu kesin farkeder."

"Iyi ya bizim de istediğimiz bu. Bak kirishima-kun. Yarın gidiyorsun ve söylüyorsun öyle bir şey yok ben  dolduruşa geldim falan filan tamam mı?"

"Ya gerçekten aralarına girmiş-"
"Bırak  o da Bakugou'nun seçimi olsun. "
"Benimle sırf yüzüstü bırakmış olmamak için devam ederse ?
Ve sonradn pişman olursa?"

"Onu da o zaman düşünürsün.  Şimdi  asıl bir seyler  yapmazsan üzüleceksin  kirishima-kun. "

.
.
.
.
.
.
BÖLÜM SONU
Yorum ve voteyi unutmayın 🧡
Olaylar bi tık farklılaşacak
Hadi bakiyim ...

(kiribaku)pes etmiyorum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin