1.2) YOLCULUK

14 2 0
                                    

Babamlar Arif abilerin arabasına binip yola çıktılar. Yolda nasıl bir tehlike ile karşılaşacakları belli değildi.

Gitmeden önce yanlarına boş variller alarak petrol ofislerinden bunları dolduracaklarını söylediler.

Babama gitmeden önce "baba eve eczanede ilaç bulabilirsen alsanıza" dedim .Babam başını iki yana sallayarak bunu onayladı ve yola çıktılar.

Babamın Gözünden
Herkes bize umut bağlamıştı bunu başarmaktan başka çaremiz yoktu. Yolda bizi nasıl bir tehlikenin beklediğinden de haberimiz  yoktu. Arif'te bunun farkındaydı. Bu yüzden arabayı son gaz kullanıyordu.

Virüs yüzünden ortalıkta hiçbir araba vb. araç yoktu devlet araba ile dışarı çıkmayı yasaklamıştı .

Ancak bizim gibiler  dışarı araba ile çıkıyordu. Devlet artık çökmüştü askerler isyan ettiler ve her tarafta yapılan yağmaların ardından devlet çulsuz kalmıştı adeta.

Yolu yarılmıştık Arif'le sohbet ederek gidiyorduk ancak sohbetimiz Fazıl'ın bağırması ile bölündü.

"Abiii! Duuuuuur!!!" demesine kalmadan dev gibi bir zombiye çarptık çarpmanın etkisiyle zombi yere serildi ama hemen ayağa kalkarak bize doğru hızla koşuyordu.

İyiki bu olaylar ilk başladığında arabanın ön kısmına demir kısım eklemiştik. Yoksa araba da biz de mahvolacaktık.

Hemen arabadan indik silah Fazıl'da idi ve canavar zombiye tek atarak tam alnından vurarak indirdi ancak diğer zombiler silah sesinin yönüne doğru koşuyorlardı iyi ki  aramızda mesafe biraz fazla olduğundan arabaya binerek hızla uzaklaştık.

Tolga'nın Gözünden
Olaylar iyice boka sarmaya başlamıştı tanımadığımız bir kaç adam evi almak istiyordu tabii bizde vermemek için direniyorduk.

Evin  yerinden dolayı insanlar burayı ele geçirmek istiyordu. Dursun'a baktığımda bana döndü ve "iyi ki şu dünyanın sonu vb. filmleri izlemişim" dedi ve gülümsedi.

Dursun'un dedesi adamlara  bağırarak "burada biz yaşıyoruz burayı terk edin amına koyayım siktirin gidin lan" dedi. Adamlar bu duruma kızmıştı eve ateş etmeye başladılar.

Dursun "Tolga sağdaki senin, soldaki benim" dedi ve adamlara ateş etmeye başladık.

Adamlar 3 kişiydi. Ben  sağdaki adamı ilk kolundan ardından tam kalbinden indirdim Dursun'da soldakine tek atarak kafasından indirdi ortada bulunan adam kaçmaya başladı.

Adamı vuramıyorduk tam adam kaçtı derken Babamlar araba ile adama çarparak adamı yere serdiler ve dışarı çıkıp adamın ve arkadaşlarının silahlarını aldılar .

Koşarak yanlarına indik benzin varili doluydu. Dursun ve ben birer taraftan tutarak evin boş odalarına götürüyorduk odaya varili koyduktan sonra arabanın bagajını açtığımda karşımda silah doluydu.

Babama dönerek "baba bunları nereden aldınız?" dedim babam Dursun'un babası Mehmet dayıya bakarak "askeriyeden oğlum askeriyeden" dedi.

Babam "bunları bodruma indirin ve aralarından hoşunuza giden birer silah ve birer  tüfeği alın" dedi . Dursun'u bunu duyunca çılgına dönecekti.

Dursun  lavabodan çıkmış bana doğru geliyordu. Dursun yanıma geldiğinde babam ona silahlardan almasını söyledi hemen bodruma taşıdık ve silahları incelemeye başladık .

Dursun hemen eline aldığı bir MSG-90 keskin nişancı tüfeğini ben ise PSG-1 keskin nişancı tüfeği aldım.
Silah olarak ise ikimizde birer Uzi aldık.

Tam üst kata çıkacakken yakından gelen bir hırıltı sesi ile irkildim. Balkondan aşağı baktığımızda ikimizde şok olduk.

Ve üst kata koşmaya başladık.

Hatalar için kusura bakmayın lütfen.
İyi okumalar.

Görüş ve önerileriniz için
Yorum atmayı unutmayın lütfen

Zombi VirüsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin