Zombi Virüs

1.5) ŞANSSIZLIK

Eve varabilmiştik sonunda ama eve geldiğimizde hepimiz şok olmuştuk.

Fazıl Abinin Gözünden
Bu nasıl iştir amına koyayım. Eve gelmiştik ancak evde 5 tane adam vardı  ve tüm ailemizi katlederek cesetlerini tersatan aşağı atmışlardı.

Herkes deliye döndü. Adamlar daha bizi fark etmemişlerdi sağa sola rastgele ateş ederken 2 adam vurularak ölmüş ve işimizi biraz daha kolaylaştırmıştı.

Ancak Tolga ortalarda yoktu ve nerelerdeydi acaba bu manyak yine ?

Tolga'nın Gözünden
Evin arka tarafındaydım çatışmadan dolayı kimse buraya çıktığımı görmemişti.
Evin arka taraftaki pencereden içeri girebilirdim ancak başkalarının böyle yapabileceğini düşündüğümüzden pencerenin ön kısmına beton duvar örmüştük.

Evin çatısında dolanmaya başladım çatının sonuna gelmiştim hemen aşağıda adamlar vardı.
Onların dikkatini dağıtmak için çatıda ses yaparak koşuyordum. Adamlar benim olduğum yere ateş etmek için döndüklerinde ise biri tam kafasına mermiyi yiyerek yere serildi.

Hızla çatıdan indim ve arka tarafta bulunan, bodruma açılan gizli kapıdan içeri girdim. Bu iş burada bitecekti yanıma bir kaç el bombası aldım ve adamların olduğu yönü görebileceğim bir yere geçerek el bombalarını fırlattım.

Adamlardan biri patlamış diğeri ise yanmaya başlamıştı. Artık ev yine bizimdi ama ailelerimiz yoktu artık.
Yanan adam sağa sola koşarken terastan aşağı atlamıştı. Amına koyduğumun salağı.

Dursun'u arabadan indirmek için gitmiştim. Hâlâ baygındı bacağına tampon yapmıştık ancak yine kanaması vardı. Hızlı olmalı ve biran önce hastaneye yetiştirmeliydik.

Ailemizin cesetlerine bakmak için aşağı indiğimizde Tolga'nın kardeşi Mücahit yoktu.
Acaba kaçabilmiş miydi?

Vurulan adamların üzerinden çıkan cep telefonunda patron BABA adında biri vardı. Acaba bütün yaşanan bu olaylar onun yüzünden miydi?

Mücahit onun mu elindeydi?
Ve kimdi bu baba?

Ailelerimizi teker teker defnettik ve artık burası bizim cephaneliğimiz olacaktı. Çünkü bunca yaşanan olaylardan sonra burada duramazdık. İhtiyacımız kadar silah ve mühimmat alarak yola çıktık.

Mehmet Dayının  Gözünden
Ailelerimizi kaybetmiştik. Bunu yapan piçi bulsam onun amına koyacaktım. Ama bunları  Dursun  kaldıramazdı ki . Baygın olduğu için bir bakıma şanslıydım veya ben öyle zannediyordum. Bu olanları ona açıklamak için bolca zamanım olacaktı enazından.

Yarım saat sonra hastenin önündeydik ancak bizden başkaları da vardı, zombiler.
Onlar daha bizi görememişti bunu kendi leyhimize kullanmalıydık.

Tolga hastane karşısında  bulunan binaya eline aldığı MSG-90 türü keskin nişancı tüfeği ile geçti ve zombileri tek tek indiriyordu.

Dursun'u arabada bıraktık ama baygın olduğundan ve başına birşey gelebileceğinden hepimizin görebileceği bir yere bıraktık ve bir sorun olursa onu ve Tolga'yı alarak buradan uzaklaşacaktık.

Çatışma başlamış ve zombiler üzerimize doğru koşuyordu.
Zombileri tek tek indiriyorduk. Arkamdan bir zombi beni kendine çekmeye başladı. Kalbim çok hızlıydı. Sadece kalbim mi? Hayır tabii. Ben de hızlıydım.

Zombiye ters bir kafa attım ve hızla geri döndüm ardından zombinin kafasına 3 el ateş ettim. Zombinin kafası paramparça olmuş ve olduğu yere yığılmıştı.

Hastaneye girmeyi başardık önümüze gelen tüm ilaçları toplamaya başladık. İlaçları aldık ve arabaya gitmeye başladık. Tam arabaya doğru giderken araç büyük bir sesle patladı. Dursun Dursun'a ne olmuştu. O arabaydı!!

Hatalar için kusura bakmayın lütfen
İyi okumalar.

Görüş ve önerileriniz için
Yorum atmayı unutmayın lütfen