Baba bizleri ellerimizden bağlayarak bize ait olan helikoptere bindirdi. Adamlarından birine bakarak bu cephanelikte işe yarar ne varsa geldiğimiz kamyonete yükleyin ve burayı havaya uçurun. Ha haa ha şu piçler bir daha buraya gelemesinler.
Baba bize bakarak:" ufak tefek çocuklarınız ama yine de gayet iyi savaşıyorsunuz. Neyse lafı gevelemeye gerek yok. Şimdi size bir görev vereceğim eğer bunu başarırsanız özgürsünüz ama başaramazsanız ölürsünüz. Ee ne diyorsunuz buna küçük savaşçılar".
Tolga, Fazıl abi ve kızlara baktığımda onlarda bunu yapmak zorunda olduğumuzu biliyordular ve bana bakarak hepsi "tamam" dedi.
Baba'ya bakarak " peki bu görev nedir? Anlat bakalım."
Baba " biliyorsunuz ki bu aralar sadece zombi virüsü değil bir de normal virüslerde çoğaldı ve kimsenin elinde ilaç yok. Yanii şu Samsun'da bulunan özel hastanelerde vardır herhalde diyerek oraya adamlarımla beraber gittik ancak zombi sayısı çok fazla olduğu için oradan zor kurtulduk"
"Keşke senin bir amına koysaydılar" dedim. Baba bunu duymuş ve suratıma bir tane patlattı ve " eğer sana işim olmasaydı çoktan amına koymuştum seni küçük piç" diyerek sırıtmaya devam ediyordu.
Baba bizi buradan hastaneye götürüyordu. Hastanenin önüne indiğimizde Baba bunu yapamazsanız zaten buradan kurtulamazsınız.
Ama kaçacak olursanız burada iki tane keskin nişancı adamım var onlar sizi indirir. Silahlarınızı tekrar elimize alarak hastane yakınlarındaki binaya çıktık.
Dilara'ya dönerek" bu piç bize güvenerek yarağı tuttu. Şimdi sen şu keskin nişancıların yerini bulmaya çalış"Dilara "onları indirip buradan mı kaçacağız" dedi.
Ama plan bu kadar basit değildi. Dilara'ya dönerek" hayır! İlk olarak Baba'nın verdiği görevi yapacağız. Sonra bu arada sen keskin nişancıların yerini bulacaksın ve onları sessiz bir şekilde Tolga ve ben indireceğiz. En son olarak ise Baba'nın buraya bizi daha doğrusu ilaçları almaya bizim helikopteri gönderecektir. Biz de adamları öldürüp helikopteri alarak buradan uzaklaşacağız."
Plan mükemmeldi ancak en ufak hatada işimiz bitebilirdi. Bu yüzden hataya yer yoktu artık.
Artık hazırdık ve plana başlayabilirdik. Dilara'ya dönerek"onları bulabildin mi?"
"Evet tabii. Onlar daha benim yanımda çaylak sayılır."
İşte buna herkes birden kahkaha attı. Dilara duruşunu hiç bozmadan "klasik. Hıh minarenin tepesindeler".
Hadi o zaman şu hastaneyi bir görelim he ne dersiniz.
Hastanenin önüne geldik ve yavaşça kapıyı açtım içeri ilk dalan Fazıl abi olmuştu. Hemen ardından da ben girdim. İçerisi sanki bayram yeri zombi dolu ama yanımızda bulunan susturucular bize avantaj verecektir herhalde.
Zombileri tek tek indiriyoruk ve zombiler fark etmiyordu bile. Ama bir grup zombi olanları fark etmeye başladı ve diğer zombilere de haber verdiler. Bu zombiler biraz zekileştiler mi ne?
Zombiler bize koşmaya başladı. Herkesin merdivenlere gelmelerini söyledim. Hepimiz üst katın merdivenlerindeydik ama zombileri vursakta aşırı fazlaydılar üst kata kaçtık.
Üst kata ulaştığımızda şaşırtıcı bir şey oldu. Bura bir cephanelikti adeta ne tür patlayıcı ve yaralayıcı alet ararsan vardı.
Ama bura kime aitti ki?
O sırada alt katta patlama ve silah sesleri duyulmaya başlandı. Bunları yapan kimdi?
Aşağı baktığımda tüm zombiler öldürülmüş halde yerde paramparça bir şekilde yapıyorlardı.
Merdivenleri biri hızlı adımlarla çıkıyordu. Herkese dönerek "herkes hazırlıklı olsun" dedikten sonra yerimi aldım.
Merdivenin tam olarak yan tarafında olduğum için yerim fark edilecek bir yer değildi. Biri çıkmıştı kafasında kapşon olduğundan kim olduğunu anlayamamıştım.
Hemen büyük bir hızla boğazına yapıştım ve kenara çektim. Yanında bulunan 4 arkadaşı da silahını bize doğrultmuş silahlarımızı bırakmanızı istiyordu.
Önümde bıçağı dayadığım kişinin suratına baktığımda bu olamazdı olaylar başladı başlaya onu görmemiştim ve onların şehre kaçtıklarını zannediyordum.
Hatalar için kusura bakmayın lütfen
İyi okumalar.Görüş ve önerileriniz için
Yorum atmayı unutmayın lütfen..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombi Virüs
Bilim KurguZombilerin ve acımasız insanların ele geçirdiği bir dünyada hayatta kalma mücadelesi veren bir grup insanın yaşam mücadelesi...