dün bugün yarın işi

103 8 6
                                    

Bilir misin, günün ne hoş olduğunu?
Sessizliğimizin üstünden, yılların geçtiğini?
Gün doğumunda uçuşan kuşların, nereye göç ettiğini?
Bu pencereden bakarken dünyaya; her şey ,basit ve telaşsızdı.
O meltem rüzgarlarının başını okşadığı her canlıyı ,düşünerek ısınıyor içim.
Kıyılarıma özlem dalgaları çarpıp dururken ,
Ağzımdan bir kaç kelime çıkar;
Sen, sen ,sen... diye.
Sonra doldurulmuş sigaramı yakarım.
Boğazımı yakan, ucuz tütünün keyfini çıkarırım.
Aklıma düşen binlerce düşüncenin ve ruhuma kazınan bütün düşüncelerin ,
Bilindik ve göründük en çarpıcı etkisi ,saçlarıma düşen aklar olsa gerek .
Bir defasında, küçük bir çocuğun maskarası bile oldum .
Ona göre; 'Yaşlı adamlar sigara içmemeliymiş.'
Ve ekledi sonunda,' Saçlarıma kar yağmış.'
Oysa, ne güzeldik eskiden...
Genç diri ve de neşeli...
Ne bu dünya meşakati, ne de şu ayrılık şarkıları, dilimize, yüreğimize dolanmıştı.
Daha dün gibi çocukluğum.
Anamın elinden tutup, pazara gidip ,kendime şekerleme aldığım günlerin heyecanı.
Daha dün gibi sevmelerim , sevinçlerim, kederlerim...
Nerden çıkageldi şu bugün işi .
Bir de yarını çıkardılar başımıza.
Fark eder miydi bugün de yarın da dündü .
Sigaram bitti.
Gün başladı.
Karşı komşu, pazar kahvaltısı hazırlığında.
Altı günün sonunda, tek güzel günüydü onun için.
İnsanlar uyanmaya başladı tek tek.
Ve ben , günün başlangıcına uyanık dalan yaşlı ihtiyar,
Kapanışı yaparım geceyi başlatmak için.

Yitik RuhlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin