14

336 33 22
                                    

"Günaydın canım." Yediğim halttan dönmek için çok mu geç? "Beceriksiz inkar çabalarına bugün de devam mı?"

Yaklaşık bir aydır insanüstü bir gayretle bunun için uğraşıyorum ama ne kadar gördüğüm kabusun etkisiyle kendimde olmadığımı iddia etsem de Kyungsoo'nun boş laflara karnı toktu.

"Düğünümüz için şimdiden plan yapmaya başladım. Sence kır düğünü mü olsun yoksa sıkıcı otellerden birinde mi? Sahil fikrine de sıcak bakıyorum aslında." Gözlerini tavana dikip sanki tüm derdi buymuşçasına kara kara düşünmeye başladı. Alay etmiyordu, son derece ciddiyetle, bir aydır durmadan, usanmadan 'geleceğimiz' hakkında konuşup benden fikir istiyordu.

"Gerçi seninle olduktan sonra bunların hepsi önemsiz, küçük detaylar." İçindeki misket topu kadar olan umudu şimdi kocaman bir çığ gibi büyümüş, beni devirmeye and içmişti. Git gide duvarlarımın yıkıldığına şahit olmak içimdeki endişenin can çekişmesine ve onun altında ezilmeme sebep oluyordu.

"Babamla konuştum dün gece, seni öyle gördükten sonra içi hiç rahat değil sürekli kontrol etmek için arayıp duruyor. Ona iyi bak dedi bininci kez, dedim ciğerim sence aksi mümkün olabilir mi?"

Nöbet geçiren birini görürseniz yapacağınız ilk şey ne olurdu? Kyungsoo'nun ki babasını aramak.

O sabah, daha ne olduğunu anlayamadan kapımda Junmyeon hyungu buldum. Saçlarına düşen birkaç ak tel ve göz çevresinde neredeyse belli bile olmayan kırışıklıklar dışında bıraktığım gibiydi. Hala çok yakışıklı, yirmilik delikanlılara kafa tutarcasına dinç görünmesi resmen haksızlıktı.

Önce sıkı sıkı sarılmış sonra evin içinde düşman kabileye saldırır gibi kovalamıştı. Kyungsoo araya girdi de canımı zor kurtardım. 

Israrlarına dayanamayıp akşam yemeği davetini kabul ettiğimde Chanyeol ve Yixing'le de görüşme fırsatım oldu. Bana haber vermeden çağırmışlar ve onlara da sürpriz olduğu yüzlerinin beyazlığından çok net anlaşılıyordu. Şoku uzun süre atlatamayan Yixing arada beni dürtüp gerçek olup olmadığımı kontrol edip durdu tüm gece. Bu sefer bir kişi fazlaydık. Chanyeol sonunda turnayı gözünden vurup üç senelik ciddi ilişkisini resmiyete götürmüş geçtiğimiz yaz. Baekhyun'a olan bakışlarına şahit olduğumda ne kadar doğru bir karar verdiğine emin oldum, fena abayı yakmıştı.

Ah, bir de Seo Yoon var. Bir görseniz o kadar güzel bir genç kız olmuş ki. Normal olarak ilk başta beni tanımadı, hakkım olmasa da biraz kırıldım. Sonrası...Ne siz sorun ne de ben söyleyeyim. Bekar mıyım diye sordu! Hepimiz ilk şoku atlatınca bakışlarımızı Kyungsoo'ya çevirdik. Junmyeon hyung ve Eun Mi olası bir saldırının önüne geçmek için her an ayaklanacakmış gibi tetikte bekliyorlardı.

Sakinliği hepimizi yalancı bir rahatlamaya sürüklemişti ama bu madalyonun görünen yüzüydü. Biraz sonra Seo Yoon'u bir bahaneyle odasına götürmesinden şüphelenip peşinden gittiğimizde zavallıyı yatağında abisi tarafından yastıkla boğulmanın eşiğinden aldık.

Gece boyunca adeta kardeşine nispet yaparak bana yapışık oturdu. Güç bela yenilen akşam yemeği sonrasında tüm itirazlarıma rağmen evime Kyungsoo'yla döndüm.

İşte olduğum bir vakitte sinsice yedek anahtarımı ele geçirmiş ve tüm eşyalarını bana taşımıştı. İki saat süren hararetli tartışmanın sonucunda kazanan ben olmuş ve yatak odamı sınırlarına dahil etmesine izin vermemiştim. Söylene söylene koridorun sonundaki kullanmadığım odaya yerleşti. Ama sorun bakalım orada ne kadar vaktini geçiriyor? Sabahları eskiden olduğu gibi benden önce uyanıp başıma dikiliyor, geceleri odamdan kovmadan çıkmıyordu.

"Ya açsana gözlerini, şurada bir şey anlatıyoruz herhalde!"

"Kyungsoo odamdan çık ve uykunun güzel kollarına atlamam için beni rahat bırak lütfen. Haftasonu bugün, neden uyanmak gibi saçma şeyler yapayım?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 26, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

birtakım çilekli süt meselesi • kaisooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin