(ALEV ÇOĞAŞ)
Kalp atışlarımın sesini kulaklarımda dahi hissediyorum, göğsüm hızla kalkıp iniyor, gözlerim delice etrafı tarıyor ama yine de sonuç olarak merakımı giderecek tek bir şey bulamamak korkumu giderek daha çok arttırıyor.
Kim? Ve böyle bir şey yazmakta ki amacı ne?
Daha önce okulda çoğu kez platonik olarak peşimde dolanan kişi olmuştu hatta telefon numarama kadar bulup mesaj atan olmuştu ama hepsi bir süre sonra pes etmiş ve bırakmıştı fakat nedense bu defa içimi hiç olmadığı kadar derin bir korku sarmıştı.Mesajın üstünde daha fazla kafa yormayıp elimde olan anahtarı evin kapı kilidine yerleştirmek üzere hafifçe eğildim.
Çok olmasa bile biraz gecikmiştim, umarım babam kızmaz diye içimden geçirirken birden kapı hiddet ile açıldı.
Elimde anahtar ile kapıda dikilirken kapıyı açan kişinin kim olduğunu tahmin etmek pek de zor değildi. Babam kırmızıya bürünmüş gözler ile yüzüme bakarken sertçe yutkundum.
Bu gün de ölmezsem yarına Allah büyüktür.
Ben içimden bildiğim tüm duaları okurken babamdan gelecek tepkiyi bekliyordum ve beklediğim an geldi ama hiç ummadığım bir tepki alınca bir an dumur oldum."Kızım nerede kaldın? Ödüm koptu bir şey oldu diye."
Derken bir yandan da kollarını etrafıma mengene gibi dolayarak beni kendine doğru çekti. Ah! Kabul etmeliyim ki bunu hiç beklemiyordum. Babam uzun yıllardır psikolojik sorunları nedeni ile tedavi görüyordu. Ne zaman ne yapacağını asla kestiremiyorum. Beni en çok yoranda bu oluyor. Onun yanındayken olaylar karşısında nasıl tepki vereceğimi bilmiyor, elim ayağıma dolaşıyor ve beynim kör düğüm olmuşcasına işlevini yitiriyordu. Halbuki ne kadar çok isterdim kollarının arasında yaralarımı sarmayı.
Ben düşünce yağmuruna tutulmuş dertler ile sel olurken babam kollarını çekti. Açıklama yapmak için ağzımı açmışken ortamı telefondan gelen bildirim sesi doldurdu.
O an mesajın üzerimde bıraktığı etki ile içimi uçsuz bucaksız bir korku sardı. Korkunun kırıntıları gözlerime de yansımış olmalı ki babam kuşku ile gözlerini üzerime dikmiş aniden değişen halimi inceliyordu.
Soru sormasını istemediğimden yüzüme zoraki bir gülüş kondurup içeriye doğru bir adım attım.
Odama doğru ilerlerken bir yandan da açıklama yapmaya başladım."Ah! Babacım uzun süredir gitmediğimden olsa gerek ev bayağı kirlenmişti bende kendimi temizliğe kaptırdığım için vaktin nasıl geçtiğini anlamadım."
Babam sözlerimden tatmin olmuş olacak ki sesini çıkarmadan salona yöneldi.
Üzerimdeki gerginliği atmak istercesine omuzlarımı silktim, benim de bu hayattaki sınavım ailemdi.Odama girince çantamı rast gele bir yere bıraktıktan sonra yorgun bedenimi yatağa attım. Bu gün yaptığım temizlik yetmiyormuş gibi bir de ormanda yaşanan olay ve mesaj hem bedenen hem de ruhen bir yorgunluk içerisine girmemi sağlamıştı.
Yatakta gözlerimi kapatmış dinlenirken aklıma telefondan gelen bildirim üşüştü. Gözlerimi hızla açıp telefonu elime aldım. Hızla ekranı açtıktan sonra bildirimin kimden geldiğine bakmak adına mesaj bölümüne girdim.
Mesajın kimden geldiğini gördüğümde ise ağlanacak halime gülesim geldi.
Mesaj bir mağazada indirim olduğunu bildirmek için gönderilmişti.
O kadar panik yapmıştım yine o numaradan geldi diye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acıya Düşkün |Yarı Texting|
Teen FictionRenkli boyalar ile kaplanmış yüzünü eğerek burnunu göğüslerimin etrafında gezintiye çıkardı, içine çektiği derin nefeslerin sonunda gri gözlerini gözlerime dikti. Kor ateşler içinde yanından grileri bedenimdeki en ücra noktaları uyarırken gözlerim d...