İYİ OKUMALAR 😘
"Nesini anlamıyorsunuz? Ben onu istiyorum..."
🖤🖤🖤🖤
Gözlerimi onun üzerinde gezdirirken ne saçmaladığını anlamaya çalıştım ama hiç bir sik mantıklı değil. Manavdan elma istermiş gibi babama beni istediğini söylüyor.
Beni korumak için önümde duran Chan babam gözleriyle lee know itine ateş ediyordu resmen. Jeongin de babamın yanına geçip "lan piç sen ne dediğinin farkında mısın? " diye sorunca hiç istifini bozmadan "Gayet farkındayım, abinle evlenmek istiyorum " dediğinde şaşkınlığım kat ve kat arttı.
Chan babam gür sesiyle "Peki jisung istiyor mu? Hayır. Şimdi o sikik çeneni kapat ve evimden siktir ol git " dedikten sonra işaret parmağıyla kapıyı gösterdi.
"Ahhh, Hyung böyle çabuk karar verme sonra pişman olursun " cümlesinin sonuna doğru dudaklarını sarkıtıp ayağa kalkıp babamın önüne geçti "sonuçta seninle iyi bir arkadaşlığımız var daha sonra kapımın önünde diz çöküp yalvarmanı istemem" dedikten sonra hepimizi tek tek süzdü
"Öyle bişey olmıyacak oruspu çocuğu " Jeongin sertçe söyledikten sonra Minho kahkaha atmaya başladı kısa bir süre biz onu şaşkınlıkla izlerken gülmeyi kesip işaret parmağıyla Jeongin'i göstererek "Görücez onu " dedikten sonra babama tekrar dönüp "iyi düşün hyung sana istediğin kadar zaman verebilirim" dedi.
Babam çatık kaşlarıyla ona bakarken o işe pişkin pişkin sırıtıyordu daha fazla susamıyacağımı anladığımda "düşünmeye gerek yok..." diye söze başladığımda tüm gözler bana dönmüştü minhoyla göz teması kurup "...böyle birşeyi asla kabul etmem " dediğimde gülen yüzü birkaç saniyeliğine düşmüştü ama hemen toparlandı.
Bu sefer babamda gülümsemeye başladı "cevabını aldıysan siktir git evimden " bu cevap Seungmin babamdan geldi, o iti kovdu. Minho önce bana daha sonra diğerlerine bakarak "buna pişman olacaksınız" dedikten sonra çıkıp gitmişti.
Onun çıkmasıyla babamın telefonu eline alması bir oldu bir numarayı tuşladıktan sonra hemen konuşmaya başladı "hemen güvendiği en üst dereceye çıkarın, hiç bir aksilik istemiyorum ona göre " telefonu kapatıp koltuğa fırlatınca Jeongin küçümseyerek "Baba niye bu kadar korkuyorsun ki? Bu puşt hiç bir bok yapamaz " dedi.
Babamın yüz ifadesi benide germişti endişelendiği çok fazla belli oluyordu "Bilmiyorum her şeyi yapabilir..." bakışlarımız buluştuğunda "...ama endişelenmeyin sizi korumak için ellimden geleni yapacağım" cümlesini bitirdiğinde önümde durup kollarını bedenime sardı.
Benden ayrıldıktan sonra yüzüne gülümseyerek bakıp "Endişelenme baba ben ki mükkemel ötesi Bang (han ) Jisung hem kendimi hemde sizi korurum " cümlemin sonunda taş gibi pazılarımı gösterip tüm karizmamla babama baktıp küçük bir kıkırtı bırakıp saçımı karıştırırken " sen bu akılla başını belaya koyma yeter bize" dedikten sonra diğerleri de gülmeye başlayınca sitem dolu sesimle "yaa baba sen benim gibi eşsiz bir varlığa nasıl böyle şeyler söylersin?" dedim.
Ama o beni hiç takmadan yanımdan geçip yukarı çıktı ben onun arkasından bakarken Seungmin babam omuzuma elini koyup "Geç oldu hadi bakalım uyumaya" dedikten sonra ki gülümsemesi o kadar huzur doluydu ki içimdeki bütün sıkıntılar bir anda toz olup uçmuştu o da chan babamın arkasından çıkınca kısa bir sürede onun arkasından baktım.
Jeongin yanımdan geçince çok uzaklaşmadan koşup sırtına atladım başta dengesini kaybedsede kendini toparlayıp beni sırtından indirmeye çalıştı inmeyeceğimi anlayınca vazgeçip odama doğru yürüdü.
Merdiveni yarılarken "hyung korkuyor musun?" diye sordu. Bir çok konuda endişelerim vardı ama garip bir şekilde ondan korkmuyordum, bana bişey yapıcağını düşünmüyorum ama aileme yapabilirdi ve bu düşünce endişelerimi dahada körüklüyordu. Merdivenler bitmek üzereydi ama ben düşüncelere dalmıştım "Hayır korkmuyorum" cevabımın net bir şekilde verdim.
Odamın önüne gelince Jeongin in sırtından inip yüzüne baktım herkes gibi o da endişeleniyordu ve bu her hâlinden belli oluyordu onu rahatlatmak için elimi yanaklarına koyup pamuk gibi yumuşak yanaklarını sıkarak "ooww benim küçük bebeğim korkmuş mu? Merak etme abicik seni koruyacak " dedim. Ellerimi itip kendi elleriyle yanaklarını kapatıp "ya hyung ne yapıyorsun yanklarım senin yüzünden sarkıcak " bunları söylerken sarkıttığı dudağı onu daha tatlı yapıyordu. Bu sefer saçını dağıtıp "sen bu kadar tatlıyken sana bulaşmamak imkansız" bu sefer beni itekleyip "ne halin varsa gör ben gidiyorum" diyip odasına girip kapıyı çarparak kapattı bu tatlı hallerine gülümseyerek odama girdim.
Ve o an tüm gerçekler yüzüme duvar gibi çarpmıştı. Bu işaret ise resmen benden kork diye bağırıyordu....
🖤🖤🖤🖤
Beğen + Yorum
Kitap mini fic gibi bişey olucak 10. Bölüm final.
Umarım beğenirsiniz sizi çok öpüyorum 😘