İYİ OKUMALAR 😘
İşte cehenneme ilk adımlarımı atmıştım.
🖤🖤🖤🖤
Ceketimide giydikten sonra tamamen hazırdım. Odadaki boy aynasının önüne geçip eksik bişey var mı diye kontrol ettim ama yoktu mükkemel ötesi yakışıklı jisung yine tüm endamını konuşturmuştu. Beyaz takım elbise başka kime bu kadar yakışır ki?
Birazdan düğünümüz olucak. O mesajı almamın üzerinden 4 gün geçmişti ve ben bu zaman aralığında sadece 1 kez onu görmüştüm o da zaten takım elbiseyi ve yüzüğü getirmişti onun dışında tüm işlemler için ya jeongin'i getiren adamı yani hyunjin'i göndermişti yada mesaj atmıştı.
Ondan biraz korkuyorum ama bu korku bana yapacakları yüzünden değil aileme yapabileceklerinden korkuyorum. Evet yaptıklarından dolayı ona sinirliyim ama ondan nefret de etmiyorum eminim onunda geçerli sebepleri vardır. Ama teklifini kabul ettiğim için hiç pişman değilim zaten herşeyin böyle olması gerekiyormuş gibi hissediyorum.
Ailemse tek bir an bile yanımdan ayrılmamıştı hatta Jeongin geceleri benle uyumak için yalvarmıştı bile, zaten bu aralar biraz değişikti Hyunjin geldiğinde sürekli kendini gösterme derdindeydi hata onları bir kaç kez gizlice konuşurken yakaladım ama jeongin'in onunla konuşurken yüzünde oluşan gülümsemeyi görünce bir şey diyemedim o mutlu olduğu sürece hiç bir şey önemli değil.
Kapının çalınmasıyla düşüncelerimden arınıp gelene baktım chan babam sahte bir gülümsemeyle içeri girip "herkes seni bekliyor seni almaya geldim" diyerek yanıma gelip kolunu işaret etti koluna girip gülümsedim odadan çıkıp nikah salona ilerlerken babam tekrar konuştu "ne olursa olsun bana söyleyebileceğini biliyorsun değil mi? " diye sorduğunda gülümseyerek "merak etme baba birşey olmayacak hem olsa bile benim kaya gibi sert mükkemmel kaslarım beni kurtarır" diyip diğer kolumu kaldırıp kaslarımı ortaya çıkarttım babamın yüzündeki gülümseme samimiyet kazanırken ben de gülümsedim.
Salonun kapısına geldiğimizde kapı açılmıştı yüzümüzdeki gülümsemeleri bozmadan kırmızı halının üzerinden yürümeye başladık. Salonda yaklaşık 100 kişi vardı fazla kalabalık değildi ve bizimkiler dışında herkes bu evliliği aşk evliliği sanıyordu şuan bana mutlulukla bakan felix bile, halının ortalarında minho ona ulaşmamızı bekliyordu.
Onu önünde durduğumuzda babam sahte gülümsemesiyle "ona zarar verirsen seni öldürürüm " dedi minho'da aynı şekilde karşılık verip "merak etme " diyip koluna girmem için uzattı babama gülümseyip minho'nun koluna girip yürümeye devam ettim.
Yeminleri ettik şimdiyse misafirlerimizin iyi dileklerini dinlemekle meşgulduk. Felix changbin'in kolundan çekiştirerek yanımıza getirdi felix hiç beklemeden konuşmaya başladı "öncelikle sizi tebrik ediyor ve mutlukular diliyoruz. İkinci olarak jisung sana çok sinirliyim nasıl biriyle görüştüğünü bizden saklarsın birden ben evleniyorum diyorsun ve bunu eve davetiye geldikten sonra söylüyorsun, hem bizi eniştemizle tanışmayı bırak ondan bize bahsetmiyorsun hemde~" daha saatlerce konuşabilecek kabiliyetteyken changbin hyung eliyle ağzını kapatarak konuşmasına engel oldu "susabilirsen tanışıcağız?" diyi elini çekti felix ona gözünü devirip minho'ya elini uzatıp "merhaba enişte ben felix " dedi minho karşılık verip kibarca "bende minho memnun oldum" dedi. Daha sonra aynı şeyi changbin hyungla da gerçekleştirdi.
Onlarla konuşmamız bittiğinde ilk dans şeysi başladı minho elimden tutarak beni pistin ortasına getirdi ellerimi omuzlarına çıkarıp ellerini belime koydu. Çalan şarkıya küçük hareketlerimizle uyum sağlarken sessizlik tüm hızıyla devam ediyordu. Dans ederken onunla göz göze gelmemek için tüm salonu incelemiştim o işe hiç bıkmadan yüzüme bakıyordu.
"Jisung..." bana seslenmesiyle başımı kaldırıp onunla göz göze geldim "...biliyorum garip bir durumun içerisindeyiz ama senden sadece bana alışmamı istiyorum eminim seni sevdiğim kadar olmasada sende bir gün beni seveceksin " dedi, yüzündeki ifade o kadar çok duygu barındırıyordu ki nasıl bir cevap vereceğimi bulamadım. Daha sonra ise en iyi cevabın samimi bir gülümseme olacağını düşünerek tüm içtenliğimle gülümsedim bunu görünce oda bana küçük bir tebessümle karşılık verdi.
~~
Düğün bitmiş ailemin ağlayışlarıyla oradan ayrılmıştık. Araba durduğunda onunla beraber bende arabadan indim. Evin kapısını açıp önce benim geçmem için yol verdi içeriye etrafı inceleyerek girdim gayet sade ve şık bir evdi "sana evden biraz bahsedeyim, bizim odamız üst katta, genelde evde çalıştığın için bu koridorun sonundaki odayı senin için stüdyoya çevirdim,benim çalışma odamda üst katta, köşedeki küçük oda kedilerime ait bunun dışında mutfakta bu katta " ben dikkatle onu dinlerken bana bakıp "yarın evi güzelce gezersin geç oldu odamıza geçelim " dedi.
İçimde anlamdıramadığım bir sıkıntı olduğunda seslice yutkunup peşinden yatak odasına girdim bu odada aşağısı gibi sade ve şık bir yerdi. Odanın ortasında mal gibi durup titreyen ellerimle ona baktım önümde durup gülümseyerek elini yanağıma koydu "Korkma sen istemediğin sürece öyle bir şey asla yapmam " dedikten sonra alnıma minik bir buse bıraktı.
Belkide cehenneme gelmemişimdir. Cehennem ateşinin arkasında saklanan cennet bahçesine gelmişimdir.
🖤🖤🖤🖤
Beğen + Yorum
Evet yavaş yavaş sona yaklaşıyoruz hayırlısı olsun bakalım.
Sizi öpüyorum, kendinize cici bakın😘💋😘💋