"Kayra oğluna söyle kızımı rahat bıraksın."
"Alaz, Lavinya'yı istediğin kadar çıldırtabilirsin."
Derin nefes alıp göz devirdim. Onca zamanın geçmesine rağmen Kayra'nın hâlâ çocuk kalışına inanamıyordum.
Gazel ve Kayra evlenmişti, hatta çocukları Alaz da vardı.
Bizim de kızımız Lavinya vardı.
Gazel evlendikten kısa bir süre sonra hamile kalmıştı.
Bizden de 1 ay sonra evlenmişlerdi.Ben 5 ay sonra hamile kaldığımdan dolayı Alaz, Lavinya'dan büyüktü.
İkisi de şu an da 5 yaşındaydı. Çok şirin çocuklardı.
Alaz, Kayra gibi sarışındı. Lavinya benim genlerimden almıştı. Kumral renkli saçları, ela gözleri vardı.
"Anne! Alaz'ı dövebilir miyim?"
Şu an pikniğe gelmiştik ve geldiğimizden beri Alaz kızımı rahat bırakmıyordu.
"Alaz, kızımı darlama. Amcan olarak seni kaçırırım ha!"
"Ama Emir amca, o da bana saçların çok çirkin dedi."
Evet, Lavinya çoğu kişinin aksine sarı saç sevmezdi.
"Öyle çünkü baba."
"Lavinya! Vazgeç şu sarı saç kininden."
"Hiçbir şey anlamıyorsunuz anne!"
Daha yaş 5, dil pabuç maşallah.
"Gazel, bunlar kuzen olarak iyi anlaşmalıydı nerede yanlış yaptık?"
"Valla gel sana bir şey diyeceğim."
Beraber Kayra ve Emir'den uzak bir yere geçtik.
"Dün bana Alaz bir şey dedi."
"Ne dedi kız? Taksit taksit anlatmasana!"
"Ben galiba Lavinya'yı seviyorum, dedi."
"Oha! Ama kuzenler.. Shiplemedim de değil ha!"
"Bende öyle söyledim, kuzensiniz siz dedim. Dayım da kuzeniyle evlenmiş ama anne dedi. Bu çocuk manyak."
"Emir duysa kovalar onu."
İkimizde gülerken Alaz ve Lavinya yanımıza geldi.
"Anne bir gelir misin?"
"Anne konuşalım mı?"
Alaz, Gazel'e, Lavinya bana sormuştu.
"Konuşalım tatlım."
Gazel, Alaz ile bir köşeye gitmişti. Bizde başka bir köşeye geçtik.
"Efendim güzel kızım. Bir şey mi oldu?"
"Alaz bana evlenme teklifi etti."
"Ne?"
"Evet, bana çok aşıkmış."
"Ne diyorsun kız sen? Sen ne dedin?"
"Biz kuzeniz dedim anne."
"Aferin zilli. Peki o ne dedi?"
"Dayım da kuzeniyle evlenmişti bir şey olmaz dedi. Bende ama babam sana kızar dedim. Bir şey demeden yanağımı öptü."
"Ne fena he!"
"Anne ben de onu seviyorum. Biz evleneceğiz!"
"Canım benim, aşk güzel bir şey biliyorum. Ama siz daha 5 yaşındasınız ve ayrıca babanın bu durumu hoş karşılayacağını düşünmüyorum. Babanla konuşmayı denemelisin tatlım."
"Anne ne konuştun öyle?"
"Hele zilli, aynı bana çekmişsin. Aferin kız!"
Lavinya gülerek yanımdan ayrılınca Gazel de Alaz ile konuşmayı bitirmişti.
"Tutturmuş biz evleneceğiz diye. Deli ya bu çocuk!"
"Aaa deme kız öyle. Zekiler valla. Kafalar pırıl pırıl."
Emir'in sesi konuşmamızı bölmüştü.
"Ne demek biz evleneceğiz? Bismillah, tövbe tövbe."
Gülerek yanlarına ilerledim.
Lavinya gözleri dolu dolu Emir'le konuşuyordu.
Lavinya'yı kucağıma aldım.
"Ağlama güzel kızım." Emir'e döndüm.
"Emir! Sen nasıl kızımı ağlatırsın?
"Alaz'la evlenecekmiş. Kuzensiniz di-"
"Gazel'in abisini örnek veriyor değil mi?"
"Evet. Ne zaman büyüdü de aşık oldu anlamıyorum ki."
"Bende bende. Ee napalım gelip istesinler."
"Saçmalama Minel."
"Sus vereceğim ben kızımı Alaz'ıma."
Alaz yanıma gelip sevinçle konuştu.
"Çok teşekkür ederim Minel yenge, teyze, anne."
"Kız Alaz ne diyorsun sen?"
"Anne beni indirir misin?"
Lavinya'yı yere indirip Alaz'ı öptüm.
"Hele bir büyüyün. O zaman illa ki seveceğiniz başka kişiler olacak. Buna eminim. Sadece anın tadını çıkarın.."
"Ben Lavinya'dan başkasını sevmem!"
"Ben de Alaz'dan!"
"Göreceğiz miniklerim. Hadi gidin oynayın."
Emir'in yanına oturduğumda beni kolları arasına almıştı.
Saçlarımı öpüp konuştu.
"Ben kızımı kimselere vermem."
"Büyüdüğünde göreceğiz Emir.. Bende vermek istemiyorum. Ama baksana hemen büyüyor."
"Kız, yengee! Döner oluyormuşuz."
Kayra'nın lafına gülerken Gazel onu düzeltti.
"Dünür bitanem."
"Ha işte ondan. Vay be!"
"Ben kızımı vermem Kayra."
"Emir hep aynı boksun kes sesini. Artık Lavinya benim gelinim."
"Döverim ha seni. O benim kızım."
Onlar böyle tartışırken biz de sofrayı kurduk. Hep beraber oturup bir şeyler yerken Alaz konuştu.
"Biz aynı okula gitmek istiyoruz."
"Aynı binada oturuyoruz Alaz'cığım. Yani zaten aynı okula gideceksiniz."
Sevinip Lavinya'ya sarıldı. Emir kıskanmış olacak ki Alaz'a kızmaya başladı.
"Çek ellerini kızımın üzerinden. Bundan sonra tüm şekerlerini yerim yoksa!"
Alaz hiç korkmamıştı aksine söylediği şeyle Emir'in güvenini kazanmıştı.
"Alabilirsin amca, ben Lavinya varken şekerleri ne yapayım? Lavinya en güzel şeker zaten."
Lavinya utançtan kızarmıştı. Ama bu halleri çok tatlıydı.
"Kayra'nın oğlundan nasıl böyle hoş sözler çıkıyor anlamış değilim."
"O da bir yere kadar odun Minel. Ne de olsa benim eşim."
"Benim de babam anne."
Sofrada konudan konuya atlanılmıştı. Ara sıra Emir ve Alaz arasında tatlı tartışmalar oluyordu.
Gelecekte bu yaptıklarına çok güleceklerdi.
Evet! Tam bir sırıtma bölümü oldu.
Ama o kadar tatlılar ki..
Onların üzerine ikinci kitap yayımlayasım bile geldi, o derece.
Of of çok tatlılar.
İyi geceler dilerimm💕💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
minel vera|texting
Kısa Hikayetexting, tamamlandı. Mirza: Seni çok seviyorum Minel. Mirza: O şerefsizin sevmediği kadar çok seviyorum. Mirza: O piçin yaraladığı her yeri ben iyileştireceğim.. Mirza: Söz veriyorum sana güzelim. --- ithaf; yarası kapanmayanlara.