İyi okumalar. Lütfen sakin olun.
Beklediğim gibi çok duygusaldım.
Yani, kapanış gecesi üzücüydü. Üçüncü sınıflara yaptığımız hediyeler çok güzel olmuştu ve ödüller dağıtıldıktan sonra hediyelerini vermeye karar verdik. Kendi hediyemi vermek için sabırsızlanıyordum çünkü beklediğimden daha iyi olmuşlardı. Önce vokaller kendi hediyelerini verecekti ama teknik olarak onlardan önce pizza yiyecektik. Bence adil bir anlaşmaydı.
Vokal ödülleri çok sevimliydi: Hepsinde kovboy şapkası vardı. Midoriya'nın ödülü En Sevimli ödülüydü ki bunu sınuna kadar hak ediyordu. Toga da bir ödül aldı ama ne olduğunu hatırlayamadığıma göre özel bir şey olamaz. Tetsu En İyi Dansçı ödülünü aldı ve buna baya sevinmiş gibiydi. Teknik ödüllerine geçmeden önce ben de herkesle beraber alkışladım.
Maeda ve Ishida'yla beraber sahneye çıktım. Ishida 'Beraber Zaman Geçirmesi En Zevkli' ve 'En Güzel Gülümsemeye Sahip' gibi ödüller aldı. Benim ödüllerim biraz daha yaratıcıydı, ben 'Hiç Durmadan Konuşan', 'Tek Başına Bütün Şarkıları Söyleyebilecek Olan', 'En Şakacı' ve 'Yapma Dendiği Halde İğrenç Görünen Yiyecekleri Yiyen' ödüllerini dağıttım. Ishida, Maeda'ya sürpriz bir hediye de verdi ve sıra ışıkçılara ve sahne amirlerine geldi.
Benimki sonuncuydu. Ne beklemem gerektiğini bilmiyordum ama Ishida 'En Tatlı ve Düzenli' ödülünü aldıktan sonra sıra bana geldi. Maeda bana gülümsedi ve gözlerinin yaşardığına eminim. "Ve son olarak," konuştu, "'Eyerlerin Varisi' ödülü Kirishima'ya gidiyor!"
Ödülün adına kahkaha attım ama sonra geçen sene o sahne amiriyken bana yine bu tarz bir ödül verdiğini hatırladım. Çok sevindim ve ödülümü aldıktan sonra ona sarıldım. Maeda sessizce hıçkırdı ve bana sıkıca sarıldı. Omzundan geriye baktım ve uzanıp Ishida'yı bize çektim ve üçümüz sarıldık. Herkes tezerruat ediyordu. Harika hissediyordum.
Ödüllerden sonra üçüncü sınıflara hediyelerini verdik ve bu sefer gerçekten ağlamaya başladılar. Onları ağlarken görünce neredeyse ben de ağlayacaktım ama kendimi tutmayı başardım ve hediyeleri verdikten sonra Midoriya'yı buldum ve onu partiye götürmeyi teklif ettim. Mutlulukla kabul etti.
Parti Tetsu'nun evindeydi ve biraz tuhaf hissettirdi. Varınca arabayı park ettim ve ehliyetimin fotoğrafını çekip yastığımı, battaniyemi ve pijamalarımı aldım. Midoriya da eşyalarını aldı ve eve gittik. Tetsu'nun ebeveynleri çok nazikti ve o akşam ceza almamak için plakamı bir kenara yazdım. Sonra Midoriya ve ben bodrum katına inip, herkesten önce uyuyabileceğimiz bir yere yerleştik.
Kalan herkes çabucak geldi. Bodrum çabucak doldu, daire olduk ve Maeda hemen Doğruluk mu Cesaret mi oynamamızı önerdi. Bu bir gelenekti ve sonu hep birilerinin saçma şeyler yapmasıyla bitiyor. Herkes oynamak isteyince yerleştik. Bu Midoriya'nın ilk oynayışıydı.
İlk kişi hep doğruluk seçer. Kimse ilk önce cesaret demez çünkü iyi bir fikir bulmak zor olur. Doğruluk soruları salakçaydı ve bunu bozup cesaret diyen ilk kişi Tetsu oldu. Ona ne yapacağını söyleyecek olan çocuk pisliğin tek çıktı ve biriyle birbirlerine ağızdan ağıza su vermesini söyledi. Çok iğrençti ama Tetsu adam gibi adam olduğu için yine de yaptı.
Cesaretler böyle başladı ve gittikçe kötüleşti. Birisi başka birine Tinder'a girip bulabildiği en yamuk kişiye merhaba yazmasını söyledi. Başka biri, birinin göğsünden pepperoni yedi. Her zamanki gibi biri birinin parmağını emdi. Daha masum kişiler birine tokat attırmak veya hoşlandığı kişinin yanağını öptürmekle yetindi.
Doğruluklar da bir süre sonra cozuttu. Büyük çoğunluğu kişinin seks hayatıyla ilgili olsa da farklı olanlar da vardı. 'Birine söylediğin en büyük yalan ne?' 'En çok kime sinir oluyorsun?' Ve 'Yaşadığın en tuhaf seks deneyimini anlat' benim favorilerim. Midoriya genelde hep doğruluk dedi ve cesaretini toplayıp da bir kere cesaret dediğinde en çekici bulduğu kişinin kucağına oturmak zorunda kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kirishima Against the Perks of Closet Living
FanfictionBu hikaye tamamen RedHeadFireBread'e aittir, ben sadece Türkçe çevirisini yapıyorum. Kapak tasarımı bana aittir. İyi okumalar. Kirishima'nın hayatı baya normaldi: Okula gidiyor, onu seven bir ailesi ve harika arkadaşları vardı. UA Lisesi'ne giden s...