Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bavulumu toplayabileceğimi sandım ve sadece uzaklaşacağımı,
Seni, istemeden çıkardığım tüm bokluklarla bıraktım.
Benim hatam.
Seni özlüyorum,seni özlüyorum.
-Daya/new
Chae'den
Jungkook'la aynı sınıfa düşmemiz hatta sıra arkadaşı olmamız bana konuşma fırsatı yaratır diye düşünmüştüm. Bu yüzden önceden hep yaptığımız o resmi çizdim. Göreceğinden emindim. Kafamı hocaya çevirdim. Oraya bakmadığı düşünürse belki defterime bakardı değil mi? Göz ucuyla ona bakıyordum ve işte. Ne çizdiğimi görmüştü. Sonra zil çaldı. Ben konuşuruz diye düşünürken o sınıftan hızlıca gitmişti. Kızlar diğerleriyle sohbet ediyordu. Bende Jungkook'u aramaya gidecektim. Kızlara işim olduğunu söyledim ve sınıftan çıktım. Önce kantine gittim belki acıkmıştır diye. Ama yoktu. Bahçeye çıktım orada da yoktu. Sanırım nerede olduğunu biliyordum. Bu yüzden hızla merdivenlere yöneldim. Çatıya çıkmış olabilirdi. Önceden ben moralim bozulduğunda hep öyle yapardım. Belki orayı hala kullanıyordur diye düşündüm. Çatı katına ulaştığımda hemen çatı kapısını açtım. Karşımdaydı. Oraya oturmuş gökyüzüne bakıyordu. Sessizce yaklaşıp yanına oturdum. Bana ne kadar sinirli olduğu belliydi. Ama gerçekleri bilirse bu durum değişirdi. Beni yeni fark etmiş olacak ki yüzünde şaşkın bir ifade vardı. Hemen ayaklandı gitmek için.
C: Jungkook daha ne kadar kaçacaksın?
J: Kaçmıyorum.
C: Yalan söylemeye mi başladın?
J: Ne konuşacağız?
C: Mesela gerçekleri. Seni aldatmadığım gerçeği gibi.
J: Güldürme beni Rosé.
C: Adım Chaeyoung.
J: Sıkıldım. Sevgilim beni bekler.
Ve çıkıp gitti. Benden bu kadar mı nefret ediyordu? Dinlemeyecek kadar mı? Ama ben bu işin peşini bırakmayacaktım. Nereye kaçarsa oraya giderdim. Ben yapmadığım bir şeyi asla kabullenmezdim. Teneffüsün kalanını burada geçirmeye karar verdim. Anılarım aklıma geliyordu. Buraya önceden çok fazla gelirdim. Okulun çatısı olmasına rağmen mükemmel bir manzaraya sahipti. Dış dünyayı bırakıp hayal dünyasına geçmenizi sağlayacak kadar güzel bir manzara. Burada az göz yaşı dökmemiştim. Jungkook beni affeder miydi bilmiyordum ama ben ihtimaller için dönmemiştim. İstediğimi alacaktım. Zilin çalmasıyla beraber içeri geçtim. Sınıfa girdiğim de kızlar bana noldu? bakışı atıyorlardı. Onlara teneffüste diye fısıldadım ve sıraya geçtim. Ardımdan da Jungkook girdi sınıfa. Yanıma oturduğunda tam bir şey diyecektim ki hoca geldi. Hızla derse başladı. Tabi benim konuşma işim de yatmış oldu. Ders çok hızlı geçmişti. Adam akıllı dinleyememiştim de. Kızlarla bahçeye çıktık. Boş bir bank bulunca ona oturduk. Kızlar merakla bana döndü. Bende anlatmaya başladım.
C: Hani geçen teneffüs size işim olduğunu söyledim ya. Derste Jungkookla konuşmak istemiştim ama o konuşmadan çıktı sınıftan. Bende peşinden gittim işte. Biz önceden çatıya çıkardık onunla. Bende yine oradadır diye çatıya çıktım. Oradaydı da zaten. Neyse işte ona gerçekleri konuşalım falan dedim ama beni dinlemedi . En son sıkıldım. Sevgilimin yanına gidiyorum deyip gitti.
L: Kanka senden sonra sevgili mi yapmış demek bu?
C: Offf ben nasıl konuşucam diye düşünürken orayı atlamışım.
Je: Yeri ile mi çıkıyordur acaba?
Ji: Olabilir. Chae Tae'ye sorsan söyler mi kim olduğunu?
C: Söyler herhalde ben bir yoklayayım.
L: Ben acıktım. Biz kantine gidelim sen de sor gel.
C: Tamam.
Kızlar gitti. Bende etrafa bakındım nerede olduklarını görmek için. Ve işte oradaydılar. Önceden de orada otururlardı. Oraya doğru yürümeye başladım. Hepsi ayrı bir kafadalardı. Hoseok,Rm,Jimin şakalaşıyordu. Jungkook ve jin telefonla bir şeyler yapıyordu. Tae ve Yoongi de sohbet ediyordu. Bankın önünde durdum.
C: Tae biraz gelebilir misin?
T: Burada söyle Rosé noldu?
C: Birincisi Chae de. İkincisi ise burada olmaz önemli. Hadi kalk
Ve banktan uzaklaştık. Tae meraktan çatlayacak gibi bir yüz ifadesinde olduğu için konuşmaya başladım.
C: Şimdi sana bir şey sorucam ama aramızda kalıcak olur mu?
T: Tamam sor.
C: Jungkook'un sevgilisi kim?
T: ııııı şey.
C: Hmm?
T: Yeri.
C: Sürtük
T: Chae sakin ol lütfen. Hem sen hala Jungkook'u mu seviyorsun da.
C: hayır
T: Bari bana yalan söyleme.
C: Offf belki unutamamış olabilirim.
Tae kahkahayı patlatmıştı.
C: Bak sakın kimseye söyleme tamam mı? Noluuuuur.
T: Tamam tamam merak etme.
C: teşekkür ederimm
Ve sırtına atladım. Tae inmem için bağırıyordu. Daha fazla kızdırmamak için sırtından indim. Yanağına bir öpücük kondurup kızlarına yanına gitmek için kantine indim.
