old but unchanged

138 12 2
                                    

Bir sonun başlangıcı gibi gözükse bile 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir sonun başlangıcı gibi gözükse bile 

Seni çağıracağım

Neden sana baktığımda gözüm yaşlarla doluyor

Çok renkli, bir gün üzgün hissedersem 

Gözlerin bana aşık olduğumu söyleyecek

-Your eyes tell /BTS

Jennie'den

Rosé'nin yanıkları hariç sağlık sorunu olmaması aşırı içimi rahatlatmıştı. Bir ara sevinçten ağlasam da bunu yanıma gelen Yoongi'den başka kimse görmemişti. Şuan Rosé ve Jungkook balkondaydı. Aralarını düzelteceklerinden adım gibi emindim. Jungkook'u pek tanımasam da Rosé'nin onu ne kadar sevdiğine bakılırsa aşkları oldukça büyüktü. O an aşk deyince aklıma gelen ilk isim Yoongi oldu. Rosé için fazlaca endişelendiğim bu süreçte bana fazlasıyla destek olmuştu. Her ağladığımda kızlardan sonra yaslandığım omuz onunki olmuştu. Fakat emin olamıyordum bunlar sadece bana acıyıp yardım etmek istediği için miydi yoksa benden hoşlandığı için mi? Sanırım bunları düşünmek için erken. Zamana bırakmak ve tüm ilgimi Rosé'nin iyileşme sürecine adamak en doğrusu olacak. O beni kötü günlerimde asla yalnız bırakmadı bu yüzden bende onu bırakmayacağım. Ben bunları düşünürken salonun içine el ele tutuşan Jungkook ve Rosé çifti girdiğinde hepimiz sevinçle onlara döndük. Rosé'nin mutluluktan gözleri ışıldıyordu ve bu beni daha da sevindiriyordu. Rosé Jungkook'un elini bıraktı ve gelip bize sarıldı. Biz onu barıştıkları için tebrik ederken diğerleri de aynı şeyi Jungkook'a yapıyordu. Tebrik faslı bittikte sonra salona yayıldık. Hepimizde bir boşluk oluştu o an. İçimi huzur kaplıyordu. Rosé yanımda ve güvenliydi, çok güzel insanlarla tanışmıştık, beraber ve mutluyduk. Şuan an zaman dursa hiç sıkıntı etmezdim sanırım. Taehyung ve Lisa şakalaşarak bir çok kişiyi güldürüyor. Jisoo mutfakta yiyecek bir şeyler hazırlarken arada muhabbete katılıyor, Jungkook, Rosé'yi bir daha üzmemesi için yanımda oturan Yoongi'nin tehditlerine mağruz kalıyordu. Yoongi'nin sıfır şakayla açık açık tehdit etmesi durumu daha da komik bir hale sokuyor ve beni güldürüyordu. Bu akşamın hiç bozulmamasını isterdim ama öyle olmadı. Maalesef...

flashback

Rosé'nin gidişinin üstünden bir hafta sonrası Jungkook'dan

Koskoca bir hafta olmuştu ondan haber almayalı. Ona ne kadar kızgın olsam da merak etmeden duramıyordum. Yoongi'yi arıyordum fakat o telefonlara çıkmıyor ya ailesinden biri açıyor yada açan olmuyordu. Çocuklar yanımda olmaya çalışıyordu ama pek yararı yoktu. Onu hala çok seviyordum. Bir tarafım onu dinlemediğim için pişmanlık duysa da diğer tarafım dinlesem de ona inanmayacağımı biliyordu. Yalanı kaldıramayan ve kolay kolay güvenemeyen bir insandım. Bunu en iyi Rosé bilirdi. Fakat buna rağmen aldatmıştı beni. Öğrendiğim insan onun en yakın arkadaşıydı. Bu daha da inanmamı sağlıyordu. Yoksa insanın en yakın arkadaşı neden böyle bir yalan söylerdi ki? Yeri hala etrafımda duruyor bana destek oluyordu. Her şeyime koşuyordu. Ama onun yerini doldurmuyordu. Kimse kolay kolay dolduramazdı. Şuan okulda olmam gerekirken yatağıma yatmış tavanımı seyrediyordum. Neden yapmıştı bunu bana? Çok mutluyduk beraber oysa. Ama anlaşılan o ki mutlu olan benmişim o değil. İhanet yalandan bile daha çok nefret ettiğim bir şeydi. Yalanın en kötüsü, en can acıtanıydı. Telefonumun melodisi odayı doldurduğunda doğruldum ve komidinin üzerinde duran telefonuma uzandım. Arayan Yeri'ydi açmak istemesem de benim için endişelendiğini biliyordum bu yüzden telefonu cevapladım. 

Jungkook: Efendim Yeri

Yeri: Jungkook okulda bulamadım seni neredesin?

Jungkook: Pek iyi hissetmiyorum eve geldim.

Yeri: Yanına gelmemi ister misin?

Jungkook: Hayır gerek yok. Uyuyacağım zaten.

Yeri: Peki sen bilirsin. Ama o kız için kendini daha fazla üzme.

Jungkook: Yeri yine başlamayalım istersen!

Yeri: Ben anlamıyorum ya kız seni aldatmışken nasıl bana hala onu savunabilirsin!

Jungkook: O kız dediğin senin en yakın arkadaşın Yeri neden onunla konuşmuyorsun? Aldatılan benim sen değilsin.

Yeri: Boşversene Jungkook bir gün onun gerçek yüzünü göreceksin!

Ve telefonu kapattı. Bu ne demek oluyordu şimdi? Bir insan neden arkadaşı sevgilisini aldattığı için arkadaşıyla küserdi ki? Tamam ona yanlış olduğu için kızabilirdi ve azarlayabilirdi ama küsmek fazlaydı. Rosé'nin etrafında Yoongi'den başka kimse kalmamıştı. Beni aldattığı dedikodusu hızlıca okula yayılmış zaten çok olmadan da ondan haber alamamaya başlamıştım. Lanet olsun ki bu durumda hala onu düşünüyordum çünkü o yalnız kalmaktan nefret ederdi. İnsanları pek umursamıyormuş gibi dursa da derinlerde söyledikleri sözleri umursar ve üzülürdü. Ve ben hala onun üzülmesini istemeyen bir aptaldım. Yoongi ile de aramız açılmış gibiydi. Çocuklar da doğal olarak beni savununca aramız eskisi gibi değildi. Ama ona da hak veriyordum. Yoongi ve Rosé kuzen olsa da her zaman abi kardeş gibi olmuştu. Çok yakınlardı ve birbirlerine çok değer verirlerdi. Biraz sonra telefonuma bir bildirim geldi. Alıp baktığımda Tae'den olduğunu gördüm. Taehyung da en az benim kadar Rosé için endişeleniyordu biliyordum. Rosé, Yoongi ve benden sonra en çok Tae ile iyi anlaşırdı. Beraber gezer, eğlenirlerdi. Mesajı açıp okuduğumda şoka uğradım. Taehyung, Yoongi'den Rosé'nin  Avusturalya'ya gittiğini  öğrenmişti. O an şoka uğradım ve o gün ki sözlerini hatırladım. Rosé eğer ona inanmazsam gideceğini söylemişti bense bunu hiç umursamadan ona inanmadığımı söylemiştim. Hala da inanmıyordum ama gerçekten gideceğini hiç düşünmemiştim. 


Selam canlarım,

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bu kadar beklettiğim için kusura bakmayın. Yazılı haftam vardı ve online olamıyordum. Şimdi yine haftaya sınav olacağımı öğrendim ve yine bir süre pek online olamayacağım. Bu yüzden hemen bölümü yazdım. Biraz aceleyle oldu ama umarım beğenirsiniz.

Bu süreçte bana destek olup, yorum ve oylarınızı eksik etmezseniz çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler.

Sevgiler Hunny

she's back.rosekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin