(6) -Senin yüzünden-

647 44 129
                                    

"Asel !" diye arkamdan bağırarak gelen Oğuz'u umursamadan zaten hızlı olan adımlarımı biraz daha hızlandırdım.

"Kızım bi dursana !"

Hay lanet !

Nerden görmüştü bu beni ya.

"Ne var Oğuz ?" diye yüksek sesle bağırdım be dayanamayıp ona doğru döndüm.

"Aaa ! 'Ne var' ı var güzelim. Sadece seni özledim."

"Bence daha çok uzay ve Bulut'un dayağınız özlemişsin gibi ?" dedim ve keyifle onun bozulan surat ifadesini izledim.

"Bana bak Asel ! Kaşınıyosun !"

"Hadi yaa. Kaşısana !" dememle kolumdan tutup sertçe duvara itip dibime kadar girdi.

Ciddiyim. Resmen burun burunaydık !

"S..sen ne yaptığını sanıyosun ?"

"Kaşıyoru-"

"Neler oluyo orda !" diye uzaktan gelen Berkay'ın sesi ile ne zaman tuttuğumu bilmediğim nefesimi büyük bir rahtlamayla dışarı verdim.

"Sanane lan ?"

"Rahat bırak kızı Oğuz !"

"Sanane oğlum. Sanane ?"

"Öyle mi ?" dedi ve daha ben ne olduğunu anlamadan üzerimdeki ağırlık gitti.

Oğuz yerdeydi ve Berkay'da onun üzerinde onu yumrukluyordu. Kısa sürede Oğuz'un hamam böcağine benzeyen suratını dağıtmışte ve böyle giderse benim yüzümden başı belaya girecekti.

...

"Rakip takımın oyuncusunu dövmek ne demek ? Topla spor odasındaki eşyalarını. Atıldın takımdan."

"Ama hocam hepsi benim yü-" deyip gerçekleri söyleyecegim zaman Berkay sertçe "Peki koç." diyerek beni susturmuştu.

"Şimdi kaybol. Gözüm görmesin seni !''

Sessizce ikimizde odadan çıktık.

Kapıdan çıkar çıkmaz konuşmay başlamıştım tabi.

"Neden gerçekleri söylemedin. Beni-"

"Sanane Asel ?! Şuan hiçbir şeyin sırası değil. Git ve rahat bırak beni."

"Ama benim yü-"

"Evet senin yüzünden atıldım takımdan. O yüzden bari şimdi dediğimi yap ve rahat bırak beni !"

"Peki"

Başka bişey demeye gerek duymadan hızlıca kenarda duran bankın üstünden çantamı alıp çıkışa dogru yürüdüm.

Haklıydı. Ne diyebilirdim ki ?

Evet buna diyecek bişeyim yoktu ama yapacak çok şeyim vardı.

...

"Bunu cidden yapacakmısın ? Hayır ! Kesinlikle izin vermiyorum Asel."

"Yaa yakışıklım ama çocuk benim yüzümden takımdan atıldı."

"Peki ya sen bu olay yüzünden okuldan atılırsan ? Dahası ya Hakan amca okuluna devam etmen için seni şehir dışına gönderirse ?"

"Ne olursa olsun Uzay. Bunu Berkay'a borçluyum."

"Ya kızım anlamıyorum ! Bu çocuğu niye bu kadar umursuyosun ki sen ?" diye hiddetle bağırdı.

"Okula başlayalı 3 gün oldu ama o çocuğun bana yardımı daha fazla. Ve şuan benim yüzümden oldu bunlar. Üstelik bir daha sakın bana bağırma Uzay ! Gidiyorum ben. Görüşürüz." Deyip oturduğum ayataktan -Uzay'ın yatağı- kalkıp ceketimi ve çantamı alıp çıkışa doğru yürürken o da oturduğu çalışma masasına ait olan dönen sandalyeden kalkıp hızla yanıma gelip kolumdan tuttu ve kendisine dönememi sağladı.

<BELA>Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin