●FLASHBACK●
"Bebeğim biraz daha elimi sıkarsan elim yerinden kopacak" Jin yanında bileğine dövme yapılan sevgilisi Iseul'un elini tutmuş sürekli söylenip duruyordu "A-aaah! Kapa çeneni Jin bunu isteyen sendin! Çok acıyor!" Jin gülerek yanında abartılı bir şekilde sızlanıp duran sevgilisinin başına bir öpücük kondurdu. Son harfi yazıp bitiren dövmeci "bitti" dediğinde Iseul derin bir nefes alarak Jin'in elini bırakmıştı. Jin bileğini Iseul'un bileğinin yanına tutarak "çok güzel oldular" demişti. Jin'in bileğinde Iseul'un adı italik yazı ile yazılıydı aynı şekilde Iseul'un bileğinde de Jin'in adı yazılıydı. "Birbirimize ait olduğumuz sürece bu dövmeleri sildirmeyelim güzelim" Iseul gülümsedi "bu sonsuza kadar adın bileğimde yazıyor olacak anlamına geliyor" diyip gülmüştü. Onlar birbirlerine bakıp gülmeyi seviyorlardı en çok...
●Flashback End●Iseul bileğindeki Jin ile eskiden yaptırdığı dövmeye buruk bir gülümseme ile baktı. Fakat bu gülümsemesi yüzünde çok fazla durmadan yüzü miğdesinden gelen şiddetli ağrı yüzünden acıyla kasıldı. Sabah Jin'in kapıya bıraktığı pakettekilerin hepsini bir oturuşta bitirmişti. Ve şimdi de oturduğu koltukta saatlerce acıyla tepinip ara sıra kusmak için banyoya koşuyordu. Dizlerini karnına çekip avuçlarını daha çok karnına bastırarak mırıltı gibi çıkan sesiyle "aptal kafam neden hepsini bir anda bitirdim ki?" Diyerek sızlandı saatlerdir yaptığı gibi. O sırada masanın üzerinde duran telefonu mesaj bildirimi ile titreyince bir elini karnından çekip güç bela telefonu eline aldı.
Seokjin : Hey bilinmeyen haklıydım yaparken birkaç şey hatırlar gibi oldum
Seokjin : Sevinmelisin...hatırlamak konusunda yol kat ediyorum :)
Iseul mesajları okuduğunda gülümsedi cevap yazmak istesede malesef karnındaki ağrı yine şiddetlenerek ona izin vermemiş ellerinin arasındaki telefonunu sıkıp gözlerini yumarak derin nefesler alıp ağrının kısa da olsa hafiflemesini beklemişti. Telefonun titremesi ile yumduğu gözlerini sıkıntıyla açıp parlayan ekrandaki yeni gelen mesajı okudu
Seokjin : Hadi ama görüldü atma!
Sıkıntılı nefeslerinin arasında zar zor da olsa parmaklarını klavyede oynatarak ona cevap yazdı Iseul
Bilinmeyen Numara : Jinnie Karnım çok ağrıyor üzgünüm o yüzden yazamadım
Seokjin : Aww dikkat et kendine neden ağrıyor karnın?
Bilinmeyen Numara : Sabah bıraktığın paket vardı ya hani şu içi istediğim sütlerle ve bolca keklerle dolu olan
Seokjin : Evet?
Bilinmeyen Numara : Ben onların hepsini bir oturuşta yedim/içtim
Seokjin : Ne? Şaka de lütfen
Bilinmeyen Numara : Şaka değil!
Seokjin : Eh be kızım! Tabiki karnın ağrır
Seokjin : Şimdi biraz daha iyi misin?
Bilinmeyen Numara : Saatlerdir böyleyim yani hiç iyi değilim geçemiyor Jin-ah :'((
Seokjin : Tamam oraya geliyorum evin zaten yakın benim evime
Bilinmeyen Numara : Tamam
Bilinmeyen Numara : Ne!? Dur bir saniye
Bilinmeyen Numara : Hayır! Hayır! Sakın gelme! Sana kapıyı asla açmam Jin!
Seokjin : Umrumda değil evine nerdeyse geldim bile
Seokjin : Sadece yanında olduğumu hissetmek istiyorum
Seokjin : Kapıyı açıp açmamak sana kalmış
Bilinmeyen Numara : Offf Seokjin cidden offf!
Seokjin kapıya vardığında kapıyı çalmak ile çalmamak arasında tereddüt etsede en sonunda kapıyı çalmıştı. 2 saniye sonra mesaj gelmişti
Bilinmeyen Numara : Sana kapıyı açmayacağımı söyledim Jin git burdan
Iseul onu camdan gizlice izlerken biliyordu ki Jin'nin gitmeye hiç niyeti yoktu. Aradan birkaç saat geçtiğinde Seokhin hastalığınında verdiği yorgunlukla sırtını evin kapısının yanındaki duvara yaslayarak yavaşça gözlerini kapattı. Iseul ise onun iyice uyuduğuna kanaat getirince maskesini, gözlüğünü, eldivenlerini ve bol, uzun montunu giyip kapının önüne çıktı. Uyuyan Jin'i kısa bir süre izleyip açıktaki bileğini kontrol etti. Dövmesinin hala durduğunu fark edince istemsizce gülümsedi ve "beni hala...seviyor" diye mırıldandı kendi kendine heyecanla. Sonra dövmenin altında gördüğü morlukla kaşları çatıldı. Her iki koluda morluklar ve yaralarla doluydu. Daha dikkatli bakınca ensesinde ve boynunda da aynı morluklardan olduğunu gördü ve ense dibindeki Saçları seyrekleşmişti.
Iseul yaralarını tek tek öpmek ve iyileştirmek istedi ona her ne kadar kızgın ve kırgın olsada ona aşıktı. O an kendini tutamadı ve 2 yıldır özlemini duyduğu sevgilisinin pembe dudakları bu kadar yakınındayken herşeyi 5 saniyeliğine unutup silerek kendi dudaklarını onunkiyle birleştirdi. Bu kısa geçen zamanın ardından Seokjin'in kıpırdanması ile hemen kendini toparlayıp heyecanla eve girmiş kapıyı kapatmış ve sırtını kapıya yaslayıp deli gibi atan kalbiyle yere çökerek saatlerce aptal aptal sırıtmıştı. Aşk zaten en güzel aptallık değil miydi?
Oy ve yorum atmayı unutmayın aşkolarss💜💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stawberry Milk//Kim Seokjin♡
FanfictionBilinmeyen Numara : Hey! Kim Seokjin bana 50 çilekli süt borcun vardı unutmadım! Bu kurguya kapak yapan canım adaşım @petaeunia ya çok çok teşekkür ederim💜