Stark Kulesi.Loki'nin dünyada olduğu haberi bütün Avengers üyelerini harekete geçirmiş. S.H.I.E.L.D. bile işin içine girmişti. Tekrar Loki'nin binlerce insanın ölümüne sebep olması olasılığı herkesi diken üstünde tutuyordu.
"S.H.I.E.L.D. bu işten uzak durmalı." Tony, Avengers üyelerinin hepsini süzdükten sonra devam etti. "Avengers, S.H.I.E.L.D. için çalışmıyor. Hala Hydra'nın tamamen yer yüzünden silinmediğini hepimiz çok iyi biliyoruz."
"Bizde her şeyin farkındayız Bay Stark. Pentagon bunu bilmiyor. Loki'yi yakalamakta bir başımızayız. Alabileceğiniz tüm yardıma ihtiyacınız var." Direktör güler yüzle Tony Stark'ı izledi.
"Direktör Coulson, gerçekten ölmediğinize çok sevindik. S.H.I.E.L.D.'da her hangi bir sızıntı olabileceği ihtimalini göz ardı edemeyiz." Natasha Romanoff, kollarını göğsünde birleştirdi. Clint ise kızıl saçlı kadının yanında gerginliği umursamadan oku ve yayı ile ilgileniyordu.
"Bahsettiğimiz kişi Loki, buradaki herkesin kılığına girebilir. Bu yüzden önce herkes yalan dedektöründen geçmek zorunda." dedi sarışın, orta boylu genç bir oğlan elindeki tablette bir şeyleri incelerken. Ardından başını tabletten kaldırıp Tony Stark'a baktı.
"Affedersin, sende kimsin?" Tony Stark kafası karışmış yüz ifadesini takınarak karşısında duran genci izledi. Kendisinden daha parlak fikirli birinin bu alanda bulunabilme olasılığı bile egosunu rahatsız ediyordu. Sarışın oğlan alınmış gibi dursada pek umursadığı da söylenemezdi.
"Ajan Fitz, Ajan Johnson, Ajan May. Sizin olduğunuz kadar onlarda bu işte uzmanlar. Şimdi bize karşı olan güvensizliğinizi bir kenara bıraksanız da, olağan üstü zekanızı iyi bir takım oluşturmaya harcasak? Ayrıca durumu hükumete bildirmediğimiz için de minnet duymalısın." Phil Coulson'ın yüzündeki gülümser ifade hiç silinmiyordu.
"Çocuğu dinleseniz iyi olur. Doğru bir noktaya değindi." Clint, yayını sırtına yerleştirdikten sonra takım arkadaşlarına döndü. "Yaşam belirtisi için sağol Barton." Tony, öfkeliydi, üstelik daha bir yıl önce imzaladığı Sokovia Anlaşmasını bir kenara atıyordu. Geçen sefer Loki hakkında hatırladığı şeyler onun neden öfkeli olduğunu açıklayabilirdi.
"Ama sanırım buna gerek olmayacak." Fitz, elindeki tableti Direktör'e uzattı. "Coulson neye bakıyorsun?" Ajan May, Direktör'ün yüzündeki değişen ifadeyi yakalamıştı ve bu pekte hayra alamet değildi. Daha dün radara yakalanmıştı ve şimdi de gözler önündeydi.
"Peki, buna ne diyorsunuz Bay Stark?" Direktör elindeki tableti Tony'e uzattı. Tableti eline alır almaz kaşları çatıldı. Nat, tabletteki görüntüye baktığında istemsizce huzursuz oldu. "O yalnız, bu biraz alışıldık." dedi kızıl saçlı kadın. Takım arkadaşlarına bakarken. "Siyah takım elbisesini giymiş ve akşam yemeği yiyor, ama bu alışıldık değil." Ardından tek kaşını kaldırdı ve devam etti. "Bizim gelip onu almamızı bekliyor gibi." dedi alaycı bir ses tonunda.
Tony, tableti Ajan Fitz'e uzattı. "Yine de bu şansı kaçıramayız." dedi ve alnını ovuşturdu. "Tony, bu bir tuzak da olabilir." dedi kızıl saçlı, dövüş ustası kadın.
Clint Barton söze girdi. "Thor nerde?"
"Henüz bilmiyoruz. Dünyada değil. Öyle olsaydı radarlara yakalanmış olurdu. Loki'de radarlarımıza yakalandı. Bu yüzden onu bu kadar kolay bulabildik." Daisy, Barton'ın sorusunu yanıtladıktan sonra devam etti. "Ve, Loki'den bahsediyoruz. Ne olursa olsun bir keşif takımı kurup oraya gitmemiz gerekiyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙢𝙞𝙨𝙘𝙝𝙞𝙚𝙫𝙤𝙪𝙨 | 𝙡𝙖𝙪𝙛𝙚𝙮𝙨𝙤𝙣
Fanfiction"Her kötü, kendi hikayesinde kahramandır." Agents of shield x loki