3

643 69 56
                                    

Multimedyada Loki'nin şimdiki hali

ve muhteşem tom hiddleston editleri için instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın

instagram.com/riddlesprinces

Uyan diye fısıldadı zihninde bir ses, konuşan bilinci miydi?

Gözleri bir anda aralandığında Loki hızla doğrulup etrafını inceledi. Evin salonundaydı, koyu gri, L şeklinde ve son derece rahat olan koltukta yatıyor olmalıydı. Gözlerini hızlı hızlı kırpıştırdı ve elleriyle yüzünü ovuşturdu. Son hatırladığı şeyler zihninde tekrar canlanmaya başlarken yüzünü buruşturdu.

Üstüne baktığında bu sefer, tam bedenine oturan ve göğüslerini belli eden beyaz bir tişört giyiyordu, pantolonu ise aynıydı. Etrafa bakındığında yerde bir çift beyaz spor ayakkabının durduğunu fark etti. Güzel görünüyordu. Eğilip spor ayakkabıları giydi ve bağcıklarını bağladı. Gıcık kız etrafta yoktu, kendiyle son derece iyi vakit geçiriyordu.

Yavaştan gelen esneme isteği gittikçe artmıştı. Kollarını yukarı doğru kaldırarak esnerken gözleri kısıldı. Salonun camından dışarı baktığında, havanın kararmak üzere olduğunu fark etti. Bu da odanın neden yarıca karanlık olduğunu açıklıyordu.

Loki, hiçbir zincire bağlı olmadığını anladığımda garipseyen bir yüz ifadesiyle etrafa baktı. Hiçbir yere bağlı değildi. Hafifçe kaşları çatıldı. Neden bağlı değildi?

Ensesinde hissettiği sinek ısırığı gibi bir acıyla elini ensesine götürdü. Kaşıdığında, küçük düğmeyi andıran bir şeyi parmak uçlarında hissetti. Tırnağıyla çıkarmaya çalıştığında daha çok canı yandı.

Ve o anda bir şeyi fark etti. Saçlarını.

Elini ensesinde gezdirdiğinde, uzun ve siyah saçlarını hissedemiyordu. Diğer elini alnından yukarıya doğru kaydırdı. Başının hemen üzerindeki saçları tutulabilecek kadar uzundu fakat ensesindekiler daha kısaydı. "Ne-"

Küfür edecekken kendini tuttu. Duvarda asılı gördüğü yuvarlak aynaya koşar gibi yürüdü. Aynanın tam karşısına geldiğinde etmekten vazgeçtiği küfürünü bağırarak söyledi. Sinirden kendini o kadar sıkıyordu ki, alnındaki ve boynundaki damarları belirginleşmişti. Hafifçe arkasına doğru döndüğünde ensesine yapışık halde duran metale baktı. Tam omuriliğinin orta yerinde duruyordu.

Saçlarına baktı, tutulabilecek kadar uzun olan kısımları dalgalıydı hatta neredeyse kıvırcık sayılırdı. Kötü görünmüyordu ama buna cüret edebildiği için o kıza fazlasıyla ama fazlasıyla kızgındı.

Arka tarafında duyduğu kapı açılma sesiyle birlikte hızla döndü. "Naber uyuyan güzel."

Kapının pervazına yaslanmış, gıcık kızı izledi. Daha çok güzel diye geçirdi. Çünkü belliydi ki bir şey için hazırlanmıştı ve yüzüne yaptığı şeyler yüzünden buz mavisi gözleri ortaya çıkmıştı.

"Adım o değil." derken Loki gözlerini devirdi. Eliyle başını gösterip, "Bunu nasıl yaparsın?" derken kaşlarını çattı. Genç kız, ona doğru yürüdü. Topuklu ayakkabı giymişti, topuğu her yere vurduğunda evin zemininden güzel bir tını yayılıyordu. 

Tam karşısında durduktan sonra elinde tuttuğu deri ceketi ona verdi. "Sayemde üç yüz yıl gençleştin fena mı oldu?" derken Stephanie gülümsedi. Salonun ışığını da açarak gözlerini yoran hafif karanlığa son verdi.

Loki'nin kollarından tutup onu aynaya doğru çevirdi. Aynadan adamın yüzünü izledi. "Ayrıca saçını pembeye falan boyamadığım için bana teşekkür etmelisin." derken yapmacık bir gülümseme gönderdi ve aynı anda omzunu silkti.

𝙢𝙞𝙨𝙘𝙝𝙞𝙚𝙫𝙤𝙪𝙨 | 𝙡𝙖𝙪𝙛𝙚𝙮𝙨𝙤𝙣Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin