"İnanmak başarının yarısıdır."
"Kendine inan gerisi gelir"Bunlar büyüklerimizin yıllarca gözleyip deneyimlediği genel-geçer bilgilerdir. Düşünme, inanmanın değişik versiyonudur aslında. İradesi güçlü insan zor yıkılır. Azimli insan zor peseder. İnanan insan ise ikisinede sahiptir. İnanmak mental kuvvettir.
Şimdi önümde iki seçenek var sevgili okurum! Ya Edisoncular-karşıtı olup prim toplayacam yada Edisoncu olacam! Ben Edisoncuyum.İnanan insanların savaşlarından davalarından vazgeçmediğini düşünüyorum.Siz aşk nedir bilir misiniz? Bir tutkudur dimi? Eğer bişey tutkuyla bağlanacak bir nedeniniz varsa davanızdan vazgeçmesiniz! Çok epik bir konudur.
Şimdi epik bir örnek vereyim okuyucu kaybedeyim biraz! Kahraman 15 Mart şehitlerimiz Çanakkale de can verirken, dedelerimiz ninelerimiz canlarını dişlerine takarken vatanı kurtarmak adına inanmasalardı - ki bir tutkularıda vardı - gözlerini kırpmadan savaşa giderler miydi?
Buraya gaz verme yazmanızı prim yapma demenize yeğlerim. Prim yapmak - mış gibi yapmaktır. Yani yalan yere şeyler yazmaktır. Bu yüzden inandığımı yazıyorum.Varsın millet "Gaz veriyorsun bu kitaplar hava ile cıva" desin. Varsın millet eksilesin!!!
Birileri beni göklere çıkaracak diye de milliyetçilik yapmam.