13-cü bölüm

69 24 21
                                    

İçimdeki bu baskı,ve korku hiss'i uyumama izin vermiyordu,yatakda bi oyana bi buyana kıvranıyordum.Daha anne'me ve baba'ma evin yandığını söylemeliydim,o zaman beni burdan kesin götürürlerdi,ama ben kore'den gitmek istemiyordum offf Le jivoo napıcaksın şimdi.Kendi kendime söylenirken kapı hızla çalmaya başladı,dışarıda yağmur yağıyor,şimşek çakıyordu,kim geldi bu saat'de.Korkuyordum,adeta kapıyı yumrukluyordu.Yavaşca odadan çıkıp dışarıya göz gezdirdim,kimse yoktu.Merdivenlerden inip,birazdaha vursa kırılacak olan kapıya doğru adımladım.Yavaşca açıp geri çekildim.
X:İKİ SAAT'DİR KAPIYI ÇALIYORUM,NEDEN AÇMIYORSUN!?

Le jivoo:Be-ben

X:Neyse boş ver,Tae nerde?

Le jivoo:Bi-bilmiyorum,eve gelmedi,aradığımdada açmadı.

X:Yine ne işler çeviriyor bu velet

Le jivoo:İçeri gelin,yağmur'dan ıslanmış'sınız.

İçeri geçip salon'daki tek kişilik koltuğa oturdu,üstündeki ıslanmış çeketi yandaki sehpaya bırakdı,yüzündeki maskeyi çıkar'dı.Saçlarının ıslanmış tutamlarında ellerini gezdirdi,kafasını kaldırıb bana bakdı
X:Git Tae'nin kıyafetlerinden getir,orda dikilip beni izleme

Bişey demeden,yukarı çıkdım Tae'nin odasına geçip dolapları karıştırmaya başladım.Tanrım nelerle uğraşıyorum,evim yandı,bana aşık olan bir zengin çoçuğun evinde kalıyorum,ve şuanda ortada yok,tanımadığım biriyle evde yalnızım.Çok normal bir hayatım bar dimi,saat gecenin 2'si ve ben kıyafet arıyorum,daha adamın ismini bile bilmiyordum.Biraz daha karıştırıp bir pantolon,uzunkollu bir kazak aldım ve aşağı indim.Kıyafetleri ona verdim.

X:Teşekkürler

Le jivoo:Bişey diyil...Acaba isminiz nedir?

X:Jung Hoseok,J-hope derler

Le jivoo:Bende Kim Le jivoo,tanışdığıma memnun oldum.

Jh:Bende,zaten kim olduğunu biliyordum,yani ismini Tae söylemişdi

Le jivoo:Ne zaman?

Jh:Ben Tae'nin eski arkadaşlarından biriyim,senden hep bahs ederdi.Tae'nin senden hoşladığını biliyosundur diyilmi?

Le jivoo:Eee biliyorum,ama ben ondan hoşlanmıyorum,yani arkadaş olarak seviyorum.

Jh:Ne demek istediyni biliyorum,ama bence Tae'nin sevgisini hafife alıyorsun

Le jivoo:Ne demek bu?

Jh:Diyorumki,gerekirse senin için insan öldürür,herşeyi feda eder,dünyayı yakar bu piç,aklına gelebilecek herşeyi

Le jivoo:Yok artık,o karda diyil,kapatalım şu konuyu

Jh:İster kabullen ister kabullenme,gerçek bu,hem neden ona bir şans vermiyorsun

Le jivoo:Bi-bilmem,ya-yani...

Jh:Sen şuna hala Jungkook'u seviyorum desene

Le jivoo:Onu nerden biliyosun,ve öyle bişey yok,aishh saçmalama

Jh:Jungkook'da bir arkadaş diyelim,eski bir arkadaş

Le jivoo:Bana ne sizin arkadaş'lığınızdan be,o benim duygularımla oynadı,nasıl severim hala

Jh:Dilin inkar ediyor ama,gözlerin aynı şeyi demiyor

Cümlesini bitirip ayağa kalkdı

Jh:Ben üstümü deyişip gelicem,sende dediklerimi düşün

O gitdikden sonra,koltuğa iyice yayıldım,J-hope'nin dedikleri aklıma takılmışdı,kendimi sorularla boğuyordum resmen.
Ben onu unutamadımmı?Hala srviyormuyum?
Axxx çıldırıcam,merdivenlerden gelen seslerle düşüncelerim dağıldı

Jh:Ben gidiyorum,Tae'ye geldiyinde benim burda olduğumu söylersin

Ağzımı açıp cevap vermeden hızla evden çıkdı.Buda neydi şimdi?
Yeniden koltuğa geçdim,yarın okul vardı,peki Tae nerdeydi?
Telefonu elime aldım ve tekrardan aradım,açmıyordu,nereye kayboldun Tae,
sıkıldım mutfağa geçtim,buzdolabı'nı kapağını açıp bir kaç malzemeyle sandviç hazırlayıp yedim.Yeniden odaya çıkdım,herşeyi düşünmeye başladım,Tae ortada yokdu,anne'm ve baba'mla konuşmadım,şimdide arayıp rahatsız etmek istemiyordum,boşu-boşuna endişelenmelerini istemiyordum.Ya Jungkook,hala onu onca yıl beklediyme inanamıyordum,ve onun beni sevmemesi gerçeyini kendime yediremiyordum işte,hala seviyordum onu,gerçek buydu.Yapamıyordum,ona karşı olan hisslerimi bi andaca öldüremiyordum.Arkadaşımı bile kaybetdim ben,hemde sadece bir erkek yüzünden,ve o artık korede diyildi,adını anmak bile istemiyordum.Jimin ve Joya'mı?Onlar ayrıldılar galiba,çünki okula gitmemişdim,kaza olduğunda'da 3 gün orda kalmışdım.Tae'dan başka yanımda olan yokdu,o beni seviyordu ama ben diyil.Artık uyusam iyi olurdu,kafamı yastığa sıkdım ve gözlerimi kapadım.

Sabah,Le jivoo'dan:
Dudaklarımda bir baskı hiss'i vardı.Buda neydi şimdi,biri benimi öpüyordu?
Bu soruları cevaplandırmak için gözlerimi açıp yerimde doğruldum,Tae?

Le jivoo:Se-sen napıyorsun yhaa

Tae:Seni öpüyordum işte

Le jivoo:TAE BUNU YAPMAYA HAKKIN YOK

Tae:BANA BAĞIRMAYI KES!

Le jivoo:Off ben kavga etmek istemiyorum

Tae:Kavga başlatan sensin

Le jivoo:Beni öpmen peki?

Tae:Dayanamadım işte,o kadar güzel uyuyordun ki,dudaklarının tadını merak etdim.

Le jivoo:Ne saçmalıyorsun sen

Yastığı ona fırlatdım,gülmeye başladı,oda bana yastık atdı,yastık savaşı başladı.

...............................

Bir birimize bakarak gülüyorduk,sabah-sabah baya eylenmişdim,bi anlığa herşeyi unutmuşdum,"Keşke senin yerinde Jungkook olsaydı",bu düşnce istemsizce gelmişdi aklıma.Birden vurduğum yastıkla Tae dengesini kaybetdi ve birlikde yatağa düşdük,üstümde olan beden beni sıkıca sarıp kendine çekdi

Le jivoo:Tae kalk üstümden

Bişey söylemiyordu,öylece gözlerime bakıyordu.

Le jivoo:KALK!

Tae:Ha pardon daldım bian

Üstümden çekildi.

Tae:Ben aşağı iniyorum,sende üstünü deyiştirip gel

Başımla onaylayıp yatakdan kalkdım,Tae odadan çıkdıkdan sonra bende üstümü deyişdirip aşağı indim.
Birlikde kahvaltı ediyorduk,birden yine o hiss içime doğdu,sa-sanki bi-birilerine bişey oldu,elimdeki çatal yere düşdü,kalp atışlarım hızlanmaya başladı,tanrım yo-yoksa........................

Şeftali çiçeyiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin