17.BÖLÜM

259 35 5
                                    

Reyyan anlatımından:

Sabah kalktım. Mutfağa gidip su içtim.  Evde pek bir şey yoktu. Kapı açıldı ve içeri Miran girdi. Ben nereye gittin der gibi bakınca "Kahvaltılık bir şeyler aldım" dedi elindeki poşetleri göstererek. Sonra elindeki poşetleri tezgahın üstüne bıraktı.

Bana çaydanlığı gösterdi. "Ben tam bilmem " dedi. Gülmemek için kendimi zor tuttum. Çünkü çay demlemeyi bile bilmiyordu. Altlı üstlü çaydanlık değilde 2 kişi olduğumuz için tekli çaydanlığa su doldurup ocağa koydum o kaynarken masayı hazırladık. Ben kahvaltılıkların ambalajlarını çıkarırken Miran masaya yerleştiriyordu. Belki intikam için yapmasa her gün böyle olabilirdik diye düşündüm içimden. Bu düşünceleri kafamdan atmaya çalışırken çay kaynadı. Ben tam çayı atacaktım ki Miran'ın küçücük çaydanlığa kocaman kavanozu boşalttığını gördüm. Hemen yanına giderek

"Napıyorsun?" dedim ve kahkaha atmaya başladım.

"Ne oldu, neye gülüyorsun?" dedi bana bakarak.

"O kavanoz öyle boşaltılır mı? 2 3 kaşık atsan yeterdi" dedim gülerek ve çayın üstte kalanlarını kaşıkla aldım. 5-10 dk. çayda demlenmişti ve ben o arada hemen yumurta kırdımm ve kahvaltıya oturduk.

Biraz yedik ve sonra Miran:

" Neden gittin?" dedi. Yüzüne baktığımda o kadar masumdu ki doğruları söylemem için yalvarıyordu  adeta.

"Rezil olmamak için" deyiverdim birden

"Neden rezil olacakmışsın" 

yeter dedi iç sesim söyle kurtul ve öyle yapmaya karar verdim.

"Sanki bilmiyormuş gibi yapma. Evli bir adamsın ve beni o gün sahte nikahla götürecektin. Ne biliyim neyin intikamı ama beni ilgilendirmez.  Saçma şeylere inanıp hayatımı mahvedemezsin Miran Aslanbey"

Miran ağzı bir karış açık bana bakıyordu.

Miran anlatımından:

Nereden biliyordu ve nasıl zaten Gönülden boşanacaktım şöyle ki

FLASHBACK

Yapamıyordum onsuz olmuyordu. Merdivenlerde oturmuş yanımda koskoca Aslanbey Konağı. İntikam olmasa ne olurdu sanki? İstemiyorum onu üzmek,kırmak istemiyorum. Çünkü o bir melek kadar masum. Ben böyle düşünürken Fırat geldi yanıma:

"Ağa ben o kızı sevdim " deyiverdi ağzım. Ne dediğimi bende bilmiyordum. 

"Ne diyordun ağa kendine gel sen evlisin" 

"Fırat biliyorsun.  Gönül le hiç birlikte olmadım. Sevmiyorum onu."

"ama Miran o düşman"

"Fırat lütfen beni anla be kardeşim.Bir kere anlayın beni. Kalp kimi seveceğini seçemiyor ki."

Böyle baaya  baaaya bir konuştuk. Kavga da ettik. Sonra ben dayanamayıp gözümden bir damla yaş aktı. Bu ne fırat la tartışmam ne de kavga içindi bu gözyaşı Reyyan'ın benim için imkansız oluşu içindi. En sonunda Fırat

"Tamam ağa.Her şey mutluluğun için. Yarın sahte nikahla evlenin. Kızı ertesi gün bırakıp gitme. Gönül le boşan kızı nikahına al o zaman . gerçi Gönül mahvolacak ama neyse"

        FLASHBACK SONU

İşte biz plan yapmıştık ve Reyyan hiç birini bilmiyor ve beni onu  bırakıp gidecek sanıyordu demi.Off her şeyi ona anlattım en son bir süre kendine gelemedi ve zorlukla çıkan sesiyle:

"neden inanayım sana?" dedi

                    **********************

bölüm sonu

beğenmeyi ve oylamayı  unutmayın

GÖRÜŞMEK ÜZERE


HERCAİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin