31.03.2016
Merhaba Günışığım,
Sene 2005, aylardan kasım... Böyle diyince kendimi askerlik anılarını anlatan bir dede gibi hissettim. Beni saç sakal ağarmış, tahta sandalyemde bir ileri bir geri sallanırken düşünebiliyor musun? Eminim bahçeye top kaçtığı zaman kesen o huysuz dedelerden olurdum. Sen de örgünü bırakıp beni azarlar ve ağlayan çocuklara yeni top alırdın.
Ah bugün gelecekten değil geçmişten bahsedecektim. Konumuza geri dönüyorum öyleyse. Sene 2005 ,aylardan kasım, o zamanlar daha 22 yaşındayız. Birlikte tatile çıkmaya karar vermiştik. Kayak yapmak için kış ayı olmamasına rağmen kilometrelerce uzaktaki tatil merkezine gitmiştik. İkimiz de bu işlerde acemiydik çünkü daha önce hiç yapmamıştık. Ben temkinli davransam da sen çok aceleciydin. "Hadi ama biraz akışına bırak. Öyle eğlencesi çıkmaz ki! " diyip giydiğin kayak takımıyla kendini küçük tepecikten aşağı bırakmıştın. Sana bir şey olacak korkusuyla ben de peşinden atlamış ama dengemi sağlayamadığım için yuvarlanarak aşağı inmiştim. Sen ilk defa yapmana rağmen oldukça iyi idare etmiştin ve sevinç çığlıkları atarak aşağı inmiştin. Oysaki o düşüşten sonra ben bacağımı kırmıştım.
Aşağı inip de karlara bulanmış beni fark ettiğinde yüzündeki gülümseme silinmişti. Yanıma gelmek için koşmaya çalıştığında sen de düşmüş ve kolunu kırmıştın. Yetkililer o kadar alçak bir tepede kendimizi nasıl sakatlamayı başardığımızı çözmeye çalışırken biz acıya rağmen kahkahalarla gülmüştük. Bir ay sahnelerden uzak kalıp magazine "Kayak yapmaya gıden ünlü kardeşler eve gazi olarak döndü." diye manşet olmuştuk.
Hep böyle değil miydik biz? Birimize bir şey olduğunda mutlaka telaş yapar ve diğerimizin de başına bir şeyler gelirdi. Yazılı olmayan görünmez bir kuraldı bu bizim için. O zaman ben neden hâlâ buradayım Günışığım? Kuralımızı çiğnemiş miydim? Belki de bu kez benim başıma gelen şey delirmemdi...
Sevgiler, keçileri kaçıran mahlûkat
#
-h.i.p
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Some (good) times
Cerita PendekBu sıradan veya olağanüstü bir aşk hikayesi değil. Aşkın çok daha ötesinde paylaşılan bir sevgi bağı. Bazen ağlayacağınız, bazen ise yüzünüzde buruk bir gülümseme oluşturacak bir hikaye. En çok değer verdiği kişiyi kaybetmiş bir adamın girdiği yıkı...