Yanımda Asaf Bulut var ve ben öylece ona bakıyorum.Sonunda kafamı çevirdim.Pencereye doğru bakmaya başladım.Ama onun hala beni izlediğine emindim.Sonunda otobüs ineceğim durağa geldi.Onunla konuşmadan hemen inmem gerekiyordu.Ayağa kalkıp yüzüne bile bakmadan otobüsten indim.Hızlı hızlı eve doğru yürürken arkamdan gelen adım sesleriyle irkildim.Beni takip ediyor olamazdı.Uzun bir süre yürüdükten sonra artık dayanamayıp sinirle arkama döndüm.
"Sen beni mi takip ediyorsun?"
"Hayır evime gidiyorum."
"Sence ben bunu yer miyim?"
"Anlamadım."
"Bana numara yapma!Bugün seni okulumda da gördüm.Neden hala geçmişte kaldın?Peşimi bırak artık!Senden nefret ediyorum.Bir daha seni görürsem derdini polise anlatırsın."
"Pardon.Sen kimsin?Ben sana ne yaptım da bir anda bana bu kadar kin kustun?Geçmiş derken..Seninle bir geçmişim mi var?Kimsin sen?"
Yok artık.Beni tanımadı mı yani?Yalan söylüyor olmalı.
"Bana yalan söyleme."
"Ne yalanı?Kimsin sen?"
Şoka uğramış bir ifadeyle yüzüne bakıyorum.Sonunda arkama dönüp evime gitmeye karar verdim.Hızlı adımlarla ondan uzaklaştım.Acaba hâla peşimde miydi?Atlama dönüp baksam mı diye düşünürken bir el kolumu tutup beni arkama döndürdü.Asaf Bulut...
"Kimsin sen?Neden bana öyle şeyler söyledin?Ne yaptım ki ben sana?"
"Gerçekten kim olduğumu anlamadın mı?"
"Sence anlasam sana sorar mıydım?"
Eskiden olduğu gibi bilmiş bilmiş bana bakıyordu.
"Ben senin küçükken hayatını kararttığın,her seferinde kötülük yaptığın,taşınmasına neden olduğun,okulunu bırakıp asla tanımadığı bir yere taşınmasına neden olduğun,aynı zamanda ona.."
Devamını getiremedim.O şeyi söyleyemezdim.
"Ben Deniz'im işte Asaf.Şimdi anladın mı?Ben senin çocukluk.."
Kelimelerle anlatamayacağım şeyler vardı.Yapamıyordum.Gerçek sebebi söyleyemiyordum.
Asaf öylece durmuş gözlerime bakıyordu.Şok geçirmişti.Tabi normal.Kelimeleri biraz daha zorlasam akşam olacaktı.Tabi normal yıllar sonra beni tekrar karşısında görmüştü.Ben de onu...
Kolumu elinden kurtarıp başka bir kelime dahi söylemeden arkama dönüp ondan uzaklaştım.O da orada öylece kalmıştı.
---
Evin kapısını açıp içeri girdim.Yemek yapmam gerekiyordu.Acele edip hemen ellerimi yıkadım.Üzerime mavi kazağımı ve altıma siyah eşofmanımı giydim.Mutfağa geçip hemen işe koyuldum.
Akşama doğru ev sakinleri eve geldi.Yemek masasına oturduğumuzda babamın sözleriyle tüm yemekler boğazıma durdu.
"Karşı dairede kimin oturduğunu buldum.Murat Bulut..Bu isim bana çok tanıdık gelmişti.Eski komşumuzmuş.Deniz'in arkadaşı Asaf'ın babası."
Şok geçirdiğim için bir anda çatal elimden düştü.Annem herşeyi biliyordu.O yüzden direk bana baktı.Asafla aramızda olan herşeyi.
"Ben doydum.Afiyet olsun."
Annem peşimden gelecekken ben ona gelme der gibi bir bakış atınca yerine geri oturdu.Odama girdim ve kapıyı kapattım.Nasıl olabilirdi bu?Ne yani şimdi o benim evimin karşısındaki evde mi oturuyordu?Nasıl olabilir ya?Aklımı kaçıracağım galiba.O an aklıma pencerem geldi.O sesleri de o yapmış olamazdı değil mi?Yok artık!Bir de beni tanımadığını söylüyor.Ben şimdi ona gösteririm.
Anında pencereme yöneldim.Perdemi çektim ve canı açtım.Sonra odamda karşı evin camına atabilecek birşeyler aramaya başladım.Eşyalarımız bu sabah geldiği için kolayca bir silgi buldum.Silgiyi elime aldığım gibi cama koştum.Tüm gücümle onların camına attım.Hiçbirşey olmadı.Sonra kalem kutumu aldım ve içindeki kalemleri bir bir atmaya başladım.Sonunda perde kenara çekildi.Asaf Bulut tam karşımdaydı.Camı açtı ve bana dik dik baktı.
"Sen benden ne istiyorsun Asaf?"
"Asıl sen benden ne istiyorsun?Sabahtan beri sürekli hesap sorup duruyorsun.Geçmiş geçmişte kaldı.Bırak peşimi."
O an hayatımın şokunu yaşadım.Asaf Bulut bana bırak peşimi dedi.Asıl o benim peşimi bırakmalı.Penceresini kapatıp perdesini çekti.Ben de aynısını yapıp yatağıma yattım.Sinirlerim bozulmuştu.Asıl peşimi bırakmayan oydu.Bilmiş ukala pislik...
Selaaam.Umarım güzel bir bölüm olmuştur.Oy vermeyi unutmayın.Bakalım bundan sonra neler olacak.Kendinize iyi bakın.♡