2. Bölüm

456 75 311
                                    

Ah Mardin ne çektirdin...

Mardin'e ayak bastık, karşımıza korumamız çıktı. Mardin'de bize düşman çok oldugu için korumalarla dolaşıyoruz. Bazen sıkılıyorum bunlardan. Samet yanımıza geldi.

"Hoşgeldiniz abla."

Samet benim sağ kolum gibidir.

Hoşbulduk Samet. Ne var ne yok?"

"Abla ben iyiyim ama sizin buraya geleceğinizi öğrenen ağalar toplanmış, akşama Biran Ağa'nın konağına çağırıyorlar." dedi. Bunu bekliyordum zaten ne olacak bizden korkmuşlar, daha dogrusu benden korkmuşlar. Abim 1 hafta sonra yurt dışına gidiyor.

Abim "Silahları ver Samet." dedi. Her an saldırıya uğrayabiliriz. Sametten silahları aldık, eve geçtik. Akşam için hazırlanmaya başladık.

Ben siyah şort, tişört ve püsküllü ceketimi giydim

Siyahlara bürünmüş abim beni görünce kızgın suratla yanıma geldi

"Zeynep git çıkar şunu, onca erkeğin içine gidiyoruz!" dedi. Gidiyorsak ne olacak ki.

"Banane çıkarmayacağım, sen bu kadar yakışıklı oldun diye ben sana üstünü değiştir diyor muyum?" dedim

"Diyemezsin zaten." dedi he sen çıkarmayacaksın ben gidip çıkaracağım? Taktım şapkamı bindim arabaya.

"Abiciğim gelmek istemezsen anlarım." dedim. Bana kızgın kızgın bakıyor.

"Yanımdan ayrılmayacaksın." dedi he he sanki aynı yere gitmiyoruz ben başka yere gidiyorum. Yola çıktık 5 araba gidiyorduk. Yollardaki insanlar şaşkın şaşkın bize bakıyor. Konvoy gibiyiz mübarek.

"Durun." dedim. Abim bana baktı.

"Ne oldu?"

Ben ona takmadan arabadan indim. Herkes bana bakıyor. Gittim bi mermi aldım bir de tatlı. Hediyemiz olsun. Abim ne yaptığımı anladığında "Güzel." dedi.

Biran Ağa'nın kapısına geldik. En son gelen bizdik çünkü bekletmeyi seviyoruz. Kapıdan korumalar etrafımızı çevirmiş halde girdik. Tabii etrafa birkaç keskin nişancı yerleştirdik. Tüm ağalar bizi görünce tırstı. Nasıl tırsmasınlar, karşılarında Mardin'i yıkabilecek insanlar var.

Demir "Ooo kimleri görüyoruz." Dedi.
"Sen daha bir şey görmedin Demir." Dememle bozuldu. Artık eskisi gibi değiliz Demir, anla bunu. Yaptıklarını burnundan fitil fitil getireceğim. Göreceksin sen.

Ağaların karşısına geçtik. Kemal Ağa konuşmaya başladı. Zaten diğerleri sembolik, her şeyi Kemal Ağa'ya söylüyorlar.

"Bakın gençler, biz burada savaş istemiyoruz, çatışma istemiyoruz, barış istiyoruz." dedi. Biz abimle gülmeye başladıķ. Salak bu adam, barış istiyormuş.

"Barış mı istiyorsunuz Kemal Ağa? Kan davaları ne olacak?" dedim. Adam öylece kaldı. Samet'e döndüm. "Getir." dedim. Herkes bana bakıyor. Gözlerimi onların üstünde dolaştırdım ama dikkatimi çeken tek kişi şirkette karşılaştığım adam oldu. Çok yakışıklı vallahi

Samet "Al abla." Dedi. Abime baktığımda kafasını onaylarcasına salladı. Açtım paketleri önce tatlıyı daha sonra mermiyi çıkardım. Ağalara döndüm.

"Hangisini kullanacağımıza siz karar vereceksiniz."

"Eğer bize saldırı yapan olursa( mermiyi biraz öne itekledim) direkt ölür. Siz tercih edin, bizim için sıkıntı yok." dedim ve kalktık. Kapıdan çıkar çıkmaz abim gülmeye başladı. "Suratları nasıldı be." dedi bende gülmeye başladım. "Feci tırstılar." dedim.

Yeni bölümde görüşürüz düşüncelerinizi yazmayı unutmayın...

AŞKA TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin