5. Bölüm

341 57 210
                                    

 "Unutma; Bu hayatta herkes birbirinin fragmanıdır. Sen birine ne yaşatırsan, bir gün aynısı sana da  yaşatılacaktır..."                                                                                                                                                                                                           Nebi Yıldız

Ne yapacağım ben şimdi?

"Mert sakin ol ben buradayım. Mert! MERT!"

Çocuk bir türlü sakinleşmiyor

"Bak ben buradayım seni bırakmadım." Yaklaştım, kolundan tutum. Ona burada olduğumu hissetirmem lazımdı.

"Mert, bak buradayım." dedim. Çocuk kafasını yerden kaldırıp bana baktı sonra yaklaşıp sarıldı. Sonunda sakinleştirdim. Arkama dönüp yavuza kızgın bir şekilde baktım. Daha sonra Mert benden ayrıldı.

"Tatlı yapmaya devam edelim mi?"
Kafasını salladı tezgaha geçtik. Yavuz bir hışım çıktı. Mert ile tatlıyı yaptık ve ona yedirdim. İşim bittiğinde masaya döndüm ama Yavuz yoktu. İyi akşamlar dileyip ayrıldım. Abim arkamdan seslendi. Hiç onunla uğraşamam şimdi, zaten onun yüzünden girdim bu işe.

Yarın kına gecesi vardı. Ben ne günah işledim de bu adamla evleniyorum?

Taksiyle uçuruma geldim. Ayaklarımı sarkıtarak ucuna oturdum. Alt kısımdaki çıkıntı sayesinde korkmuyordum. Düşersem en fazla incinirdim.

Küçükken babamın azarlarından kaçtığım, ilk içkimi içtiğim, ilklerimi yaşadığım, kısacası her şeyim olan uçurum...

Aklıma küçükken abim bana şeker almadığı için eve gitmeyip buraya saklanışım geldi. Beni çok aramışlar. Abimin sesini duyana kadar çıkmadım. "Zeynep! Çikolata aldım gel." diye bağırıyordu. Ben de çikolata aldığını duyunca hemen koşmuştum. Abim beni eve götürünce babam annemi ağlattığım için kızmıştı ama daha sonra odama gelip çikolata vermişti.

Babam aslında annemi çok seviyordu ama gidip annemi aldatmıştı. Oysa annemle çok güzel aşkları vardı. Hep babannemin yüzünden oldu. Babamla annemin evliliğine karşı çıkmış, hiç sevmemiş. Nerede görse söylecek olumsuz bir lafı olurmuş. Annem ölünce babama bu çocuklara bakamazsın bir tane kadın alalım sana demiş. Manavdan meyve alıyor sanki! Böyle böyle babamın aklına girmiş evlendirmiş. Neyse o kadın aklıma geldikçe sinirleniyorum.

"Zeynep!"

Üvey kardeşim olacak o şıllıktı.

"Sen evlenmeyeceksin Yavuz'la. Ben evleneceğim, benim o!"

Üstüme yürüdü en uç noktada kaldım.

"Sen gerizekalı mısın? Belanı aramaya geldin herhalde!"

Gerizekalı silah çıkardı, bana ateş etti. Kolumdan vuruldum ve uçurumdan düştüm. Cebimden telefonu zorla çıkardım. Gözüm kararmaya başlayınca ilk numarayı aradım hemen.

"Alo?" dedi karşıdaki kişi.

"Yardım et." dedim zorlukla ve gözlerim kapandı.

Uyandığımda hastanedeydim. Kim beni getirdi bilmiyorum. Omzum çok ağrıyor. Kapıdan doktor girdi.

"Nasıl hissediyorsunuz kendinizi?" dedi.

"Kolum ağrıyor." Hemşire kontrollerimi yaptı.

"Normaldir. Kolunda kurşun parçaları vardı çıkartık, dikiş attık. Geçmiş olsun"

Doktor odadan çıkınca Yavuz girdi.

"İyi misin?"

"İdare eder. Beni kim getirdi?"

AŞKA TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin