𝙆𝘼𝙍𝘼𝙉𝙇𝙄𝙆 𝙆𝙐𝙔𝙐𝙈 +18 | Kelebeğin Esareti

KK' 2

Bazı paragraflara ileri bölümler için sıkıştırılmış gizli spoilerler serpiştirdim. Tahmin veyahut hayal gücünüzü kullanıp yorumlarda belirtebilirsiniz. Ayrıca bana çok anlamlı gelen yerlere kar tanesi koyacağım, sizde size anlamlı gelen yerlerde belirtin lütfen❄

Keyifli okumalar dilerim...

2. вσ̈ℓϋм 🦋

Arabayı mekanın girişindeki valeye verdiğimizde inip Akay'ın koluna girdim. En yakın arkadaşım olmasa kesinlikle partnerim olacak kadar uyumluyduk. Ben boydan aşağı siyahtım yine ve Akayda siyah bir takım ve koyu gri bir gömlek giymişti. Bileğinde pahalı bir saati vardı ve saçları çok biçimliydi. Akay köseydi, köse erkeklerde pek sevmezdim fakat ben ona bunu çok yakıştırıyordum.

Korumalardan geçip mekana girdiğimizde kulağıma hoş gelen bir caz müziği ilişti. Burası oldukça modern tasarlanmış mimarisine bayıldığım bir restoranttı. Asansör sırası bittiğinde binanın en üst katına çıktık ve etrafı açık, üstü kapalı terasa geçtik. Akay sigara kullandığı için dışarıda bir yere çıkacağımızı tahmin ediyordum zaten. Terastan içeri girdiğimizde sıcak klima buharı sonrası otomatik aralanan teras kapısından gelen soğuk tenime işledi. Gözlerim büyüleyici boğaz manzarasında gezindiğinde Akay'a fısıldadım.

"Tahminimdende iyi."

"Seni memnun ettiyse, şüphesiz iyidir."

Kolunu heyecanla sıkıp gülümsedim. Akay üşümemem için klimaların yoğun olduğu bir köşe rezerve etmişti, yerimize geçtik ve boğaza karşı birlikte oturduk. Cidden rüzgar essede sıcak esen klima sayesinde dengeliyordu.

Menüler dağıtıldı. "Hoşgeldiniz Akay bey." dediklerinde hülümseyip banada aynı şekilde karşılık verdiler. "Hoşbulduk, biz önden iki beyaz şarap alalım, her zamankinden." dedi ve bana döndü.

"Pesto soslu makarnası çok güzeldir, yanındada et söyleyelim mi? Ne dersin?"

"Tamam,olur."

Başını sallayıp siparişi verdi. "Ne zaman hazır olur, felaket açım."

Pesto soslu makarnayı duyunca zaten iyicene ağzımın içi sulanmıştı. Beklemeden sigarasını çıkartıp yaktı ve derin bir nefes alarak arkasına yaslandı.

"Sürekli geldiğim için buranın ustasını tanıyorum, siparişinin öne alınmasını rica edebilirim."

Kurnaz bir ifadeyle gülümsedim. "Yapsana be."

Akay gülümseyerek garsonu çağırdı ve talimatını vererek selam söyletti. Memnun bir ifadeyle sigara dumanından kaçınmak için arkama yaslandım ve temiz havayı soludum. "Nereden nereye." dedim bir iç çekerek.

"Simit ayran günü geçirirdik, şimdiyse bir İtalyan restoranında fiyatına bakmadan yemek yiyoruz."

"Fiyatları ezbere bildiğim için bakmıyoruz, çokta uçma."

Ona güldüm ve o da beni ciddiye alarak masaya doğru eğildi. "Haklısın, çok şey yaşadık birlikte. Ben de burada tek başıma yemek yerken, bu boğazı seyrederek çok kez bizi düşündüm, sefalet çektik fakat o günler bizi buraya getirdi. Anılarsa aklımızda hatıra ve tecrübe olarak kaldı. Ama sonuç olarak biz buradayız, geride kalanların aksine."