19. bölüm

282 17 2
                                    

Bahçedeki masaların üstünü silerken, omzumu dürten parmaklarla arkamı döndüm. Şirince gülümseyip el salladı.

BH: Ben geldiiimm..

O kadar sevimli gözükmüştü ki, gözlerim kısılana kadar gülümsemiştim.

BH: Şeyy.. telefonunu versene..

MS: Niye ki?

BH: Ver sen..

Cebimden telefonumu çıkarıp şifresini açtım ve ona uzattım. Bir kaç şey yaptıktan sonra telefonumun ekranını bana gösterdi.

BH: Tanışmamızdan bir hafta geçti ama numaralarımızı almadık... İsmimi kaydettim.

Arama tuşuna basıp kendi telefonunu çaldırdıktan sonra telefonumu geri verdi.

BH: Bahçede oturacağım. Tteokbokki getitir misin?

Şaşkınlığımı üstümden atmak için başımı iki yana salladım.

MS: Tabi.. getiriyorum..

Telefonumu cebime koyduktan sonra içeri geçip siparişini getirdim.

BH: Sen de otursana...

MS: Üzgünüm.. diğer çalışanlara haksızlık olur...

BH: Peki, bir gün de biz buluşuruz o zaman..

Tamaaam! Tüm bunları kalbimin kaldırabileceğini sanmıyorum..

MS: Ben.. işime döneyim..

Hızlıca yanından ayrılıp lavaboya koştum.

Kafe ÇalışanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin