26. bölüm

265 21 3
                                    

JA: Dün erken ayrılmışsın?

Sesin sahibine anlamsız bakışlar attım.

JA: Keşke, bizim de babamız patron olsa... Keyfimiz istediğinde izin alıp gidebilsek..

Kaşlarımı çattım.

MS: Ne saçmalıyorsun sen? Sadece bir kere izin aldım onda da işimin bitmesine bir saat vardı.

JA: Baban erkeklerle gezmek için izin aldığını biliyor muydu?

Gittikçe sinirlendiğimi hissediyordum.

MS: Ne yaptığım ve ne ettiğim seni ilgilendirmez. Bu benim hayatım ve kimse karışamaz.

Arkamı dönüp gidecekken tekrar sesini duydum.

JA: Sana cevap vermiyorum diye kendini havalı bir şey mi zannediyorsun?

Arkama dönüp baktığımda sırıtıyordu.

MS: Sen, seninle konuştuğum için kendini insan mı zannediyorsun?

Bu sefer o kaşlarını çattığında yanına yaklaştım.

MS: Bak, Jin Ae. Benimle uğraşma. Senin için iyi olmaz.

Alayla sırıttı.

JA: Bu söylediklerin için çok pişman olacaksın, Mi Sun. Ağlayacak kadar pişman..

MS: Hah! Umrumda değilsin.

Soyunma odasından çıkıp işimin başına geçtim.

Kafe ÇalışanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin