56

129 11 0
                                    

multi : Duru ve Ateş

Arden cho biraz tuhaf çıkmış. Umarım beğenirsiniz iyi okumalar.









Büyük terk edilmiş bir siteye geldik. Etrafta binalar vardı. Burada Ateşi nasıl bulabilirdik ? Emir sanki zihnimi okumuş gibi " Kokusunu alabiliyor musunuz?" diye sordu. Hepsi havayo koklamaya başladığında Ayaz " Çok zor. Kimyasal kokusu daha baskın ama kan kokusu alıyorum." dedi. Yağız başını iki yana sallayıp " Burda kan kokusu alman çok normal. Ateşin değildir." dedikten sonra binalara baktı. " Ayrılmamız gerek" dedi.

Acaba şu an hangi işkenceyi yapıyorlardı ? Barış " Beyza Duru ben Ayaz" dedi. Yağız başını sallayıp onaylayınca " Sercan Sarp Berk siz beraber gidin." dedi. Yiğit Emir ve Yağız da beraber gidecekti. Yağız yanımdan geçerken durup " Dikkatli ol." dedi. Gülümseyip başımı salladım ve yürümeye başladık.

Ayaz yanımda yürürken " Tehlikeye atma kendini sakın." dedi. Peki bu mümkün müydü ? Eğer Ateşe zarar gelecekse kendimi bile düşünmezdim. Bebeğimi düşünürdüm ama Ateşe zarar verilmesine izin vermezdim. Ayaz aniden durduğunda bizde durduk. " Elektrik veriyolar." dediğinde Ayazın peşine koşmaya başladık.

En büyük binanın önünde geldiğimizde diğerleri de gelmişti. Berk Beyzaya döndüğünde Beyza direk " Yaşıyor" dedi. Binanın içine girip yine ikiye bölündük. Yağızın peşinden bir odaya doğru yürüdük. Biraz bekledikten sonra Yiğit kapıyı açıp içeri girdi. Tabi biz de.

Ateş bir sandalyeye bağlanmıştı. Ve Beyzanın dediği gibi her tarafı kanla kaplıydı. Korkuyla ona bir adım atacaktım ki Ayaz kolumdan tuttu. Ona dönüp baktığımda yeri gösterdi. Üvez ağcıyla kaplanmıştı. İyi düşünülmüş bir taktikti.

Ateşin yan tarafından gelen Eceyi gördüm. Onun arkasından da Demiri. Hepsi hırlarken Ece güldü. " Yapmayın ama çocuklar." dedi. Yağız bir adım atıp " Yetmedi mi ?" diye sordu. Daha sonra Demire dönüp " Seni içimize aldık lan biz şerefsiz." diye bağırdı. Demirde gülüp elini Ateşin omzuna koydu. Ateş acıyla inlerken " Duru beni bırakmasaydı bunlar olmazdı." dedi.

Hastalıklı şerefsiz. Gözlerim dolarken Ece bize yaklaştı. Bana doğru yürüyüp tam önümde durdu. " Aa Duru. Ağlama ama bebeğe yazık." dedikten sonra biraz bekledi. " Sana zamanında demiştim. Masumlara zarar vermem diye. Ama artık sen de masum değilsin." dedi. Ayaz önüme geçince Demir Ecenin yanına geldi.

" Bende senin gibi hamileyim. Ateşden hem de. Onu sana veremem kusura bakma. Ateşle de bir anlaşmamız vardı. Sen yaşamaya devam edersen onu geri kazanamam. O yüzden ölmen benim önümde hiç engel bırakmaz" dedi.

Bizimkilerin hepsi önümde geçmeye çalışmışlardı ama başaramadıklar. Çünkü Demirin elindeki ok karnıma çoktan saplanmıştı. Gözlerimi kırpıştırarak okun girdiği yere baktığımda hepsi başımdaydı. Ayaz üvez ağcına sertçe vurup " Naptın lan sen?" diye bağırdı.

Dizlerimin üstüne düşerken Beyzayla Barış kollarımdan tuttu. Barış ona yaslanmamı sağladıktan sonra Demire dönüp " Senin burdan çıkışın olmayacak." dedi. Onca kişinin arasından tek bir kişiyle göz göze gelmek istiyordum. Ama o da şu an baygındı. Beyza oka dokunurken " Acıyacak ama çıkarmam lazım." dediğinde başımla onayladım. Beyza derin bir nefes alıp oku aniden çekti.

Artık o kadar yara almıştım ki canım acımamıştı. Barış tampon yaparken Yağız küfürler savunuyordu. Sercanla Sarp başka giriş yolu arıyordu. Bu seferki ok biraz farklı gibiydi. Daha çabuk kan kaybediyordum. Beyza benim yüzüme uzun uzun baktıktan sonra Ayaza dönüp " Ölecek" dedi.

Ayaz ayağa kalkıp Yağızın kulağına bir şeyler dedi. Yağız bana dönüp baktı. Barış " Dönüştürmeniz lazım." dedi. Bedenim artık dayanmıyordu. Gözlerim kapanırken Barış " Isır şunu" diye bağırdı.

Özel Üçgenler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin