Özgür'den
1 sene önce
Omzumda taşıdığım acıların yükünü papatyalardan çıkardığım yaz yağmurlu bi gündeydim yine. Parkda çalıların arkasında oturmuş papatyaları tek tek koparıp önce yapraklarını yoluyor, hemen ardından da ortada ki sarı tomurcuğu parmaklarım arasında eziyordum.
Ölmenin mantıklı gelmeye başladığı o andaydım işte.
Oflayarak kafamı göğe kaldırıp yağmur tanelerinin yüzümü ıslatmasına izin verdikten sonra boş parkın salıncağından gıcırtı sesi gelince bakışlarımı o yöne çevirdim. Elimde tekrar yolmak için aldığım bir papatya ve tıpkı o papatyaya benzeyen beyaz teni, sarı saçları ve gökyüzünü andıran mavi gözleriyle o karşımdaydı. Bi anda onun karşısında mest olduğumu ve tüm dikkatimin ona çekildiğini fark ettim.
Elindeki pamuk şekeri ile salıncakda ağır ağır sallanırken elleri istemsizce gözlerine gitti. Ne yani? Ağlıyor muydu. İstemsizce acısını öğrenmek derdine derman olmak istedim ve elimdeki papatyaya sıkı sıkı tutunduğumu fark etmeden onu çalının arkasından gizlice izlemeye devam ettim. Yaklaşık bi 45 dakika 1 saat sonra ayaklandığı zaman hâlâ deli gibi onu izliyordum.
O öylece elindeki ıslanarak kaybolan pamuk şeker çubuğu ile dalgınca önümden geçerken kokusu burnuma doldu ve ben tekrar mest oldum. İstemsiz adımlarım onu takip etti. Ne ben aklımı toplayıp gizlice izleye biliyordum ne de o arkasında paldır küldür takip eden beni fark ediyordu. Bir süre sonra bi lisenin yurduna girdiğinde kapıda hala ona bakıyordum. Kafasındaki dalgınlıkdan kurtulmuş yüzüne bir tebessüm eklemiş ve bekciye selam vererek içeri girmişti.
O an onu bir kere daha kendime benzettim.
Adını dahi öğrenemediğim bir kıza sadece dış görünüşünden ve acısını merak ettiğimden dolayı duyduğum meraka şaşırırken gözüm elimdeki papatyaya kaydı ve onu cebime attım.
"Birgün, benle olacaksın Papatya..."
...🌼
Onu parkda göreli bir ay olmuştu. Bu sırada onu takip etmiş hergün yurdun kapısına gitmiş lisede araştırma yapmış ve adının Cemre olduğunu öğrenebilmiştim. Bir yaz günü zamansız başıma düşen Cemre...
Bu süreçte onun lisa arkadaşlarından birisi ile tanışmıştım. Beni biraz zorlasa da ajanım olmayı kabul etmiş ve Cemre'yi yakın takibe almıştı. Ahh ilerde olur da sevgilim olursa bunu duyduğunda beni gebertebilirdi.
Ben o çocukdan doğru düzgün bi haber dahi alamazken kız kardeşim Begüm'ün trafik kazası haberi ile bir kere daha ailecek sarsılmış ve istanbula yaptığımız kısa seyaheti hemen kesip bursaya dönmüştük. Bu süreçte de ne onu görmüş ne haberini almıştım.
Kazadan 4 gün sonra kız kardeşim vefad edince de açıkcası onu unutmuş komple zaten piskolojisi bozuk olan anneme odaklanmıştım.
...🌼
Aradan tam 5 ay geçince anneme iyi geleceğini düşündüğümüzden istanbula taşınma kararı almıştık ve ben geride bıraktığımı tekrar hatırlamıştım.
Cemre'm. Kır papatyam.
Aradan onu görmediğim her gün için yeni açan kır papatyalarını toplayıp siyah daire bi kutuya koydum ilk önce. Sonra kendime söz verdim her gün bir papatya bırakacağıma dair.
Ardından o çocuğu buldum. Ve Cemre hakkında bilgi edinmeye çalıştım.
"Abi Cemre şimdi 18 yaşında. Annesi ve babası bi trafik kazasında ölmüş ve o da küçüklüğünden beri yurtta kalıyor. Merve ve Yaren var yakın arkadaşları." Demek acımız benzerdi ha? O annesi ve babasını kaybetmişti bebse bir abla bir kız kardeş...
"Peki sevgilisi var mı?"
"Yok abi. Şimdi .... üniversitesini kazandı." Bunu öğrendiğim iyi olmuştu. Bende üniversiteye burdan devame derdim. Çocukdan birkaç bilgi daha eve gittim. Annem yine kötüleşmişdi. Onunla sarılıp sohbet edip sakinleştirdikten sonra uykuya dalmasını bekleyip odama çıktım.
Oflayarak gözlerimi kapatıp uykunun bana gelmesini beklerken herzamanki gibi sabaha karşı uyuya kaldım. Kız kardeşimden sonra atlatamadığım bi uyku problemim vardı...
...🌼
3 ay sonra (Cemre'ye özel numaradan mesaj geldiği zaman)
Artık tanışmanın vaktinin geldiğini düşünerek kendime yeni bi hat almış numarayı da gizliye vermiştim. Yine aynı parkda bu sefer karanlık çökene kadar kalmıştı ve bende onu takip ediyordum. Bir süre sonra dayanamayıp mesaj attım.
Gizli numara: Üşüteceksin çabuk ol
Ahh ben napıyordum ki! Yaptığım çocukcaydı. Karşısına çıkmaya ve onu sevdiğimi söylemeye bile cesaret edemiyordum. Sinirle telefonumu cebime attım ama yine de onu takip ettim başına bi iş gelmemesi için.
Benim akıllı Papatyam... telefonuyla tahmin ettiğim üzere arkadaşlarından birini aramış babasıyla konuşuyor gibi yapıyordu. Kadınlara bunu yaşatan erkeklerin bir tarafını kesip onlara geri yedirmek vardı da işte sonra bunları adamdan sayıp bize ceza kesiyorlar.
Cemre içeri girdiğinde bende yoluma devam edip eve gittim. Cebimdeki aptalca fikrim olan telefonu elime alıp salona girdikten sonra ev halkına bakıp telefonu bi kenara attım.
"Annecim o ne?"
"Boş bişey için almıştım da gerek kalmadı." Annem cevabım üzerine önüne dönerken baş belası söze girdi.
"Hayırdır ikiz kız mevzusu mu?" Evet baş belam ikiz kardeşim Savaş.
O kadar sinir bozucu ve iğrenç bir herifdi ki! Kardeşimiz öldüğünde ve cenazesinde o partisini yapmakla ve kızlarla eğlenmekle meşguldu. Onun ne kadar şerefsiz oldupunu bildiğim için kavga çıkarmıştım yaptığı saygısızlık için ama annem acısını böyle attığını söyleyerek beni durdurmuştu.
Ah annem oğlun acısını değil hormonlarını atıyor!
"Sanane lan! Git işine!"
Geçmişdeki mevzular aklıma geldiğinden dolayı sinirlenip ayağa kalktım ve odama çıktım. Onunla aynı evde durmak bile zulumken aynı odada bir dakika dahi nefes alamıyordum. Bazen begüm yerine onun çlmesini dahi istediğimi hatırlıyorum.
...🌼
Sonraki gün
Otoparka Buseyle girmiş ve Cemrenin bisikletini ezmiştik. Buse benim burada tanıştığım ve kısa sürede arkadaş olduğum birisiydi. Çok samimiydik ve onu kız kardeşim gibi görüyordum.
Arabadan indiğimizde ben bisikleti kenara çekmeyi planlarken Cemre süratle insanların arasından yanımıza geldi ve adeta kızgın bir boğa misali Buse ile kavga etmeye başladı. Busenin Cemreden haberi vardı ama Erzurumlu damarı tutunca ne beni ne de sülalesini gözü görürdü.
Busenin kullandığı söze Cemrenin donuk bakışları eşlik ettiğinde ona gidip sarılmak istedim ama bunu yaparsam kafama bisikleti yiyebileceğim için kendimi tuttum.
Biz oradan ayrılırken aklım onda kalmıştı. Çıkışta arabaya giderken arabanın haline şok olmuştuk. Ve Cemre ilk defa beni fark ederekn yanıma gelip Adımı o güzel dudaklarından dökmüştü.
Tamam laf atmak için yapmıştı ama kimin umrunda?
Onun arkaaından sırıtarak bakarken o emin adımlarla çıkışa gitmişti. Asi kızım!
...🌼🌼🌼🌼
Selamlarrrrr.
Evet arkadaşlar sonrasını söylersem kitabın süprizi kaçar. 🙈
Celloşun ikizi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Peki Cellatın gözünden Cemre nasıldı? Kısa tutmak istedim spoi vermemek için 😊
Medya pinterestten
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kır Papatyası
Teen FictionBir seviyor, bir sevmiyorsun. Ama bu oyun değil papatyam...