Cemre'den
"Ne işin var lan senin burada!" Özgürün sesi son derece simirli çıkmıştı. Zaten hemen sonra üzerine atılmak için hamle yapmıştı ama ellerimi göğsüne koyup onu tuttum.
"Oha lan Özgürden bir tane daha varmış!" Yarenin şaşkınlığına sonra gülmeyi aklıma not ettim. Özgür elimden tutup beni arkasına çekip Savaşın açısından çıkardıktan sonra sinirle solumaya başladı.
"Yani sonuçta benim de okulum var değil mi?"
"Savaş beni hasta etme!" Savaş sadece arsızca gülmüş ve gözlerini gözlerime dikmişti.
"Selam Cemre. Görüşmeyeli nasılsın?" Ben cevap vermek yerine kafamı Özgürün sırtına gömerken Özgür delirmiş gibi ona atılmış ve suratkna yumruk atmıştı.
"Seni gebertirim piç kurusu!"
"Hadi ama bence onu bana verebilirsin. Benim kadar yakınına girmiş olamazsın!" Savaşın imasıyla vücudum titredi. O kadar çkk şeh yaşamıştım ki özgürle yaşadığım hangi olah gerçek hangisi sahte bilmiyordum.
"Arsız herif!" Özgür geri dönüp elimi tuttuktan sonra beni arabasına yönlendirirken kızlara el sallayıp hızla önüme döndüm.
"O yanındaki er yada geç benim olacak Özgür efendi!"
Özgür sinirle gaza basarken sessizce koltuğa sinip ona baktım. Kollarında ki damarlar sinirden şişmişti ve bu beni korkutuyordu. Dudağımı dişleyip sitresle bacağımı sallarken gözlerimi yola diktim. Onu bu kadar üzdüğüm için yok olmayı diledim. Belki ben olmasam böyle olmayacaktı?
Araba sonjnda bir sahil kenarında durunca Özgür arabadan inip sahile doğrj gitti ve yerden taş alıp sinirle denize atmaya başladı.
Yavaşca arabadan inip kollarjmı vücuduma saddıkfan sonra ona yaklaştım ve arkasında durdum.
"Ah deli olucam!"sinirle kumlara tekme attı.
"Sevgilim sakinleş lütfen..." hızla bana döndü. Gözleri sinirden kıpkırmızı olmuştu.
"Nasıl sakşn olayım ha! Adam yanımdaki kıza arzuyla bakıyor!" Hızla bana doğru yürüyüp dibimde durdu. "Bana seninle nasıl birlikte olacağını anlattı! Duyuyor musun? Ahh! Onu gebertmeliyim!" Dudağımı dişledim endişeyle. Gözleri bi anlık dudağıma kaydıktan sonra ellerini saçlarına atıl sinirle etrafa bakındı.
"Bana şöyle bakma! Sakinleşmek istemiyorum!" Oflayarak kafasını yukarı kaldırdı. Hemen ardından dudaklarıma çarpan dudaklarıyla brn kısa çaplı bi şokun ardından karşılık vermeye başladım. Geri çekilip gözlerime baktı. "Bu dudaklar benim!"
"Senin..." ellerini yanaklarıma koydu.
"Bu yanaklar benim." Tebessüm ettim ve başımj salladım onaylayarak.
"Bu gözler, saçlar, eller hepsi benim. Sen benimsin duydun mu?"
"Ben seninim." Beni kendine çekip sarıldığında kkllarımı beline dolayıp kafamı göğsüne bastırdım. "Kafayı yiyicem Cemre. Onu gebertmek istiyorum ve yemin ederim umrumda olmaz. Ama annem ona ne olacak?"
"Özür dilerim. Sana sorun getirdim."
"Hayır senle ilgili değil. O piçin teki! Kız kardeşi gömülürken o barda kızlarla ilgilenen şerefisizn teki! Sırf bana inaf olsun diye yapıyor!"
"Ne?" Dedim dehşetle. Bunu gerçekten yapacak kadaf gamsız mıydı? Özgürle ne kadar farklılardı. Geri çekilip birbrimize baktık bi süre. Daha sonra yavaş yavaş yakınlaşmaya başladığımızda yutkunarak gözlerimi dudaklarına indirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kır Papatyası
Novela JuvenilBir seviyor, bir sevmiyorsun. Ama bu oyun değil papatyam...