Çok sevgili dostum çoook istediği için bir günde 2 yeni bölüm.Teşekkürler millet. -Meyra
Yüzüm avuçlarının içindeyken,söylediğim şey karşısında donup kalmıştı.Ona bunu çok sık söylemiyordum,doğru.Birden söyleyince tepkime oluştu herhalde.Yüzümdeki ellerini tuttum. "İyi misin?" dedim.Burdan bakılınca kristalize olmuş gibi gözüküyordu. "Doğru mu bu?" dedi nihayet gözlerini kırpıştırıp. "Ne doğru mu?" . "Beni seviyor musun?" . "Evet" .Dudaklarına yayılan sırıtışı izledim.Dudağının kenarı yavaşça yukarı kıvrıldı.Ardından orayı ısırdı. "Bu çok güzel.." diye mırıldandı kendi kendine.Elleri yüzümden boynuma kaydı.Başımı geri yatırıp,onun yüzüne bakmamı sağladı. "Sözün hala geçerli mi?" . "Üzgünüm,değil.." .Suratı düştü.Kaşları anında çatıldı. "Neden?" dedi düz bir sesle. "Çünkü sana,eğer sorun çıkarmazsan demiştim Harry" . "Oh.." .Başını salladı. "Hiç olmaz mı yani?" . "I-ıım sözünü tutmadın" .Baş parmağıyla boynumu okşarken vücudunu biraz daha yakınama çekti.Pekala,amacı beni kıvama getirmek ya da kafama girmekse bunu yavaş yavaş başardığını belirtmeden edemeyeceğim.
Boynuma masaj yapan elini tutup çektim.Ona bakmadan arkamı dönüp yatağa gidiyordum ki belimi yakalayıp beni vücuduna yapıştırdı.Belimde kenetlenmiş ellerini tuttum.Vücutlarımızı ritimli şekilde bir sağa bir sola yavaşça sallarken,başını omuzuma koydu.Gecenin aydınlattığı odada bu,gayet romantik sayılabilecek bir andı. "Tam üç yıldır benimlesin Lexie.Sana dokunmadım.." .Boynuma iç gıdıklayıcı bir öpücük bırakıp kulağımın arkasından konuşmaya devam etti. "Ama artık,benim olduğunu iliklerime kadar hissetmek istiyorum.Lütfen.." .Kesik bir nefes alıp,güçlükle yutkundum. "Harry,zaten senin olduğumu biliyorsun" . "Bu farklı Lexy.Lütfen,sana ihtiyacım var.". Göğsümdeki havayı dışarı saldım.Beni yavaşça kendine çevirirken kalbim benden ayrıldı sandım.
Ellerimi geniş göğsüne koyup oraya bakmaya başladım.Alnımı öpüp,orada bekledi. "Harry.." dedim usulca.Boğazımda oluşan yumruyu geri itmek için çaba gösteriyordum.Her an ağlayacak gibi zor duruyordum. "Söyle güzelim." .Ve beklediğim oldu.Ağlamaya başladım. "Ben korkuyorum" dedim iyice kısılan sesimle.Kıkırtısı kulaklarıma dolunca kafamı kaldırıp ona baktım. "Neden korkuyorsun küçüğüm?" . "Küçüğüm mü?" .Benden altı üstü 2 yaş büyüktu.Pehh. "Ne? Yoksa benden büyük müsün?" .Ağlarken gülmekten nefret ediyordum..
Bileğimdeki tokayı çıkarıp saçımı dağınık bir halde topuz yaptı. "Ağlama.." dedi yüzüme bakıp gülümserken. "İstemiyorsan,yapmak zorunda değiliz.." .Ellerini kalçamın altında birleştirip beni kaldırdı.Etrafında döndü ve yatağa adımladı.Ayaklarım yatakla buluşunca ellerini çekti.Kısa görünüyordu. "İstiyorum" dedim beklemeden. "Seni istiyorum ama.." .Bakışlarımı ayaklarıma çevirdim. "..korkuyorum." .Dudaklarını birbirine bastırıp beni aşağı çekti.Yatağa oturduğumda o da karşıma oturdu. "Sana zarar vermem,biliyorsun değil mi?" . Kafamı salladım. "Canın yanmaz dersem yalan söylemiş olurum.Yüksek ihtimal,acıyacak.Ve sen benden nefret edeceksin.." . "Etmem,bu normal bişey değil mi? Bu benim...ilkim." . "İlkler her zaman acı verir güzelim" .Başımı salladım.Uzanıp beni öptü. "Bundan emin değilim" dedi. "Neden?" . "Sen,istemiyorsun.." . "Hayır,ben..istiyorum." .Bir süre bana baktı.Sonra bacaklarımdan tutup kendine çekti ve kucağına aldı.Dudaklarımı esir alırken midemde volkanların patladığını hissettim.Kollarımı boynuna sıkıca dolayıp ona tutundum.Sırtım yatakla buluşuncaya kadar dudaklarını çekmedi.Üzerindeki tişörtü sıyırıp atınca tekrar dudaklarıma ulaştı.Elleri beni kül ediyordu.Her an kusacak gibi hissediyordum.Kusar mıydım ki? Hayır..Saçmala.
Üzerimdeki tişörtümün eteklerini tuttuğunda nefesimi tutup dudaklarımızı ayırdım.Ardından devam etmesini söyledim.Dediğimi yapıp tişörtü çekip çıkardı.Gözleri vücudumu tararken bakışlarımı yastığa çevirdim.Buna bakarsam patlıcana dönüşebilirdim ki şuan domates evresindeydim.Yüzümü tutup çevirdi ve beni tekrar öptü.Eşofmanından kurtuldu ve üzerimdeki yerini aldı.Kolları iki yanımda sabitken,yüzümü inceliyordu.Bir elini kaldırdı ve üzerimdekiler işaret etti.İç çamaşırlarım... "Bunları çıkaracağım" dedi.Sesinden eğlendiği belliydi.Yavaşça kafamı sallayıp,seslice yutkundum.Sütyenimin askılarını omuzumdan indirdi.Boynuma ıslak öpücüklerini yerleştirirken kopçamı açtı ve başını kaldırmadan çıkardı.Öpücükleri boyun girintimi,çenemi takip etti ve dudaklarımda son buldu.Vücuduma bakmıyordu.Bakacağı zaman ne hale geleceğimi biliyordu.Avuçlarını kalçalarıma yerleştirip beni yükseltti ve kendini bana bastırdı.İster istemez dudağını ısırdım.Tıslayıp beni kucağına kaldırdı.Zar zor nefes alıyordum.Beni nefessiz bırakıyordu.Dudaklarımdan hıncını alınca,sırtım tekrar yatakla buluştu.Vakit kaybetmeden eli gideceği yeri buldu ve ben dokunuşu karşısında donup kaldım.Saçlarını kavranıp çekiştirdiğimde ağzından bir inilti kaçtı.Göğüslerime bakması beni kahrediyordu.Eli işlevine devam ederken,ben dudağımı koparma derecesine gelmiştim. "Hayal ettiğim gibi değilmişsin Lexie" dedi.Bir an,bir uçak üzerime düştü ve ben parçalara ayrıldım sandım.Ama konuşmaya devam etti. "Hayal ettiğimden daha,iyisin.." .Ağzımdan bir 'huhh' sesi kaçmıştı.Beni beğenmediğini düşünmüştüm.
Hala öpüşürken üzerimde kıpırdanmaya başladı ve ben çamaşırını çıkardığını anladım.Kalbim bu onu çırılçıplak görme düşüncesiyle milyonuncu kez durdu.Ruhum havada asılı kaldı.Tüm organlarım ağzıma geldi.Her hücrem yanarak kül oldu.Bacaklarımı okşayıp bana korkmamamla ilgili birşeyler söylüyordu ama beynimdeki uğultudan ne dediğini duyamıyordum.Alnımı öpüp beni sevdiğini söyledi ve o..O tarif edilemez uyuşuk,acı verici,yakıcı his.Beni bitiren son nokta olmuştu.Çığlık atmamak için onu sertçe öptüm.Boğazından derin bir ses çıktı.Bana sürekli bişeyler söylüyordu ama dediğim gibi,duyamıyordum.Üç yılın sonunda,istediği gibi tüm benliğimle ona aittim.Kötü çocuk Styles'ın içindeydim..
Sabah gözlerimi insan üstü bir çabayla açtım.Ciddiyim.Göz kapaklarım dahil her yerim uyuşuktu ve ağrıyordu.Odaya kısaca göz gezdirdim ve onu odanın kapısına yaslanmış,beni izlerken buldum.Gözlerimiz çakışınca sırıttı.Bülbül gibi şakıyarak yanıma geldi. "Günaydın" dedi. "Günaydın" dedim buruk bir gülümsemeyle.Ondan utanıyordum..Doğru. "Nasıl...hissediyorsun?" .Yüzüme dikkatle bakarak söylediği sorunun aslı şuydu "canın acıyor mu?" . "Güzel.." diyebildim. "Güzel ve tuhaf." .Güldü. "Kahvaltı hazırlıyorum.Sen duşunu alıncaya kadar hazır olur." .Başımı salladım.Ayağa kalkıp eğildi ve beni öptükten sonra teşekkür etti.Dün gece için...Ardından hızlıca odadan çıkıp,aynı hızla aşağı indi.Kesin ekmekleri yakıyordu..
Sandalyeye güçlükle oturdum.Pekala,acıyordu tamam mı? Harry bana gülerek baktı. "Komik olan ne?" dedim sonunda ona bakabildiğimde. "İstersen oturman için minder verebilirim?" . "Gerek yok,iyiyim".Gözlerimi devirip kafamı masaya çevirdim. "Yemekten sonra ilaç içebilirsin.Az da olsa ağrılarını geçirir." . "Tamam." .Hazırladığı güzel kahvaltıdan tabağıma doldururken onu izledim.Ondan süper sexy bir aşçı olabilirdi.Ya da Biscolata erkeği.Tamam herneyse.Unut gitsin.Sürtüklerin onu reklamda izleyip,zevke gelmeleri güzel olmazdı.O bana Biscolata yapabilirdi.
Kahvaltımızın sonuna yaklaşırken gergin görünüyordu.Kıpırdanıp duruyor,gözlerini yumuyor,homurdanıyordu.Çatalımı bırakıp ona seslendim. "Bebeğim.." dediğim şey karşısında afallayıp güldü.Amacım onu güldürmekti zaten. "Efendim 'bebeğim' " dedi doğrulup. "Sorun ne?" .Kahvesinden içip dirseklerini masaya koydu. "Bunu sana söylememeyi düşünüyordum ama..Bir türlü rahat edemiyorum." . "O halde söyle.." . "Dün gece..." Ah hadi ama.. "Dün gece sen uyuduktan sonra,gecenin bir yarısı Zayn defalarca beni aradı.Ve konuştuk.Konuşmadaki önemli kısım şu" .Dikkatle ona baktım. "Zayn ve Nerissa..Sanırım evleniyorlarmış." . "Sanırım mı?" . "Evleniyorlarmış işte Lexy." . "Ve?".Devam etmesini bekledim. "Nerissa baş nedimenin yerini sana ayırmış.Kesinlikle senin gelmeni istiyormuş.Sanırım ben davetli değilim." .Beynim kulaklarımdan akıştı. Evlenmek mi? "Z-Zayn seni davet etmedi mi?" . "Etti,ama Nerissa'nın orada olmamdan hoşlanacağını sanmıyorum.Bilirsin,ben onunla eskiden beri iyi anlaşamıyorum." .Sustuk.Sessiz geçen birkaç dakikanın ardından konuşan o oldu. "Aslında bu çok tuhaf..En yakın arkadaşlarımız evlenme kararı almış ve biz düğüne 1 hafta kala haber alıyoruz." . "Bir hafta mı?" diye cırladım. "Bir hafta mı dedin?!" . "Evet,düğün gelecek Cuma günüymüş." . Gelecek Cuma mı? Ahh hadi ama.Tanrım benimle dalga mı geçiyorsun? Baş nedime ben olacaksam bir haftada nasıl hazırlanabilirim ki?!
ÖZEL DİPNOT:Sevgili arkadaşım Ü...Lütfen gif e dikkatli bak ;)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
DREAR (Harry Styles Fanfic./Türkçe)
FanfictionO mükemmeldi. O tanrının insan oğluna,ne kadar olağanüstü olduğunu kanıtlamak için gönderdiği kişiydi. Bataklık gibiydi... Uzaktan ne olduğunu anlayamıyordunuz.Merakınıza yenik düşüp onun cazibesine kapılarak yanına yaklaştığınızda geri dönüşü olm...