十七

6.6K 451 325
                                    



// medyada jimin'in yanındaki, çetesindeki çocuk. hediyeyi alan. sungwoon.

***

kalbi ağzından çıkacaktı.

saat üç'ü gösterirken, söylenildiği yere paketi bırakan tavşan dişli çocuk; yaklaşık yüz metre uzaktaki ağacın ardında bedenini yaslamış, bankı izliyordu.

konuştuğu çocuğa beklemediği bir sürpriz yapmayı diliyordu. onu görmeyi uzun zamandır bekliyordu ve artık buna katlanacak gücü kalmamıştı.

yaklaşık on dakika geçtikten sonra, etrafta dolanan insanları izlemekten sıkılmıştı çocuk. gözleri başka yerlere dalmaktan bıktığında, aniden banka oturan siyah kıyafetli bir bedeni bulmuştu irisleri.

o, o muydu?

yüzü, tanıdık geliyordu ve bu jungkook'un boğazına bir yumru olmuştu.

adımları çocuğa doğru ilerlerken, siyahlı çocuk bankın altındaki süslü paketi almış ve incelemeye koyulmuştu jelatini.

jungkook çocuğun karşısında durduğunda onu nereden hatırladığını da çözmüştü.

geçen gece omelas'da kesiştiği, jimin'in, ondan uzak durması için uyardığı çocuktu. jimin'in çetesinden, belki de diğerlerine göre en çekici olanıydı. jungkook tek kaşını kaldırdı ve belli belirsiz açılan ağzından bir küfür kaçırdı.

"sen miydin?"

çocuğun gözleri jungkook'u bulduğu zaman kocaman açılmış, karşısındaki çocuğu gördüğünde sertçe yutkunmuştu. irisleri sola doğru kayıp farklı bir ağacın arkasında aynı şaşkınlıkla donakalan jimin'e döndüğünde, jimin ruhunu teslim edecek gibi duruyor başıyla 'hayır, hayır' ifadesi yaparken dudakları 'sakın söyleme' şeklinde oynuyordu.

karşısındaki çocuğu yok sayıp kalkmıştı ayağa siyahlı olan birden. adımları başka yere ilerlerken, jungkook onu tutup göğsüne çekmiş kendine bakmasını sağlamıştı. "böyle gidecek misin cidden? kitty?"

jungkook'un yüzüne bakakalmıştı siyahlı olan. ne olduğu hakkında bir sik fikri yoktu sadece jimin'in dediğini yapıyordu. en yakın arkadaşını yüz üstü bırakamazdı. sadece jungkook'u itti. fakat daha da çekilmişti şimdi.

"bırak beni."
"bu kadar yakın mıydık cidden?"
"hayır. tanrım delireceğim."
"ne?"
"lütfen bırak beni."

jungkook yenilmişlikle kollarını çözdüğünde anlayamaz gözlerle çocuğa bakıyordu. karşısındaki çocuk nefes nefese jungkook'un yüzüne ardından dudaklarına baktı. sonra yutkunup arkasına bakmadan koşmaya başladı.

ardında kalan jungkook ise yaklaşık iki saat daha o bankta oturmuş, hiçbir şey yapmaya güç bulamamıştı.

onunla birlikte, bilmese de orada duran biri daha vardı. en az kendisi kadar darmadağındı. belki de kendinden bile darmadağındı.

-

jimin omelas'ın kapısından girdiğinde ortam kalabalık ve dumanaltı sayılacak kadar griydi. birkaç bira reklamı tabelası ve dışarıdan mekânın içine vuran sokak lambaları dışında ortamı aydınlatan loş üç ışık daha vardı.

sungwoon, kitty gang'in her zaman oturdukları köşeli koltukta oturuyor. elindeki paketi evirip çeviriyor ve sallıyordu. jimin dağılmışlığını ortadan kaldırmak istiyordu, bardan bir bira kapıp sungwoon'un yanına oturmuştu bile.

find me 愛 kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin