***"kitty..."
jimin, kulağına dolan kelimeyle birlikte iç çekip gülümserken jungkook sevgili kitty'sinin yüzüne aç gibi bakıyor, her santimini ezberlemek için zamanı durdurmayı diliyordu o an.
güzeldi, kucağında bu hâldeydi.
jungkook için bu yeterince tahrik yaratan bir şeydi.o, bir aydır peşinden gittiği kitty, o'ydu.
ikisi de ses çıkartmadan yüzlerine bakıyorlar, birbirlerini izliyorlardı. sessizliği bozan yine jimin'di."jungkook, çok güzelsin. hayalimin bile ötesinde bir güzelliktesin. senin gibi bir adama nasıl rastladım... kalbim yerinden çıkacak."
jungkook kulağına dolan sıcak ve fısıltılı cümleleri kalbine kabul etti. orada hissetti. gerçekten ondan hoşlanıyor olduğunu, canının içinde hissetti. jimin'in kalçasında duran eli kayarak çocuğun ince beline çıkmıştı. iki eli, küçücük beli sıkıca tutuyordu.
"jimin..."
soran gözlerle baktı jungkook'a. konuşmuyordu çocuk hiç, yalnızca onu dinliyordu şimdiye dek.
"kitty. seviş benimle."jimin'in nefesi boğazına takılırken çocuğun cesurca bakan gözlerinde kalmıştı gözleri.
"seni çok bekledim."
jungkook'un daha önce bir defâ böyle bir ilişki içinde olduğunu biliyordu. bu yüzden onu takıldığı yerde yönlendirmesi gereken kişinin kendi olduğunu biliyordu. ah, bu düşünce bile kasıklarını ne denli ağrıtıyordu. bu kadar bilgisiz bir çocuğu kendi vücuduyla tatmin etmek, bundan ne denli zevk alırdı.
tek kelime etmedi jimin. yalnızca dolgun dudaklarını çocuğun ağzına sürterken inlemişti. kendini jungkook'un kucağına ileri geri sürterken bir yandan da dilini emiyordu yavaş yavaş.
jungkook yaşadığı hazzı şimdiye dek aldığı hiçbir hazla yarıştıramazdı. evet, görünüş yanıltıcıydı. jungkook için de geçerliydi bu. çünkü jungkook, göründüğü kadar sert yapılı bir adam olmamıştı hiç.
bilinçsizce ellerini gezdirdi çocuk, jimin'in vücudunda. parmakları hyungunun karnında, omuzlarında, sırtında gezindi. sonunda göğüslerini bulduğunda sıktı iki parçayı avucuna sığacak kadar kavrayıp.
jimin'in ağzı ayrılmıştı çocuktan. parıl parıl gözleri jungkook'a bakıyor, fazlası için yalvaracak gibi mrrlayan bir kediyi anımsatıyordu.
jungkook iki parmağı arasına hapis ettiği küçük pembe göğüs uçlarını sıkıştırıyor, oynuyor, jimin'in zevkten şekil değiştiren yüzünü izliyordu dudakları aralık şekilde.
jimin kısık kısık inlerken jungkook altındaki gri eşofmandan çıkmak için yalvaran erkekliğini dizginleyemiyor, kalbi sanki orada atıyormuş gibi hissediyordu. mırıldandı.
"emeceğim."
jimin başını hızla onaylar gibi sallayıp jungkook'un ensesindeki saçları çekiştirdi ve çocuğun başını göğüs uçlarına ilerletti. jungkook'un sıcak ağzı ve dili sol göğüs ucunu bulduğunda tüm vücudu titremiş, ağzından yeni, daha sesli bir inlemeyi çıkartmıştı.
jungkook aşağıdan jimin'in yüzünü izlemeye devam ediyor, çocuğun ağzından çıkan inlemelerle daha da sert emmeye başlıyordu. göğüs ucunu ağzında ıslatırken ısırıyor, dişleri pembe ucun üzerinde dururken emiyor; zevki ikiye katlıyordu. aynı muameleyi diğer göğüs ucuna da yaptığında derin bir nefes alıp jimin'in dudaklarına çıktı.
sertçe öpüyordu kitty'i. aklı uçmuş gibi hissediyordu. erkekliği sızlıyor, başka düşünecek bir şeyi kalmıyordu. jimin bunun farkındaydı, bu yüzden elini çocuğun önündeki şişliğe atmış, eşofmanın üzerinden sertliği sıkıp okşarken mırıldanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
find me 愛 kookmin
Fanficyourfavkitten: favori kedin olacağım. /!\ yetişkin tarzda sayılabilecek içerik bulunduruyor. lütfen sizin için uygunsa okuyun.