ARAF

1.BÖLÜM "KÖTÜ HİS"

Kafamın dibinde zır zır çalan alarm sesiyle uyandım. Hemen yatağımdan kalkıp elimi yüzümü yıkadım duşumu aldım, dişimi fırçaladım. Saçımı makyajımı yapıp aşağıya indim kahvaltı etmek için. Evimiz iki katlı bize dedemizden kalma bir ev. Annem, babam ve ablam kahvaltı masasındaydı bende yerime geçip kahvaltı etmeye başladım. "Günaydın güzel ailem." dedim gülerek. "Günaydın." dedi annem ama sanki sesinde kötü bir tını vardı. "Annecim iyi misin herşey yolunda mı?" diye sordum. "İyiyim kızım bişey yok. Hem sen okula git geç kalacaksın yoksa." dedi. "Peki annecim görüşürüz." dedim ve evden çıktım. Ama içimde kötü bir his vardı. Babam Selim GÜRSOY babam buralarda çok tanınan birisidir. Babamın oteller zinciri var GÜRSOY Oteller zinciri. Annem Berrak GÜRSOY mesleği avukat. Annem çok tatlı bir kadındır. Ablam ise Nehir GÜRSOY onun bir mesleği yok çünkü hanım efendinin okumakta gözü yok. Okuduğum kolej olan Sezenler Kolejinin kapısından içeri girdim. Dersin başlamasına bir saat olduğu için kantine gittim bizim edi ile büdü oradaydı. Hemen yanlarına gidip oturdum. "Günaydınnn."dedim gülerek." Günaydın Nefes. "dedi Ecem ve Aslan. Evet benim adım Nefes GÜRSOY 18 yaşında bugüne kadar birçok kişiyle çıktım ama çok azı ile sevgili oldum."Kızım sana bomba haberlerim var." dedi Ecem. "Aman ne bomba ne bomba." dedi Aslan. "Sen sus be." dedi Ecem."Evet seni dinliyorum Ecem." dedim. "Kızım bugün okula birbirinden yakışıklı çocuklar gelmiş. 2 tanesi 18 yaşında ama diğeri 22 yaşında. 22 yaşında olan 3 yıl kaydını dondurmuş." dedi. "Belki yeni gelenlerden 1 tanesi ile sevgili olurum. Ha ne dersin." dedim Ecem'e sinsi bir bakış atarak sonra ikimizde güldük. Ben, Ecem ve Aslan yaklaşık 10 dakikadır konuşuyorduk sonra biranda herkesin bakışları kapıya gidince bende otomatikman kapıya baktım. Sanırım bu çocuklar Ecem'in bahsettiği çocuklar 2 si çok yakışıklı değil ama 3.sü çok yakışıklı. Ona en etkileyici bakışımı atıp saçımla oynadım. O ise beni fark etmedi bile ya da görmezden geldi. Gıcık. Çok sinir oldum bu çocuğa. Ders zili çalınca hepimiz sınıfa geçtik. İlk dersin kimya olduğunu duyunca iyice moralim bozuldu. Gıcık Nurcan hoca'nın dersi. Hoca yoklama alırken sıra yeni gelen çocuğa geldi Hoca "Kerem SOYDERELİ" dedi. Demek ki çocuğun adı Keremmiş...
Okul çıkışı eve giderken evinin ışığının yanmadğını fark ettim. Evde yoklar galiba diye düşündüm. Kendi anahtarım ile kapıyı açıp içeri girdim. Odama çıkacak koridordaki komidinin üzerinde bir not buldum. Üzerinde ise "Üzgünüm kızım gitmemiz lazım..." yazıyordu.

Kitap hakkında ki düşüncelerinizi yorumlara yazarsanız çok sevinirim. Ayrıca vote atmayıda unutmayın...
Sizleri seviyorum...
😘😘😘😘😘❤️❤️❤️❤️