Cheesecake (SerNis)

•19•

FİNAALL!!

Size sordum çok teşekkürler çok yardımcı oldunuz (!) Ben de direkt finali yayımladım. Buna da cevap vermeyin haa yazar kim ki!

SerNis düğün öncesi ile burdayız. Mutluluklarına şahit olalım biraz da dimi?

Aklımda bir fikir var. Fakat yazarken aklıma bir şey gelmiyor bu aralar. Biraz dinlendikten sonra bomba gibi geleceğim. Gelişmelerden haberdar olmak için beni takip edebilirsiniz!!

Oy ve yorum beleş!!

•••

Ufak bir zaman atlamasıyla beraberiz. Düğünümüze 1 gün kaldı. Davulu elime alıp roman havası oynamak gibi masum isteklerim var.

Bu akşam annem ve Evrim'in yoğun istekleri üzerine Nisa'nın kına gecesi olacaktı. Biz de erkek erkeğe eğlenmeyi planlıyorduk. Büyük ihtimalle bol içki ve kahkahalı bir gece olacaktı.

Ev işini de planlamıştık. Birkaç ay daha bu evde kalıp yeni evin işlerini halledecek ve sonra yeni eve geçecektik. Nisa'nın evi o şekilde boş duracaktı. Hava değişikliği istersek orda da kalabiliriz tabi.

Nisa'ya verdiğim ev anahtarıyla Nisa eve girdi. Kapının karşısındaki koltukta oturmuş kahvemi yudumlarken Nisa'yı görünce kahvemi masaya koyarak kollarımı iki yana açtım. Nisa yanıma koşarak kollarım arasındaki yerini hemen aldı.

Nisa: Yarın evleniyoruz resmen. Şaka gibi gelmiyor mu sana da?

Sercan: Yarından itibaren sürekli yanımda olacaksın. Harbiden gerçek olamayacak kadar harika.

Nisa: Ben kuaföre gidiyorum. Çok zamanım yok, giderken uğradım öyle.

Sercan: Ben bırakırım sizi.

Nisa: Yok, Evrim alacak birazdan bizi. Ama yarın sabah senin bırakman lazım.

Sercan: Tamam yarın sabah uyandırırsın beni. Akşam baya heyecanlı olacak herhalde bizim. Gece telefonlarına bakamazsam hiç merak etme. Büyük ihtimalle sarhoş birileriyle uğraşıyorumdumdur.

Nisa: Benim de bol ağlamalı olacak. Hoş yapmadığım şey değil.

Ben gülerken Nisa koltuktan kalkıp bana veda ederek kuaföre gitti.

Ben de damat tıraşı olmak isterdim ama bilin bakalım ne eksik?

Olsun be Seco senin de sakalların var, onları kestirirsin. Ucundan yani, bir de düğün öncesi Caillou'ya benzemeyeyim.

Kahvemi bitirdikten sona Mert'i aradım ve beraber sakal kestirmeye gittik. İkimiz de saçımızı kestirmiyorduk ama arada baya büyük bir fark vardı.

Biraz daha takıldıktan sonra saat ilerlerken buluşacağımız mekana geçtik. Survivor ekibinin yarısı burdaydı, ek olarak takımdan arkadaşlarım da yerini almıştı. Uzun bir masada dizilen arkadaşlarımın aksine masanın başındaki özel yerime geçtim. Ee damat benim olacak o kadar.

Yasin: Everdik seni de be Seco, hiç ümidim yoktu yane.

Mert: Biz sevgili olduktan kaç yıl sonra sevgili oldular, evlendiler bile. Hıza bak.

Yasin: Mert kusura bakma da bu onların tavşanlığından değil senin kaplumbağalığından kaynaklanıyor.

Mert: Ben çok sıkıldım, gidiyorum.

Mert laf yiyince dayanamayarak masadan kalktı ve tuvalete ilerledi. Biz de arkasından koca masa olarak kahkaha attık.

Yarın sevdiğim kadınla evleniyorum ve şu an sevdiğim tüm arkadaşlarım yanımda. Ben daha ne isterim ki bu hayattan?