◀Prezervatif?!▶

130 19 147
                                    

Medya, Bartu'nun açtığı şarkı.

"Oğlum doğru düzgün oynayın şu oyunu ya!"

Beden dersi, her zaman olduğu gibi gruplara ayrılarak başlamıştı. Spor salonunda bize ayrılan bölüm dörtte gibi kadar bile değildi. Basketbolu tercih eden en fazla 7-8 kişi olurdu. Ben de hocaya oynayacağımı söylesem de yanda oturup bizimkileri izlemeye başladım. Sporla hiç aram yoktur.

Bora ve diğerleri adam gibi oynamak istese de, normalde topun belirli bir süre elde tutulabilmesine rağmen Koray ve Bartu iki saattir yerde top için kavga ediyorlardı.
"Bıraksana orospi."

"Sen bırak şerefsiz."
İki tane yer cücesinin kavga etmesini izlemek de eğlenceli sayılabilir.
Diğerleri de bu ikisinden bıkmış olacak ki yavaş yavaş pes edip yere oturmaya yeltendiler.

11-B şubesinden bir çocuk gelip sakince yanıma oturdu. Bu sınıfla beden dersimiz ortak.
"Sen de ayakçısın değil mi?"

"Ayakçı demezsen sevinirim."

"Her ne ise işte. Size göre bir iş çıktı."

"Neymiş?"

"Son iki haftadır soyunma odasından eşyalar eksiliyor. Kayboluklarını sanmam, çoğu öğrenci çalındıklarını düşünüyor. Sizden hırsızı bulmanızı istiyorum."

"Kusura bakma ama bizde öğrenciyiz, dedektif değil."

"Parası neyse veririm."

"Ne? Birçok kişinin kaybolmamış mıydı? Sen neden veriyorsun parayı."

"Çünkü hırsızı ben bulup eşyalarınızı geri getiricem diyip herkesden para aldım."

"Beceremediğin işi bize iteliyorsun yani?"

"Ahaha, yani biraz."

"Tamam, bulucam."

Tam o anda spor salonunu Bartu'nun çığlığı doldurdu.
"AAAAAAAAAAAA."

"Hocam Bartu'nun çükü koptu, tuvalete gidebilir miyiz?"

Bora, Koray'ın omuzuna elini koydu.
"Olmayan şey kopmaz Koray."

♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦

Derslerimiz bitmiş, evlerimizin yolunu tutmuştuk.

"İşiniz yok değil mi?"
Soruyu soran Bora'ya döndüm.
"Ne için soruyorsun?"

"Bayağıdır gitmiyoruz tepeye ya. Birşeyler atıştırırız diyordum."

"Eveeeet. Hadii gidelimm."
Daha bizi dinlemeden koşmaya başlayan Bartu'ya baktık.

"Git şunu tut, yoksa yine araba çarpacak mala." Evet, daha önce olmamış şey değil. Bora adımlarını hızlandırıp koşmaya başladı. Ben de yakınlardaki bir markete aburcubur almak için girdim. Ben bunlarla lisede tanışsam da, Bora ve Bartu ortaokulda da tanışıyorlardı. Benden daha yakınlardı birbirlerine. Bora'ya acıyorum.

Tepeye geldiğimde ikisini çoktan yerleşmiş gördüm. Bartu çoktan o garip müziklerinden birini açmıştı.
"Nerde kaldın be adam?"

"Kasada sıra vardı."
Yanlarına oturdum. Poşettekileri önlerime attım.

"Bir olay varmış, soyunma odasındaki eşyaların çalınmasıyla ilgili. Bizden kimin yaptığını bulmamızı istiyorlar."

"Ne? Emir bu bizi aşmaz mı sence?"

"Ben de öyle dedim. Ama karşılığında 300 alıcaz."

"Neeeee?!?!? Öhö öhö öheehw."
Bartu'nun tıkındığı cipsler boğazında kaldı. Bora'da sırtına vurmaya başladı.
"Salak kedi, yavaş yesene şunları, bir yere kaçmıyorlar."

"300 dedii!! Bulalım şu hırsızı!!"

"İyi, deneyelim bari."
Bora, çantasına uzanıp içini aramaya başladı. Aradığını da bulamadı.
"Sigara bitmişti en son. Emir, sana zahmet köşedeki marketten chester alıp gelsene. Bölüşürüz."

Kendimi hizmetçi gibi hissetmeye başlıyorum.

"Ben de içmek istiyorum. Ben gideyim mi?"

"Sen içemezsin aptal. Ayrıca senin gibi bir bebeye sigara satmazlar."

Yanlarından ayrılıp hızla markete gittim. Kasada sıraya girdikten sonra yanımda bir çocuk sıraya girmişti.

Üstünde bizim okulun forması olduğunu fark ettim. Daha önce bunu okulda gördüğümü hatırlamıyorum.
Büyük ihtimal dokuzlardandır.

Bir kişi daha sıradan ayrılınca önümde sadece bir kişi kalmıştı.
Bir de arkamdaki çocu-
Ne?!?!? Elinde bir prezervatif kutusu tuttuğunun yeni farkına varıyorum...
Bebe değil mi lan bu!!!!

Çocuğun eline fazla uzun bir süre bakmış olacağım ki elini arkasına götürdü.
"Afedersiniz, ilerler misiniz?"

♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦

♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
⭐Üç Silahşörler⭐Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin